Geçtiğimiz Mart ayının 27’sinde New York’ta tutuklanan Halkbankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla mahkemeye başvurarak, kefaletle serbest bırakılmayı talep etti.

Atilla, daha önce kefalet için başvurmamıştı.

Yargıç, Reza Zarrab davasına da bakan Richard Berman.

Atilla’nın avukatı, Victor Rocco, mahkemeye sunduğu 10 sayfalık dilekçede, Atilla’nın ABD’ye bağlılığı (yaşadığı ortam, akraba ve evi vs.) olmadığı halde, suçlamaları inceledikten sonra, Atilla’nın iyi karakteri ve saygınlığı nedeniyle bir kefalet paketi hazırladığını bildirdi.

ABD hukukunda kefaletle serbestlik temel bir hak ve kefalet taleplerinin büyük bir çoğunluğu kabul ediliyor. Reza Zarrab elli milyon dolarlık kefalet talebi sunmasına rağmen kefalet talebi reddedilmiş ve bu konu çok gürültüler koparmıştı.

Yargıç, tutukluların hiçbir şartın mahkemeye tekrar geleceğini garantiye almayacağını veya kamunun bu serbestlikten zarar görmeyeceğinden emin olmadığında kefalet taleplerini reddetme yetkisi var.

Avukat Rocco, Atilla’nın Zarrab 2016’da tutuklandıktan sonra ikinci kez ABD’ye geldiğini ve 3 gün kaldıktan sonra çıkış yaparken tutuklandığını hatırlattı.

Atilla’nın aylık 10 bin dolar kazancı olduğunu hatırlatan Rocco, New York’da mahkemeye yakın bir yerde bir apartman tutarak, pasaportunu verebileceği ve elektronik kelepçe ile evde kalacağını garanti edebileceğini kaydetti.

 

Atilla’nın bankacı olduğu için kaçtığı takdirde Halkbankası da dahil olmak üzere hiçbir yerde iş bulamayacağını hatırlatan avukat Rocco, kaçması halinde Atilla’nın Türkiye’de de olsa pek huzur bulamayacağını ifade etti. Ayrıca Atilla’nın mafya veya uluslararası bağları olan zengin biri olmadığı hatırlatılmış.

Rocco, Atilla ve eşinin sahip bulundukları bütün taşınmazları kefalet olarak sunacaklarını ve bunla ilgili senet imzalayacaklarını ayrıca mahkemenin sunduğu bütün şartları da kabul edeceğini ilan ediyor. Elektronik bilezik takmayı ve bütün seyahat belgelerini (pasaport vs.) teslim etmeyi taahhüt ediyor.

Avukat Rocco, dilekçenin bir başka yerinde ise ‘Atilla ve ailesinin dünyada sahip olduğu her şeyi sunduğunu’ ilan ediyor.

Dilekçeye ek olarak sunulan bir başka ‘kanıt’ dilekçesinde yaklaşık yarım düzine Türkiye vatandaşı Mehmet Hakan Atilla’nın lehine şahitlik yaparak, kefalet talebinin kabul edilmesini talep ettikleri görülüyor.