ANKARA (CİHAN)- Demokrat Parti(DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, 28 Şubat'ın yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, 18 yılda değişenin sadece MGK'nın konukları olduğunu söyledi. Uysal, "Bugün, 'Postmodern Darbe' olarak dilimize yerleşen 28 Şubat'ın yıldönümünde, şimdilerde yaşananlara verilecek bir isim 'Mosmodern Darbe'dir." dedi.

Darbe dönemlerinde şahit olunan baskıların bugünkü iktidarda hayat bulduğuna dikkat çeken Uysal, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

'BUGÜNÜN İKTİDARI İLE DARBE CANAVARI YENİDEN HORTLADI'

"Bugün, Türk Demokrasi tarihinin utanç sayfalarından birinin, 18 yıl önce MGK'da, iktidarı değil, Milli İrade'yi, hak ve hürriyetleri hedef alan kararların alındığı günün yıl dönümü. 18 yıl aradan sonra, o gün yaşananlara dair konuşulacak, ders alınacak bir gün olması gerekirken, o günleri aratacak uygulamaları nedeniyle bugünün uygulamalarının, iktidarının konuşulduğu 2015 28 Şubat'ı, darbeciliğin bir zihniyet meselesi olduğunu göstermekte. 'Bin yıl sürer' denmesine rağmen, milletin hürriyetleri sahiplenmesi ile, milli iradenin ayakları altında ezilen 28 Şubat, bugünün iktidarının çabaları ile uykusundan uyanmış ve iktidarın anlayışında vücut bulmuştur.

Bugün 'ihtilal mağduru' oynayanların mağduriyetleri, mağdur etme kabiliyetlerinden oldukça iyi anlaşılmaktadır. Memleketin yalnız darbe dönemlerinde şahit olduğu baskı, bugün, iktidardakilerin 'demokrasi' dedikleri sistemde hayat bulmaktadır. O karanlık günlerin hatırlatıcısı olan uygulamalar bugün 'hologram'larla değil, fiziki gerçeklikle yaşanmaktadır.

Darbeler memleketin fişlendiği, belirli değerleri üzerine, bireylerin ayrıştığı, basının susturulduğu, keyfi karar ve uygulamaların yaşandığı, adaletin askıya alındığı dahası insan hak ve hürriyetlerinin kısıtlandığı dönemler olarak anılmaktadır. Bugün milletin maruz kaldıkları ise o karanlık günleri hatırlatmaktadır."

'18 YILDA DEĞİŞEN MGK'NIN YALNIZCA KONUKLARI'

Türkiye'nin içi boş bir modernizasyon gayreti ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan DP Genel Başkanı Gültekin Uysal açıklamasını şöyle sürdürdü: "Modern ve çağdaşlık ölçütü yalnız ve yalnız inşa edilenlerin mahiyeti ile alakalıdır. Modern parklar, bahçeler, binalar… Tüm bunlar, Orta Çağ'dan kalmış bir yönetim anlayışı ile buluştuğu için önemini ve 'çağa ayak uydurmuşluk' özelliğini kaybetmektedir. Bugün memlekette, modern olan yalnız müdahalelerin niteliğidir. Geçmişte tankların yürümesi ile başlatılan darbe süreçleri, teknolojik gelişmeye ayak uydurmuş ve başka yöntemlerle hayat bulmuştur. Radyolardan yayınlanan darbe beyannameleri yerini çağın en modern sistemlerine bırakmış ve 3D teknolojisi ile yayınlanmaya başlamıştır. Bir darbenin, gerçekleştiği ülkeyi onlarca sene geriye götürdüğü düşünülürse, mevcut iktidar ve zihniyet Türkiye'yi çağlar önce dahi görmediği bir baskı ortamına sürüklemiştir. Bugün, 'Postmodern Darbe' olarak dilimize yerleşen 28 Şubat'ın yıldönümünde, şimdilerde yaşananlara verilecek bir isim 'Mosmodern Darbe'dir.

1997 yılında bir MGK toplantısı ile evrimini tamamlayan darbe, bugün de benzer yöntemlerle hayatını sürdürmektedir. Darbelere lanet okuyarak iktidara gelenler, geldikleri andan itibaren, '28 Şubatçı'lara rahmet okutacak kararlar almışlar, onlara öykünerek konuşmuşlar ve mağdur yaratmak konusunda 'boynuzun kulağı geçtiğini' bizlere ve Türk Demokrasisi'ne kanıtlamışlardır." CİHAN