Ekonomiyi batırdılar ama itiraf edemiyorlar

Ekonomist Gazeteci Semih Ardıç TR724.com'da yazdığı yazıda Türkiye'nin ekonomik olarak bir krizin içinde olduğunu söyleyerek Krizim sebeplerini anlattı. Hükümetin ve Erdoğan'ın ekonominin battığını itiraf edemediğini söyleyen Ardıç krizi dış güçlere bağlamanın izah edilemeyeceğini belitti. İşte Semih Ardıç'ın yazısı


BATIRDINIZ, İTİRAF EDİN BEYLER!

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, dış mihrakların döviz piyasasında manipülasyon yaptığını söylediği saatlerde 1 ABD Doları 3 lira 73 kuruşa çıkmıştı. Euro da 3,93’ü aşmıştı. Şunun şurasında 4 liraya ne kaldı.

Ekonomiyi batırdınız, itiraf edin beyler!

Bankacılık sektörünün patronu mevkiindeki BDDK’nın başında bulunan bir isim bile mahalle kahvehanesinde okey masasına has cümle kalıpları ile döviz şokunu izah ediyorsa vay ekonominin haline! Kim manüplasyon yapıyor, bulup cezasını niye vermiyorsunuz? Türkiye piyasa tabiri ile ‘çakalların eline kaldı’ ise siz orada ne için oturuyorsunuz?

Hangi bankanın ne alıp sattığını ben Reuters’ın piyasa ekranından görüyorum da siz görmüyor musunuz? Varsa anormal bir alış-satış bir telefon talimatınıza bakar. Hani sağı solu arayıp Bank Asya ortak ve mudilerini nasıl mağdur ettiğinizin raporunu verdiğiniz telefon var ya işte o telefonu bir kere de vazifeniz icabı kullanmanız beklenirdi.

O telefonu kullanmadığınıza göre ortada hakikaten Bankacılık Kanunu ve Sermaye Piyasaları Kanunu veçhesinden suç teşkil edecek emare yok. İkinci bir ihtimal var ki buna göre TL’ye karşı planlı bir saldırı olduğu halde siz vazifenizi ihmal ederek suça iştirak ediyorsunuz.

ESNAF, KARA BORSACILIK MI YAPSIN?

Söyler misiniz, günde yüzde 2-3 kur şokuna maruz kalan sanayici hangi sözünüze inanacak? “Düşecek, düşecek.” dediğiniz dolar, 4 TL oldu olacak. Sayenizde burnunun dibini göremeyen esnaf 1980 evvelinde olduğu gibi malları depolara mı saklasın? Her gün gelen zamlarla etiket değiştirmekten, müşteri ile yüz göz olmaktan bıkan tüccar, kara borsacılık mı yapsın?

Kış ortasında günlerce elektriksiz kalan İstanbul’da benzin, gaz ve mum kuyrukları uzadıkça uzadı. İstanbullunun çilesi yağ, şeker ve çay kuyrukları ile devam mı edecek?

Makul suâllere makul cevap verin lütfen. Başınızı öyle emme basma tulumba gibi sallamadan, o iki kelimeyi de kat’iyen kullanmadan dolar ne olacak? İzah edin. Bu defa ‘bedava çorba’ kampanyaları tertip etmeyin.

Sakın tribünlere oynamayın. Gördüğünüz üzere öfke, tribünde Meksika dalgası oldu stadyumdan taşıyor. Ucuz ve pespaye numaralara tevessül etseniz de peşinizden gelecek ne çorbacı kaldı ne de berber. Krizin aslını faslını bütün berraklığı ile paylaşın. Bunu yapmayacaksanız lütfen susun ve işinizi yapın.

Siz de gayet iyi biliyorsunuz ki doları kimse manipüle etmiyor.

İstikrara, hukuk devletine itimat edip gelen büyük fonlar şimdi bavulları toplayıp okyanus ötesine gitmeye başlayınca ekonominin şapkası düştü, kel göründü. Senelerdir reformları ötelemenin, AB’ye ‘sefiller’ demenin, Şangay’a yağcılık etmenin, mülkiyet hakkını hiçe saymanın faturasını ödeme vakti geldi, çattı.

