Bitlis’in Güroymak ilçesine bağlı Budaklı köyündeki şifalı kaplıca kış ayında eksi 20 dereceleri bulan soğuk havada gençlerin ve hayvanların uğrak adresi oluyor.

Yazın yerli ve yabancı turistlerin şifa aradığı kaplıca, kışın da dondurucu havalara aldırış etmeyen köy gençlerinin at ve mandalarını yıkadığı doğal bir sauna olarak kullanılıyor.

Nemrut’un eteklerinde etrafı düz arazilerle çevirili olan kaplıca, her mevsim farklı güzellikleriyle insanları kendisine hayran bırakıyor. İlçeye 8 kilometre uzaklıktaki Budaklı kaplıcası, bir yandan yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olurken, bir yandan da fotoğraf tutkularının vazgeçilmez alanı. Onlarca metre derinlikten çıkan sıcak ve şifalı suyun bulunduğu kaplıca, köy gençlerinin hayvanlarıyla birlikte eğlendiği en güzel mekânlarda biri. Sabahın erken saatlerinde kalkan köy gençleri, hayvanlarının yemini verdikten sonra mandalarını ve atlarını alarak kaplıcanın yolunu tutuyorlar. Gençler, bazen eksi 20 derecedeki soğuk havaya aldırış etmeden, sıcaklığı 40-50 dereceye varan kaplıcada yüzerek eğleniyor. Bir yandan kaplıcaya soktukları hayvanlarını yıkayan gençler, bir yandan da atların sırtına çıkarak takla atıyor.

Atıyla birlikte kaplıcada eğlenen köy gençlerinden Yusuf Akın, yazın insanların şifa için gelip yüzdüğü kaplıcada, kışın ise hayvanların yıkandığını söyledi.

Her mevsimde yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olduğunu dile getiren Akın, “Yazın buraya insanlar şifa için geliyor. Kaplıca romatizma başta olmak üzere birçok derde devadır. Sürekli buralar insanlarla doludur. Özellikle yaz aylarında, buraya yerli ve yabancı birçok insan geliyor. Hem piknik yapıyorlar hem de kaplıcaya girerek şifa arıyorlar.” dedi.

Kış aylarında hayvanlarını yıkamak için sürekli kaplıcaya gelerek eğlendiklerini ifade eden Yavuz Akçil ise, “Kış aylarında buralar çok soğuktur. Bazen de ulaşım sıkıntılı olması nedeniyle insanlar yaz aylarında olduğu gibi kalabalık gelmiyorlar. Ancak fotoğraf meraklıları geliyor. Kışın köy gençleri olarak sürekli içerde kalan ve kirlenen manda ve atlarımızı yanımıza alıp kaplıcaya geliyoruz. Bir yanda hayvanlarımızı yıkarken, bir yandan da eğleniyoruz. Bazen bizler kaplıcaya geldiğimiz zaman dondurucu havalar var” diye konuştu.

Eksi 30 derece de kaplıcaya giren Özcan Uğur da, soğuk havanın kendilerini etkilemediğini belirterek, “Köyden hayvanlarımızı getirip kaplıcada yıkıyoruz. Kaplıca suyu yaklaşık olarak 35-40 derece sıcaklıktadır. Burada hem biz eğleniyoruz hem de hayvanlarımızı yıkıyoruz. Her mevsim bu kaplıcada ziyaretçiler eksik olmuyor. Bu kaplıcada yıkanmak hem bizler hem de atlarımız ve mandalarımız için faydalıdır.” şeklinde konuştu.

CİHAN