Diyanet'in gizli cemaat ve tarikatlar raporu: Bütün dini yapılara devlet operasyonu geliyor

Diyanet İşleri Başkanlığı, ‘Gizli’ ibareli bir rapor hazırladı. Raporda, ‘Türkiye'nin bir an önce dini yapıları legalleştirecek çözümler üretmesi zaruret haline gelmiştir’ denilirken bununla dini yapıların bağımsızlığını bitirerek devletleştirmeyi amaçlandığı öne sürülüyor.
Artigercek.com'dan Derya Okatan'ın yayınladığı belgeye göre AKP iktidarı, yandaş ya da değil, bütün cemaat ve dini örgütlenmeleri devletleştirmeyi amaçlıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hazırladığı “GİZLİ” ibareli rapor, cemaatler için yasal bir düzenlemenin habercisi oldu. 

Diyanet İşleri Başkanlığı, “Dini-Sosyal Teşekküller, Geleneksel Dini-Kültürel Oluşumlar ve Yeni Dini Yönelişler” başlıklı bir kitapçık hazırladı. Kitapçığın Diyanet’in dini konularda en yüksek karar ve danışma organı olan Din İşleri Yüksek Kurulu'na bağlı İnançlar ve Dini Oluşumlar Komisyonunca hazırlandığı belirtiliyor. 

“Gizli” ibareli ve Cumhurbaşkanlığı’na sunulduğu öğrenilen kitapçıkta Türkiye’deki tüm dini örgütlenmelere dair değerlendirmeler yer alırken, kitapçığın hazırlanma amacında Hizmet Hareketi örnek verilerek ''dernek, cemaat, tarikat veya vakıf adıyla faaliyet yürüten dini yapıların derinlemesine incelenmesi zaruri hale gelmiştir.'' deniyor.

Kitapçıkta, genel değerlendirmelerin ardından Türkiye’deki tüm dini örgütlenmelere dair tek tek detaylı değerlendirmeler yapılıyor. Fişleme de denilebilecek bu bilgiler arasında cemaat önderlerinin özgeçmişleri, basın yayın organları, ilişkide oldukları STK’lar ve faaliyetleri aktarılıyor. 

‘DİNİ YAPILAR LEGALLEŞTİRİLMELİ’

Kitapçıkta, "Türkiye'nin bir an önce Tekke ve Zaviyeler Kanunu ile yasakladığı dini yapıları legalleştirecek çözümler üretmesi ve ancak bu yolla şeffaf ve denetlenebilir yapılar olarak cemaatleri ahlaki/dini sorumluluk alanına döndürmesi bir zaruret haline gelmiştir" deniliyor.

Kitapçığın sonuç bölümünde, dini örgütlenmelerin denetim altına alınabilmesi için yasal çerçeve öneriliyor: “Devletin öncelikli ele alması gereken tedbir, ülkemizdeki dini hareketlerin şeffaflığını temin edecek yasal çerçeveyi ortaya koymasıdır. Esasen Osmanlı Devleti'nin son yıllarında hayata geçirilen Meclis-i Meşayıh tecrübesi bu bağlamda incelenmeyi hak etmektedir.”

Kitapçıkta, “toplumun ahengini bozan, dini istismar eden akımlara karşı toplumsal bilincin artırılması için” öne çıkan dört unsur ise şöyle sıralanıyor: Hukuk, Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, İlahiyat Fakülteleri.

YENİ BİR DEVLET OPERASYONU BEKLENEBİLİR

Siteye konuşan ve Türkiye’deki İslami hareketlere dair çalışmaları olduğu belirtilen yazar Osman Tiftikçi, kitapçıktan anlaşıldığı kadarıyla cemaatlere ve dini hareketlere yeni bir devlet operasyonunun beklenebileceğini ifade ederken bunun ''kaba güçle değil yasal yollar kullanılarak ve buna uymayanlar gayrı meşru ilan edilerek cemaatler üzerinde denetim sağlanmaya çalışılacak'' iddiasında bulunuyor

02 Mayıs 2019 10:56
DİĞER HABERLER