Döviz yumurtlayan tavuk krizde!

Yeni tip Koronavirüs salgını Türkiye'nin en önemli döviz geliri kalemi ihracatı vurdu. İhracat mayısta geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 40,9 düştü. Aynı dönemde ithalat yüzde 27,7 geriledi. İhracat üç aydır serbest düşüşte. Samanyoluhaber ekonomi yazarı Turhan Bozkurt ihracat gelirlerinin azalmasını yorumladı.

Döviz yumurtlayan tavuk krizde!
TURHAN BOZKURT | Samanyoluhaber 

Ticaret Bakanlığı ihracat verilerini artık sessiz sedasız ilan ediyor. Şehir şehir dolaşıp kameralar önünde açıklanacak kadar parlak tablo kalmadı tabii... 

"İhracatın niçin senelerdir 160-170 milyar dolar arasına sıkışıp kaldığına?" dair soruları işler yolunda iken sormayınca Koronavirüs gibi bütün dünyayı kasıp kavuran bir salgında ilk teslim bayrağını çeken kale ihracat oldu.  

Her ay bir önceki ayı mumla aratıyor. Martta yüzde 18 azalan ihracat, nisanda yüzde 41 gibi tarihi bir düşüş rekoruna imza atmıştı. 

MAYISTA HÜSRAN: YÜZDE 40,9 AZALDI

Mayıs ayında da buna yakın bir netice bekleniyordu ki Ticaret Bakanlığı "hüsran" denilebilecek ihracat verilerini yazılı olarak ilan etti. İhracat mayı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 40,9 düştü. 

İhracat mayısta 9 milyar 964 milyon dolar seviyesine indi. Dış ticaret açığı 3 milyar 442 milyon dolara yükseldi.

Aynı dönemde ithalatta gerileme daha sınırlı kaldı. İthalat yüzde 27,7 geriledi. 1 Ocak-31 Mayıs 2019 tarihleri arasındaki dönemde Türkiye 76,6 milyar dolar ihracat geliri elde etmişti. 

İhracat yolu ile elde edilen döviz geliri 2020 yılının aynı döneminde ise 61,2 milyar dolara geriledi. İlk 5 ayda daralma yüzde 19,7. Daralmayı ocak ve şubat aylarındaki ihracat artışı minimize etti. Ancak dünya ekonomisinde daralma tahminleri her ay yükseltiliyor. 

Dünya yıllık yüzde 4 ila yüzde 5 arasında küçülecek. Bu şartlarda ihracatta daha önce açıklanan aylık hedefler tutsa bile sene sonunda çift haneli daralma ile kapatılacak.    

AB DARALDI, İHRACAT SERT DÜŞTÜ

İhracat martta yüzde 18, nisanda yüzde 41 azaldığında Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "En kötü geride kaldı." demişti. Pekcan mayıstaki çöküşü de aynı cümlelerle savuşturmaya kalktı.

İhracattaki gerileme Türkiye'nin döviz açığına çare bulmasını daha da zorlaştırıyor. 

Korona yüzünden her ülke kan ağlarken ihracatta artış mı bekleniyordu? İhracat düşüşünde Türkiye'nin ana ihraç pazarı (yüzde 52) olan Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde milli gelirin Korona salgını sebebiyle yüzde 7'ye yakın daralması etkili oldu. 

Almanya için daralma tahmini yüzde 7'yi buluyor. 1 numaralı ihracat pazarının bu kadar sert daralması Türkiye için sipariş iptali, fabrikaların kapanması ve artan işsizlik anlamına geliyor. 

Fransa ekonomisi yüzde 8 daralacak tahmini bile artık iyimser kalıyor. Küçülmenin yüzde 12'yi bulabileceği belirtiliyor. 

TURİZMDE TARİHİN EN BÜYÜK BUHRANI

Amerika 2020'nin ilk üç ayında yüzde 4,8 daralmıştı. İhracat gibi döviz yumurtlayan bir başka kalem olan turizm de Korona'da yerle bir oldu. 

Haziran-temmuz tatil sezonunun zirve yaptığı aylar olmasına rağmen sahiller bomboş. 

Ortalama 35 milyar dolar geliri ile turizmde ilk 10 ülke arasında yer alan Türkiye, 2020'yi 20 milyar dolar ile kapatabilirse öpüp başına koyacak. 

Döviz gelirleri çakılırken hükûmetin buna dair herhangi bir reçetesi yok. 

İnşaat lobisini çukurdan çıkarmak ve elde kalan 3 milyona yakın konutu satabilmek için kamu bankalarına talimatla kredi dağıttırıyor. 

Tatil kredisi de düşünülmüş üstelik. İşsizlik yüzde 14'ü geçmiş, petrol fiyatları 1990'lardan bu yana en düşük seviyeye gerilemiş, doğalgaz yarı yarıya ucuzlamış... 

MADEM PARA VAR, NİYE DÖVİZE YÜZDE 1 VERGİ GETİRİLDİ!

Buna rağmen akaryakıt mamûllerine her hafta zam yapılıyor. Doğalgaz ve elektrikte 2018 ve 2019 senelerinde gelen rekor zamlardan hiçbiri geri alınmadı. 

Gümrük Vergisi'ne yapılan ilave zamlar içeride zam yağmuruna dönüştü. Yetmedi döviz, altın, gümüş ve diğer emtia alırken yüzde 1 Kambiyo Vergisi getirildi. 

Madem para var bunlar neyin nesi!

Vergi artışlarının yanı sıra enerji başta olmak üzere artan girdi maliyetleri karşısında çaresiz kalan sanayici, esnaf ve çiftçi hükûmetin umurunda bile değil. Varsa yoksa inşaat! Varsa yoksa tüketim... 

Üretmeden harcamanın Türkiye'yi 450 milyar dolar net döviz borçlusu hâline getirdi. Amma velâkin ders çıkarmak şöyle dursun, Korona salgınının ortasında aynı hatalı yolda gazı sonuna kadar köklüyorlar.  

Kasasında beş kuruş kalmamış ve yardım bekleyen vatandaşa para yerine, IBAN numarası yollayan hükûmet "Şimdi tatil kredisi al, iki yıl sonra öde!" diyor. 

Bu yaman çelişki çok veciz bir atasözümüzü hatırlatıyor. 

Anladınız siz onu...
--------------------------

02 Haziran 2020 11:25
DİĞER HABERLER