Aralarında Hasan Cemal, Perihan Mağden, Can Dündar gibi isimlerin olduğu gazeteciler basın ve ifade özgürlüğünü masaya yatırdı.
Özeleştirinin yapıldığı toplantıda Cemal “Biz gazetecilik mesleğinin ahlakı ve ilkeleri olduğunun bilinci ile hareket edip iktidarlara karşı bunlara sahip çıkmadık” dedi.
Bugün gazetesinin haberine
göre, duayen gazeteciler, basın ve ifade özgürlüğü konusunda gelinen son durumu değerlendirdi. T24.com haber sitesinin kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Doğan Akın'ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde gazeteciler bu sefer çuvaldızı kendilerine batırdı. Bağımsız Gazetecilik Platformu Punto24 (P24) 'ün 'Özgür İfade' başlığında düzenlediği panele Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdülhamit Bilici, Gazeteci-Yazar Hasan Cemal, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Nokta Dergisi Yazarı Perihan Mağden ve Özgür Gündem Gazetesi Eş Genel Yayın Yönetmeni Avukat Eren Keskin katıldı.
MESLEK AHLAKINA SAHİP ÇIKMADIK
Yabancı birçok gazetecinin de iştirak ettiği programda usta kalemler, iktidar eliyle son dönemde özgür medyaya ve gazetecilere karşı yoğunlaşan baskıları, çalıştıkları kurumların başından geçenlerle birlikte anlattı.
Açılış konuşmasını yapan Hasan Cemal, Türkiye'de geçmişte de, günümüzde de birlikte hareket edemeyen bir medyanın olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Güç odaklarına karşı basın özgürlüğünü ne yazık ki hiç savunmadık. Biz kendi mesleğimizi gazetecilik diye bir meslek olduğunu bu mesleğin ahlakı, kuralları, ilkeleri olduğunun bilinci ile hareket edip, iktidarlara güç odaklarına, devlete karşı bunlara sahip çıkmadık” dedi.
İYİ SINAV VEREMEDİK
Cemal şöyle devam etti: “Bundan daha önemlisi kendi gazete, medya,patronlarımıza karşı ‘Dur bakalım bizim de bir mesleğimiz var, sen böyle böyle yapamazsın, bunu böyle yapmaman lazım’ da demedik. Sonuç olarak biz ayağa kalkıp mesleğimizi iktidarlar karşısında savunmadık. Medyanın patronlarına karşı savunmadık. Sonuç olarak Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve demokrasi üçüncü sınıf olduysa, medyanın da bunda büyük payı var. Hakikaten iyi sınav veremedik. Benim slogan vari bir sözüm var: ‘Medya adam olmadan demokrasi adam olmaz.”
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Türkiye’de gazetecilerin mesailerinin önemli bölümünü adliyelerde ifade vererek geçirdiğini belirtti. Dündar, “Medyaya yönelik baskılar yeni değil. Bugün en vahim aşamasına tanık oluyoruz. Biz de iyi bir sınav vermedik. Basın tarihine bakınca biraz da utanç verici bir sınav verdik. En kötü dönemlerde en kötü sınavları verdik. Bugün neden bu kadar kolay teslim olundu sorusuna cevap vermek için buna bakmalıyız. Türk medya tarihinde en yoğun baskı dönemlerden birini yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
BU DÖNEM 12 EYLÜL DARBESİNİ AŞTI
12 Eylül’ü yaşadıklarını belirten Dündar, “Birkaç açıdan 12 Eylül’ü bugün yaşananlar aşmış durumda. Burada son 3 yılı ağır olmak üzere 13-14 yıllık bir dönemden bahsediyoruz. Patronlara diz çöktürüldüğü, muhabire kadar baskı yapıldığı bir dönemdeyiz. Bu TV' leri kapatmaya kadar uzandı. Yoğun, kapsamlı etkin, kalıcı bir baskı ile karşı karşıyayız. Yasaklara rağmen yayın yapmayı öğrendik. 40'a yakın basın yayın okulu var. Medya yanarken birinden ses çıkmıyor. Devlet memuru gazeteci yetiştirmesinler” dedi.
DEMOKRASİYİ HAK ETTİĞİMİZİ GÖSTERMELİYİZ
Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdülhamit Bilici medyaya yönelik baskılara karşı gazetecilerin daha çok bir araya gelmesi gerektiğini söyleyerek, “Aslında biz kendimiz demokrasiyi hak edip etmediğimiz göstermeniz lazım. Orta ve acil önlemler alınırsa demokrasiye dönebiliriz" dedi.
ZORBA KILIĞINA BÜRÜNMÜŞ GAZETECİLER
Doğan Akın 7 televizyon kanalının platformlardan çıkarıldığı bir dönemde seçime gidildiğine vurgu yaparak, şunları söyledi: "Bugün zorbaların kılığına bürünmüş birçok gazeteci de var. Türkiye'de medya her zaman devletin dilini kullandı. Şimdi de kullanıyor. Gazeteciler için hiçbir tavır ve fikir, gazetecilikten daha önemli olamaz. 7 TV kanalının dijital platformlardan mahkeme kararı olmaksızın çıkarıldığı bir dönemde seçime gidiyoruz. Bu Cumhuriyet tarihinde bir ilktir."