Hanzade Doğan Boyner, Donald Trump'ın "Müslümanlar ABD'ye alınmasın" sözüne Doğan ailesi adına tepki gösterdi.
Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Doğan Online Başkanı Hanzade Doğan Boyner, ABD Başkan adayı tepki çeken Donald n "Müslümanlar ABD'ye alınmasın" sözüne Doğan ailesi adına tepki gösterdi.
Donald Trump'ın o sözlerinden samimi bir Müslüman olarak rencide olduğunu ve hemen harekete geçtiğini belirten Hanzade Doğan, Trump yetkililerine bir mektup yazdığını vurguladı.
Hürriyet'in haberine göre, Doğan, "Mektubumda Trump'ın sözlerinin hem beni, hem ailemi, hem Türk halkını, hem dünya Müslümanlarını, hem de insanlığı yaraladığını belirttim ve bu durumun ticari ilişkilerimizi zedelediğini vurguladım. Ancak bu mektuba duyarlı bir karşılık gelmedi" dedi.
Trump yetkililerine ikinci bir mektup yazan Hanzade Doğan, ortaklık anlaşmasının geleceğini görüşmek ve gerekli hukuki görüşmeler için Doğan Grubu'ndan bir ekibin yarın New York'a gönderileceğini bildirdi.
Bu sözleri samimi bir Müslüman olarak kabullenemem
Hanzade Doğan’ın Trump yetkililerine yazdığı ilk mektuptan bir bölüm:
“Samimi bir Müslüman olarak dünyadaki milyonlarca Müslüman gibi ben de İslam’ın bir barış ve hoşgörü dini olduğuna inanıyorum. İslam, mezhebine, rengine, inancına bakmaksızın tüm insanlığın uyum içinde yaşamasını vaaz eder. Dinimizin terörizm amaçları güden bazı radikal gruplar tarafından istismar edilmesi kabul edilemez ve hiçbir biçimde İslam’ın temel öğretileriyle ilişkilendirilemez. Teröre karşı yürütülen meşru mücadeleyi İslam’a karşı bir savaşa dönüştürmek büyük bir hata olacaktır.”
Ekibimiz anlaşmanın geleceğini konuşmak için New York’a geliyor
Hanzade Doğan, Trump yetkililerine ikinci bir mektup daha yazdı. İşte o mektuptan bir bölüm:
“Eğer terörizme karşı yürütülen meşru mücadele barışçıl İslam dini ve bu dine inanan 1.8 milyar Müslüman’a karşı bir kavgaya dönüştürülürse, bu kavganın kazananı olmaz. Aile olarak bu konuda hissettiklerimiz çok nettir. Ekibimiz anlaşmamızın geleceğini konuşmak üzere New York’a geliyor fakat öncesinde Doğan Ailesi’nin duruşunu birinci elden aktarmak istedim”.