Donald Trump yine şovunu yaptı

ABD'de Cumhuriyetçi başkan aday adayları katıldıkları canlı televizyon tartışma programında gözler yine ünlü emlak milyarderi Donald Trump'a yöneldi. Kamuoyu yoklamalarında diğer rakiplerinin hepsinin açık ara önünde görünen Trump, tartışma programının da merkezindeki olan ismi oldu. Dün CNN televizyonunda 5 saat süre ile yayınlanan programda Trump, rakiplerinin saldırılarını kendi yöntemince geri çevirmeyi bildi. Tartışma programında en çok rakiplerinin sözlü dalaşına Trump maruz kaldı.

California eyaletinin Simi Vadisi'nde bulunan Başkan Ronald Reagan Kütüphanesi'nde yapılan tartışma programında en fazla konuşma süresi yine Trump'a verildi. Cumhuriyetçi başkan aday adayları arasındaki ilk tartışma programında da en fazla konuşma süresi Trump'a verilmişti.
Tüm tahminleri boş çıkaran ve adaylığını açıkladığı günden itibaren kamuoyu yoklamalarında hep önde olan Trump'ın, siyasetteki deneyimsizliğini iş dünyasındaki başarıları ile örtmeye çalıştığı görüldü. Hayatında hiç iflas etmediği ve ülkesine hep değer kattığını savunan Trump, bugün dünyanın en saygın işadamları arasında olduğunu söyledi. İş dünyasındaki başarısını başkan olması durumunda Beyaz Saray'a taşıyacağını belirten Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dahi tüm dünya liderleri ile de uyumlu geçineceğini dile getirdi.

Yüz, mimik, el hareketleri ile gecenin ilgi odağı olan Trump, dünkü tartışma programında farklı bir mizaca sahip olduğunu sergiledi.

CNN/ORC kurumlarının yaklaşık iki hafta önce yaptığı ankette Trump'a destek yüzde 32, en yakın rakibi ünlü beyin doktoru Ben Carson da yüzde 19 olarak açıklanmıştı. Yine geçtiğimiz günlerde açıklanan CBS televizyonu ve New York Times gazetesi tarafından Cumhuriyetçi seçmenler arasında düzenlenen yoklamada Trump'a destek yüzde 27, Ben Carson içinse yüzde 23 olarak belirlendi. Her iki başkan aday adayının da siyasi bir tecrübesi bulunmamasına rağmen muhafazakar parti tabanında destek bulmaları ilgi ile karşılanıyor. Trump ve Carson dışında hiçbir Cumhuriyetçi aday, bu kamuoyu yoklamasında iki haneli yüzdeye sahip değil.

Tartışmanın öne çıkan birkaç konusu arasında birisi de en düşük saat ücreti (asgari ücret) ile vergi indirimi konusu oldu. Carson, saat ücretinin artırılmasının işsizliği artıracağını savundu. Carson özellikle bunun gençler arasındaki işsizlik yüzdesinin artışına yol açacağını ileri sürdü. Florida eski valisi ve Bush ailesinin varisi Jeb Bush ise valiliği döneminde en çok vergi indirimi yapan kişinin kendisi olduğunu söyledi.

İRAN ANLAŞMASI ÇATLAĞI

Cumhuriyetçi Partili aday adayları arasında İran ile varılan nükleer anlaşmadaki yaklaşım farklılığı görüldü. 16 başkan aday adayı içinde partisi ile birçok konuda farklı düşünen başkan aday adayı Kentucky Senatör Rand Paul ile Jeb Bush, seçilmeleri durumunda İran ile varılan anlaşmayı iptal etmeyeceklerini duyurdu. Paul, mevcut anlaşmanın bir anda iptal edilmesine karşı olduğunu, bu tür agresif yaklaşımların ülke menfaatine olmadığını savundu.

Babası ve ağabeyi başkanlık yapmış olan Jeb Bush ise uluslararası bir anlaşmayı yırtıp atmanın ülke stratejisine zarar vereceği gibi uluslararası arenada ülkenin imajını kötü etkileyeceğini söyledi. Bush, anlaşmayı yırtıp atmak yerine İsrail ile olan ilişkilerin daha da güçlendirilmesi fikrini savundu. Ancak daha önceki konuşmalarında Bush, anlaşmayı eleştirmiş ve bunun Ortadoğu, ABD ve İsrail açısında iyi bir anlaşma olmadığını savunmuştu.

Kongrenin alt ve üst kanadında çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçi Partililer, İran ile varılan nükleer anlaşmaya karşı katı muhalif politikalarını sürdürmeye devam ediyor.

TRUMP HER ELEŞTİRİYİ PÜSKÜRTTÜ

Donald Trump, tartışma programından en fazla eleştirilen aday adayı oldu. Küba asıllı Florida Senatörü Marco Rubio d, Trump gibi dış politikada acemi bir kişinin başkan olmasının Amerika'ya zarar vereceğini savundu. Trump bu eleştiriye karşı dış politikanın öğrenilmeyecek kadar da imkansız bir mesele olmadığını dile getirdi.

