"7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını bir cümleye indirgeyin deseniz cevabım net: Halk, parti devletini çökertti."
7 Haziran seçimleri hiç kuşkusuz, bir dönüm noktasıdır. Halk, 13 yıl sonra AK Parti'yi, tek başına ülkeyi yönetmekten azletti. “Yeter artık” dedi. Bu açık mesajı hâlâ anlayamayan; anlasa bile yeni bir hamle ile bu ibret dersini savuşturmak isteyenler var. Mümkün mü? Hayır! Seçmen çok ağır bir tokat vurdu. Şamar, iktidarın kibrine, kanun tanımazlığına, lüks ve şatafatına, pervasız yöntemlerle yapılan kutuplaştırmaya idi.
Tayyip Erdoğan şimdilerde herkese ağır hakaretler savurmuyor, “ego” aleyhine konuşuyor, birlik-dirlik mesajları veriyor; hatta tarafsızlık havası uyarmaya bile çalışıyor. O kadar çok köprü yıktı ki! Parti liderlerini Saray'a davet edebileceğini söyledi; ama hiçbir lider bu teklifi kabul etmedi. Eğer her şeyi sonsuza kadar iktidarda kalacağınızı düşünerek yapar, empatiden uzaklaşır, sorumluluk duygunuzu yitirirseniz; bir gün böyle ortada kalıverirseniz.
Şimdi bir sıkışmışlık hali var siyaset arenasında. Erdoğan, yolsuzluk ve rüşvet dosyalarının açılmasına şiddetle karşı. Ancak oy verenlerin yüzde 60'ı yolsuzluk soruşturulsun istiyor. Ayrıca “Milli irade” herkesi (en çok da Cumhurbaşkanını) demokratik/hukuk sınırına çekilmeye davet ediyor. Kaçış yok.
(...)