Yunanistan ile Türkiye arasında Doğu Akdeniz'deki kriz, savaş mesabesine gelirken Atina'dan bir kritik adım mesajı daha geldi.
Yunanistan'ın Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Yunanistan’ın şartlar olgunlaştığında Mısır'dan sonra Kıbrıs ile deniz yetki sınırlarını belirleyen anlaşma yapacaklarını açıkladı.
Kıbrıs'a ziyaret gerçekleştiren, Dendias yaptığı açıklamada, "Hedefimiz aşamalı olarak Yunanistan’ın deniz bölgelerinin tamamını sınırlandırmak. Tehdit, rencide ve meydan okuma olmadan diyalog yapılmalıdır" dedi.
Dendias, Kıbrıs'la söz konusu anlaşmanın şartların olgunlaştığı anda gerçekleşeceğini kaydetti.
Kıbrıs Savunma Bakanı Haralabos Petridis de yaptığı açıklamada, Kıbrıs'ta bir çözüm için garantilerin ve Türk askeri varlığının olmaması gerektiğini söyledi.
Muhalefet partisi EDEK Başkanı Marinos Sizopulos da Yunan hükümetlerinin, Türkiye'ye karşı Kıbrıs'taki Yunan askerinin sayısının ve silah sayısının artırılması gerektiğini belirtti.
Türkiye’nin müdahalesi sonrası Doğu Akdeniz'de tansiyon yükselirken, Mısır ve Yunanistan ağustos ayının başında iki ülke arasındaki deniz sınırlarını belirleyecek münhasır ekonomik bölge anlaşmasına imza atmıştı.
Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan ise hızla tepki mesajı gelmişti.
Bakanlık, "Yunanistan ile Mısır arasında bugün imzalanan sözde deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması, Türkiye için yok hükmündedir" açıklaması yapmıştı.
Yunanistan, Mısır'dan önce İtalya ile ekonomik bölge oluşturulmasının önünü açacak deniz yetki alanı sınırlarıyla ilgili bir anlaşma imzalamıştı.
Türkiye ve Yunanistan, bilindiği üzere Doğu Akdeniz’de doğal kaynakların çıkarılması konusunda gerilim yaşıyor.
Yunan Bakan Dendias, İtalya ile varılan anlaşma sonrası, ‘‘Deniz bölgelerinin belirlenmesi geçerli anlaşmalarla yapılır, Türkiye’nin imzaladığı gibi geçersiz anlaşmalarla ve BM’ye tek taraflı ibraz edilen haritalarla yapılmaz’’ demişti.
Geçen yıl Türkiye ile Sarraj liderliğindeki Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında Doğu Akdeniz’deki deniz sınırlarıyla ilgili bir yetki anlaşması imzalanmıştı.
Anlaşma, Avrupa Birliği, Mısır, Rusya ve ABD'nin yanı sıra Libya Ulusal Meclisi'nin desteğine sahip olan Halife Hafter’in tepkisine neden olmuştu.
Taraflar, Türkiye’yi Libya’nın içişlerine müdahale etmekle suçluyor.