İşsizlik artıyorsa, enflasyon çift haneye gelmişse, ihracat 4 senedir yerinde sayıyorsa, turizm çökmüşse, devasa holdingler bir savcının imzası ile TMSF’ye devredilebiliyorsa, gazeteciler, edebiyatçılar, hâkimler, savcılar ve iş adamları keyfe keder bahanelerle mahpushanelere dolduruluyorsa, ekonomi küçülüyorsa, büyük markalar bile iflasın eşiğine gelmişse, hemen hemen her hafta büyükşehirlerde bombalı saldırılarda onlarca masum vefat ediyorsa, kuvvetler ayrılığı ilkesini tek kuvvete indirgeyen anayasa değişikliği muhalefeti sindirerek TBMM Genel Kurulu’na getiriliyorsa manipülasyona ne hacet!

HATIRLATALIM: HÜKÜMETİN 2017 KUR TAHMİNİ 2,05 TL İDİ

Ekonomi için ille de bir ‘düşman’ arıyorsanız hudutların haricine beyhude bakmayın. Türkiye, sizin gibi serbest piyasaya talimatla, hamasetle yön vereceğini zanneden kifayetsiz muhterislerin elinde günden güne fakirleşiyor. 2017 dolar/TL kur tahmini 2,05 olan hükümetin vatandaşa gelinen noktada iki katına varan sapmayı ve sebeplerini anlatmak gibi bir borcu var. Mümkünse Bilal’e anlatırı gibi anlatsınlar ki piyasadaki muğlâklık giderilsin.

İtiraf edin beyler, ucuz ve bol döviz gelirken iyiydi. Kış geldi. Karıncalar da açmıyor kapıları.

BDDK bankalardaki her işlemi an ben an takip ederken Türkiye’ye operasyon çekileceğine ihtimal vermiyorum. Kaldı ki dolar, ABD’de faizlerin yüzde 1’in üzerine çıkacağı beklentisi ile bütün dünyada tırmanıyor. Türk Lirası’nın en fazla eriyen para olmasının müsebbibi hariçte aranmamalı. Hukuk devletini ilga eden, müflis Ortadoğu (Suriye, Filistin, Libya, Mısır ve Irak) siyasetiyle insanımızı terör örgütlerinin açık hedefi haline getiren, yolsuzluk ve rüşvet eksenli rantiyeyi himaye eden AKP iktidarı, nihayetinde ekonomiyi de batırmayı başardı.

TL İÇİN EN BÜYÜK RİSK İŞ BİLMEZ BÜROKRATLAR

Dolar bolluğunda har vurup harman savurmaya alıştınız. Kıtlığa alışmanız ve eski mahallenize geri dönmenin verdiği sukut-ı hayali sindirmeniz zaman alacak. Her şeyi batırdığınız gibi ekonomiyi de batırdınız. İtirafçılığa olan merakınız malum. O halde siz de itiraf edin beyler. Batırdınız.

Türkiye’nin risk pirimi her geçen gün artıyor. Beyne’l-milel itibarımız 3. dünya memleketlerinin derekesine düşmüş bir halde ise bu çöküşün mesuliyeti de iktidar nimetlerinden müstefid olan AKP’ye aittir.

TL için dolayısı ile ekonomi için BDDK Başkanı ve diğer ekonomi kurmaylarının liyakatsizliğinden, basiretsizliğinden ve Saray’a teslimiyetlerinden daha büyük risk mi var?

MERKEZ BANKASI NE KADAR SEYİRCİ KALACAK?

Bilvesile ifade etmek isterim ki BDDK Başkanı’ndan ziyade Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın konuşması lazım. Piyasaları teskin etmek ve endişeleri gidermek vazifesini ifa etmediği her saat dolar ve Euro alıp başını gidecek.

Hata üstüne hata yapıyorlar… İş âleminin korkudan sesini çıkarmıyor olması bu krizin vahametini ortadan kaldırmıyor. Zaten bu saatten sonra TOBB, TÜSİAD ve MÜSİAD feryat etse de nafile. Ekonomi fiilen krizde. 30 Mart’ta TÜİK tükenişi tasdik eder ve ‘2016’dan 2017’ye sarkan kriz’ namıyla arşive kaldırır.

Krizden ne kadar sürede çıkacağımızı tahmin etmek kolay değil. Krizin tahribatını azaltacak tedbirler ekonomi yönetiminin hatırına gelecek diye kimse beklemesin. Onların tek derdi var. O da Saray’ı mesut etmek.

Siz siz olun. Kendi söküğünüzü dikebildiğiniz kadar dikmeye bakın. Kemerleri de sıkı sıkı bağlamayı ihmal etmeyin.

10 Ocak 2017 11:07
DİĞER HABERLER