Antalya Demokratik Hukuk ve Evrensel İnsani Değerler Platformu Başkanı Avukat Mücahit Gündoğdu, Türkiye'nin hukuksuz gerekçelerle dünyada ilk defa bir çocuk televizyonunu karartmaya imza attığını söyledi.

Türksat tarafından Samayolu Yayın Grubu'nun karartılmasını kınayan Gündoğdu, böyle bir uygulamanın dünyada bir ilk olduğunu kaydetti.
Televizyon karartmasının haber alma hürriyetine yapılmış bir darbe olduğunu vurgulayan Gündoğdu, bu hukuksuzluğa karşı vatandaşların haber alma hürriyetinin elinden alınması gerekçesiyle Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunması gerektiğinin altını çizdi.

Ülkenin gerçek problemleri hali hazırda çözülmemiş dururken kendince oluşturulan hukuk düzeni ile çocuk televizyon kanalı Yumurcak TV'nin karartılmasının utanç verici olduğunu belirten Gündoğdu, şunları kaydetti: "Ülkemizde dünyada hukuksuz bir şekilde bir çocuk kanalını karartan ülke oldu. Dünyada bizde başka böyle bir hukuksuzluğa imza atan ülke yok. Dünya, bizimle alay ediyor. Avrupa Birliği'ne (AB) girmeyi kendine referans alan bir ülkenin geldiği durum içler açıcısı. Ülkede bir takım sosyo-ekonomik problemleri bir dağ gibi dururken Yumurcak TV'nin kapatılması, hayır işlerinde uğraşan kadınlara kelepçe takılması, tamamen hukukun dışında ve kendine özgü bir öç alma sistemidir."

2 yıl içinde hayata geçirilen antidemokratik yasalarla ülkenin hukuk düzleminden uzaklaştırıldığını dile getiren Gündoğdu, cumhuriyet tarihi süresince hiç bir dönemde hukukun böylesi hiç bir zaman dip yapmadığını ifade etti. Hukuk düzenini bir kenara iterek toplumun haber alma hürriyetini engellemeye yönelik işlerle uğraşılmasının utanç verici bir durum olduğuna vurgu yapan Gündoğdu, şu ifadeleri kullandı: "Bu işi şahsi, öfke kin, ve nefretle yapılan bir iş olduğunu göstermektedir. Bunu adı bir öç almadır. Bir gün sular durulduğunda, ülkede tekrar hukuk uygulanmaya başladığında bu işe alet olan en baştaki bürokratlardan en sıradan memuruna kadar, hesap vereceklerdir. Kendine vaat edilen sözlerden ve işgal ettikleri makamlardan mahkum kalacaklardır. Uluslararası arena da Türkiye'nin bir AB ülkeleri içerisinde bir konumu vardır. Hukuk sistemi olarak AB hukuku ile bağlantılı, AB'ye dönük uyumlu bir hukuk düzeni vardır. Bu hukuksuzlukları kotaran yetkililer ayrıca, anayasada tanımlanan kanunsuz emrin suç olduğunu da bilmelidir. Yapılanlar tamamen hukuk düzenin dışında olup suç oluşturmaktadır."

Seçim sonrası ülkede bir takım şeyler düzelir diye beklerken hızlı bir şekilde, ülkenin daha kötüye götürüldüğüne dikkat çeken Gündoğdu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "Halkın iktidara gelenlerden beklediği sosyal ve toplumsal barış, basın medya özgürlüğü ve diğer hususlarda iyileştirmedir. Oysa seçimle gelenler gerek Koza İpek Medya Grubu'na, gerekçe Samanyolu Yayın Grubu'nun 13 kanalının Türksat tarafından uydudan çıkarılma yaparak hukuku askıya almıştır. Kurumlara yapılan usulsüz kayyım atamalarına duyarsız kalınmıştır. Bunlar utanç verici bir durum. Türkiye'nin ufkunun karartan hukuk dışı uygulamalara sessiz kalınması üzüntü verici bir durum. Bir hınç ve öfke ile hareket ederek medyayı susturmak, şirketlere kayyım atamak ve buna da hukuku alet ederek yapmaları ayrı bir suç teşkil etmektedir."
CİHAN