Eğitimci ve hayırseverlerin sorgusunda Skandal

Eğitimci ve hayırseverlerin sorgusunda Skandal
Aralarında eğitimci ve hayırseverlerin bulunduğu 12 kişiyi avukatlarını polis zoruyla duruşmadan atarak tutuklayan Çorlu Sulh Ceza Hakimi Üzeyir Başak’ın gerçekleştirdiği sorgu sırasında skandallar zinciri yaşandığı ortaya çıktı.

Cübbesiz şekilde sorgu yapmaya çalışan hakim Başak, avukatların beyanlarını eksiksiz şekilde tutanağa geçmedi, salonda kayıt sistemi bulunması ve talep edilmesine rağmen kaydı açtırmadı. Yasak olmasına rağmen silahlı polisleri duruşma salonuna aldı. Avukatların hiçbir usul itirazını dikkate almayan hakim Başak, önce avukatlarını polis zoruyla duruşmadan attırdı, sonra savunma yapmak isteyen eğitimcilere “susma haklarını kullandıkları değerlendirilmiştir” diyerek söz dahi vermedi. Karar metnini kopyala-yapıştır yaparken avukata yakalandı ama “Bir daha yapmayız” diyerek geçiştirdi. Duruşma salonunda şüphelilerin yüzüne okuması gereken kararı ise koridorda polis barikatının ardından açıkladı.

HAKİMDEN CÜBBESİZ SORGU ISRARI

Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde geçtiğimiz Pazartesi günü avukatları salondan attırarak duruşma salonunu polis barikatları ile ablukaya aldıran hakim Başak ile avukatlar arasında cübbe krizi yaşandığı ortaya çıktı. Hakim Başak’ın kürsüye cübbesiz çıkarak, şüphelilerin sorgusuna başlaması üzerine savunma avukatları, yargılama usullerine göre cübbesiz sorgu yapılamayacağı yönünde itirazda bulundu. Ancak avukatların itirazlarına rağmen hakim Başak, iki kişinin sorgusunu cübbesiz olarak gerçekleştirdi. Avukatların tekrar, bir hakimin cübbesiz olarak sorgu yapamayacağı, bunun kanunlara açıkça aykırı olduğu itirazını yapması üzerine ise Başak ikinci kişiden sonra hakimlik cübbesini giyerek avukatlara, “Tamam mutlu oldunuz mu?” dedi.

GÖRÜNTÜ KAYDINI AÇTIRMADI

Sorgunun başlaması ile birlikte avukatlar ilgili yönetmelik gereğince Sesli ve Görüntülü Kayıt Sistemi’nin açılmasını talep etti. Hakim Başak, avukatların sorgunun kayıt altına alınması talebini reddetti. Bunun üzerine avukatlar, bütün talep ve beyanlarının eksiksiz şekilde kayda girmesinin yasal zorunluluk olduğunu hatırlattı. Beyanlarının tutanağa eksik geçirildiği için tekrar salonda hazır bulunan kayıt sisteminin açılmasını istedi. Fakat hakim Başak itirazı yine reddetti.

SİLAHLI POLİSLER DURUŞMA SALONUNDA

Silahlı KOM polisleri sorgu boyunca salonda yer aldı. Avukatların bunun kanuna aykırı olduğunu beyan etmelerine rağmen, hakim Başak itirazı da dikkate alınmadı. Hakim Başak daha sonra, avukatların hukuksuzluklar karşısındaki ısrarlı itirazlarına dayanamayıp duruşma sırasına cep telefonu ile Başsavcıyı arayarak, “Buraya ne kadar polis yolluyorsanız yollayın, bu avukatları burada istemiyorum. Ne yaparsan yap.” diyerek avukatların salondan atılması talimatını verdi. Salonda hazır bulunan polisler avukatları duruşmadan zor kullanarak çıkardı. Bir süre sonra ise çevik kuvvet polisleri gelerek duruşma salonunun kapısına bariyer ördü.

“SUSMA HAKKINI KULLANDIĞI DEĞERLENDİRİLMİŞTİR”

Kendisine usul itirazlarında bulunan avukatları polis zoru ile dışarı attıran hakim Başak daha sonra, şüphelilere isnat edilen suçlamalar sebebiyle avukat zorunluluğu bulunduğundan Baro’dan avukat talep etti. Ancak gelen avukatlar, seçili avukatı olan şüphelilerin vekaletini alamayacaklarını belirterek adliyeden ayrıldı. Şüphelilerin “Biz avukatımız eşliğinde savunma yapmak istiyoruz” itirazlarını ise hiçbir şekilde dikkate almayan hakim Başak savunma hakkını hiçe sayarak ‘şüphelilerin susma hakkını kullandığı değerlendirilmiştir’ hükmünü verdi.

KOPYALA YAPIŞTIR KARAR

Hakim Başak, duruşma sırasında bir talebe ilişkin verdiği ara kararı kendisi yazdırması gerekirken bir başka metinden kopyalayıp yapıştırınca avukat Deniz Atmaca itiraz etti. Hakim Başak ise bu skandalı sadece “Tamam yapıştırmayacağız, siz de bunun için varsınız. İtirazınızı dikkate aldık.” diyerek geçiştirdi. Daha sonra avukat Atmaca hala yazılmakta olan duruşma tutanağının sayfa numarasının 19/23 şeklinde olduğunu görerek, “Henüz sorgu devam ederken 19. sayfada karar zabtının 23 sayfa olacağı görünüyor. Kopyaladığınız metni daha önceden verilmiş bir karara yapıştırmaya çalışıyorsunuz.” diye itiraz etti. Zaten verilecek kararın hazır mı olduğunu sordu. Hakim Başak bu soruyu cevapsız bırakırken daha sonra çıkan karar metninin de 23 sayfa olması avukatlarca şüpheli bir durum olarak değerlendirildi. Skandallarla dolu sorgu sonrası hakim Başak, duruşma salonunda şüphelilerin yüzüne okuması gereken kararı da koridorda çevik kuvvet bariyerinin ardından açıkladı. Tutanak avukatlara teslim edildiğinde ise duruşmada zaptı tutan görevli katip ile kararda ismi geçen katipin farklı olduğu ortaya çıktı. Yine polis zoru ile salondan attırdığı avukatlar için tutanakta önce kendilerinin salonu terk ettiğini, iki sayfa sonra ise hakim kararı ile salondan çıkarıldıklarını yazdı.

Avukatlar bu durumların açıkça evrakta sahtecilik olduğu ve bütün hukuksuzluklar sebebi ile suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti.

27 Haziran 2016 17:20
DİĞER HABERLER