Koronavirüs (Covid-19) salgını sebebiyle dünyada ekonomik düzenler, siyasi, sosyal ve toplumsal pek çok alışageldik uygulama, yerini daha katı ve tecrit odaklı yaklaşımlara bıraktı.
Dünyanın en büyük ekonomileri de krizden paylarına düşeni alarak küçülürken, sosyal hayatta tam bir fiziki yalnızlık, eve kapanma ve sokağa çıkma yasağıyla somutlaşan bir tecrit yürürlüğe girdi.
Kimi otoriter rejimler, bu önlemleri fırsat bilerek vatandaşlarını baskıcı ve yasakçı politikalarla yönetmeye çalışırken, Tayyip Erdoğan'ın Ankara'dan uzaklaşarak İstanbul'dan ülkeyi yönetmeye başlaması da dikkati çeken gelişmeler arasında.
Korkusuz gazetesi yazarı Ahmet Takan, "TFF devlet içinde devlet mi?" başlıklı yazısında, Erdoğan'ın ülkeyi İstanbul Tarabya'daki Huber Köşkü'nden yönettiğini yazdı.
Takan, 8 Mayıs tarihli yazısında, Erdoğan'ın iki aydır Ankara'ya gitmediğini belirtti ve ekledi:
"Bakanlar Kurulu’nu video konferansla topluyor. Partisinin MKYK’sını ve diğer yönetim organlarını video konferansla idare ediyor. Oraya buraya video konferansla hitap ediyor… Yanına çok yakın aile bireylerinin dışında sadece birkaç ismin yanaşabildiğini biliyoruz. Huber Köşkü müthiş bir koruma altında…Termal kameralar, gelişmiş dezenfektan cihazları… Erdoğan’a bağışıklığı güçlendirici özel beslenme programı da uygulanıyor. İstanbul’dan yaşayan bir dostumla sohbet ediyordum, bir yere gidiyormuş yolu Huber Köşkü’nün az bir yakınından geçmiş… Hayretler içinde 'Ben böyle koruma tedbirleri görmedim. Olağan üstüydü' dedi. 'Sen Ankara’daki sarayı bilmediğinden hayret ediyorsun' diye karşılık verdim."
"ERDOĞAN AYAĞINI İSTANBUL'A ALIŞTIRIYOR"
Takan, Erdoğan'ın Covid-19'a yakalanmaması için alınan önlemleri anladığını belirtti, ancak bu tedbirlerin Ankara'da da uygulanabileceğini hatırlattı ve Erdoğan'ın Ankara'dan ayağını neden kestiğini sorguladı.
Ankara'daki Saray'da video konferans yöntemlerinin en iyisinin bulunduğuna dikkat çeken Takan, "Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu var… Cumhurbaşkanlığı kurulları var… Üyeleri yüklü maaşlar alıyor. Bunlara ne oldu?.. Tayyip Erdoğan’ın gizli ajandasının en önemli maddelerinden birinin başkenti Ankara’dan İstanbul’a taşımak olduğunu bilirim. Korona bahanesiyle yavaş yavaş alıştırılıyor muyuz?.. Anlaşılır gibi değil!.." yorumunu yaptı.
2019'un temmuzunda da Reuters, Hazine ve Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınacağını duyurmuştu.
Türkiye'nin Merkez Bankası ve Hazine'ye bağlı bazı kurumlarının İstanbul'a taşımasına yıl sonuna kadar başlayacağı belirtilmişti.
Reuters'ın planlar hakkında bilgi sahibi olan kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Merkez Bankası'nın operasyonlarının büyük bir kısmının taşınmasının iki yıl içinde tamamlanması bekleniyor.
Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınması, İstanbul Finans Merkezi projesi kapsamında uzun süredir planlanıyordu. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın da İstanbul'a taşınma fikri ise nisan ayında basına yansımıştı.
Bakanlığın taşınmasının ne kadar süreceği ve hangi binalara yerleşeceği ise henüz bilinmiyor.