Senatör Rubio, Amerika'ya yönelik dış tehditler arasında Kuzey Kore füzeleri, Rusya'nın Ukrayna'yı kısmen işgali ve Çin'in düzenlediği siber saldırıları saydı ve Trump'ın başkan olarak bu tehlikeli sorunlarla başa çıkamayacağını savundu.

Trump ise kendisinin iş dünyasında geldiğini hatırlatarak pazarlık yapma gücünü, pes etmeme karakterini dile getirerek sorunların üstesinde gelecek kadar güçlü olduğunu savundu.

BUSH: TRUMP, EŞİMDEN ÖZÜR DİLEMELİSİN

Tartışmanın en ilgi çeken anlarından birisi de Trump ile Bush arasında yaşandı. Bush'un İspanyolca konuşmasını daha önce eleştiren Trump, "Burası İngilizce konuşulan bir ülke, İspanyolca değil. İngilizce konuş!" diye çıkışmıştı. Yine Trump, Bush'un İspanyolca konuşmasının Latin kökenli göçmenlerin Amerikan toplumuna uyumuna ters etki yaptığını savunmuştu. Trump ayrıca, Bush'un göçmenlik konusunda naif duruşunu da Meksika asıllı eşi nedeniyle olduğunu ileri sürmüştü. Bush, bu eleştirilere dünkü tartışma programında hemen yanında bulunan Trump'a dönerek, "Eşimden özür dilemesin." dedi. Ancak Trump özür dilemekten kaçındı.

Son haftalarda Bush'a sık sık saldıran Donald Trump, dünkü tartışma programında da yine bu tutumunu sürdürdü. Trump, Jeb Bush'a eski başkan olan ağabeyi için "O kadar kötüydü ki, başımıza (Başkan Barack) Obama'yı sardı. O kadar büyük felakete yol açtı ki, arkasından Abraham Lincoln gelse seçilemezd.i" diye eleştirdi. Bush ise ağabeyinin 11 Eylül saldırılarından sonra ülkeyi daha güvenli hale getirdiğini savundu.

Donald Trump, Amerika'da doğan çocukların anayasa gereği doğrudan ABD vatandaşlığı hakkı elde etmesine karşı olduğunu söyledi. Trump, Beyaz Saray'a seçilmesi durumunda Anayasa'daki bu hakkı kaldıracağını dile getirerek, "Budalaca davranmaktan vazgeçilmeli." dedi.

TRUMP: BU SURATA KİM İŞ VERİR

Trump, tartışma programında atışmadığı kimse kalmadı. En ilginç olanlarından birisi de Cumhuriyetçi başkan aday adayları içinde tek kadın aday olan Carly Fiorina'yla ile arasında geçen oldu. Trump, daha önce kadınlarla ilgili skandal sözler sarf etmesi nedeniyle eleştirilirken Hewlett Packard (HP) şirketinin eski yöneticisi Fiorina hakkında bir dergiye verdiği demeçten sonra "Şu yüze bakın, kim oy verir buna" diye eleştirmişti.

Bu sözleri tartışma programına taşıyan Fiorina, "Bu ülkedeki tüm kadınlar Sayın Trump'ın ne söylediğini çok net bir şekilde anladı." dedi.

Trump ise dalga geçen yüz mimikleri ile Fiorina'ya dönerek, "Bence çok güzel bir yüzü var, çok güzel bir kadın." dedi. Trump daha sonra, HP yöneticiliğinden ihraç edilen Fiorina için "Ben kendisine şirketlerimin yöneticiliğini teslim etmem." diyerek rakibinin başarısız yönetici olduğunu savundu.

ANKETLERDE GERİDE GÖRÜNEN 4 ADAY ADAYI AYRI TARTIŞTI

Cumhuriyetçi Parti başkan aday adayları arasındaki ilk tartışma programı geçtiğimiz Ağustos ayında yaşanmış ve Fox News tarafından canlı olarak ekranlara taşınmıştı. Bu programda anketlere göre ilk 10'da bulunan başkan aday adayları prime time da diğerleri ile günün daha erken saatinde sahneye çıkmış, kozlarını paylaşmıştı. CNN haber kanalı da dün buna benzer bir uygulama yaptı. Ancak CNN, 10 aday adayı yerine prime time de 12 adayı sahneye çıkardı. Geriye kalan 4 ada adayı ise ayrı bir tartışma programında boy gösterdi. Bu tartışma programına Louisiana Valisi Bobby Jindal, Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham, Pennsylvania Senatörü Rick Santorum ve New York eski valisi George Pataki katıldı.

Trump bu tartışma programının da en fazla konuşulan aday adayı oldu. Jindal, Trump'ın muhafazakar biri olmadığını ve bundan dolayı da Cumhuriyetçi Parti üyesi olarak değerlendirilmemesi gerektiğini savundu. Pataki ise Trump'ın Başkan olmaya uygun nitelikte birisi olmadığını ileri sürdü.

Cumhuriyetçi başkan aday adayları arasındaki iki tartışma programı geride kaldı. Buna karşın Demokrat Parti içindeki başkan adaylığı önseçimleri öncesinde ilk tartışma programı 13 Ekim'de Nevada eyaletinin Las Vegas şehrinde yapılacak. Bu tartışma programı da CNN televizyonundan canlı olarak yayınlanacak. CİHAN
17 Eylül 2015 18:50
DİĞER HABERLER