Erdoğan hakkında çok çarpıcı yorum

Erdoğan hakkında çok çarpıcı yorum
Siyaset bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, kendi siyasî kariyerini düşünerek çözüm sürecinin sonlandığına işaret eden açıklama yaptığını söyledi.

Kalaycıoğlu, “Cumhurbaşkanı, siyasî kariyeri ve özgürlüğüne tehdit olarak gördüğü için çözüm sürecinde geriye adım atılmasını sağladı.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ve başkanlık sistemiyle ilgili dikkat çekici birçok çalışmaya imza atan Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, çözüm süreci ve başkanlık sistemi tartışmalarını Zaman'a değerlendirdi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın çözüm sürecinden ‘demokrasi, yerinden yönetimlerin güçlendirilmesi ve hukuk devleti' beklentilerinin olduğunu aktaran Kalaycıoğlu, ancak Erdoğan'ın bunları siyasi kariyeri ve özgürlüğüne tehdit olarak gördüğü için süreçte geriye adım attığını kaydetti. Kalaycıoğlu, “Demirtaş'ın açıklamalarında ‘demokrasi, yerinden yönetimin güçlendirilmesi ve hukuk devleti' istediği için Cumhurbaşkanı'nın bunların hiçbirini veremeyeceği, bunların hepsini siyasi kariyeri ve özgürlüğüne tehdit olarak gördüğü için çözüm sürecinde geriye adım atılmasını sağladı.” dedi.

ERDOĞAN'IN İSTEDİĞİ BAŞKANLIK SİSTEMİNİN DEMOKRASİYLE İLGİSİ YOK

Ersin Kalaycıoğlu, AKP'nin ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın istediği başkanlık sisteminin, otoriter bir rejim olduğunu vurguladı. “Erdoğan'ın dediği alaturka başkanlık sistemi, keyfi ve ceberut bir yönetim biçimidir. Demokrasi ile hiçbir ilişkisi yoktur. Dolayısıyla da bunların gerçekleşme şansı yoktur.” tespitini yaptı. Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçildiği günden itibaren başkanlık girişimlerinin, Anayasa'nın çeşitli maddelerini ihlal ettiğini, buna teknik olarak ‘darbe' denilebileceğini anlattı. Kalaycıoğlu, şunları söyledi: “Sadece bu tartışma çerçevesinde söylüyorum, AKP otoriter bir rejim istiyor. HDP ise demokratik bir rejim istiyor gibi gözüküyor. O yüzden ‘Seni başkan yaptırmayacağız' şeklinde bir seçim kampanyasının demokrasi ile çelişen bir yanı yok. Cumhurbaşkanının başkanlık girişimleri, aynı zamanda Anayasa'nın ciddi şekilde ihlalini içermişti. Cumhurbaşkanı, 11 Ağustos 2014'ten itibaren Anayasa'nın çeşitli maddelerini ihlal etmek suretiyle bir ‘fiili durum' yarattı. Bu tabir, AKP'ye yakın isimlerin kamuya açıklamış oldukları bir tabir. ‘Fiili durum', teknik olarak, siyaset bilimi açısından soracak olursanız darbe anlamı taşır.” Zaman

02 Ağustos 2015 08:44
DİĞER HABERLER