Yeşilay'ın iftar programına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, en kısa zamanda Meclis'te çoğunluğa sahip bir hükümet kurulmasını temenni ettiğini söyledi. Bir hükümet kurulamaması durumunda seçimi işaret eden Erdoğan, " Bu tablodan bir hükümet çıkmazsa çözüm merci yine milletimizin ta kendisidir. Eğer Parlamento çözemiyorsa çözecek olan milletimizin ta kendisidir. Kimse milletimize gitmekten çekinmesin, kaçmasın." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Yeşilay'ın Sepetçiler Kasrı'nda düzenlediği iftar programına katıldı. Programda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, çok sayıda milletvekili, belediye başkanı ve AK Parti mensubu da hazır bulundu.

Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk'ün konuşmasının ardından kürsüye çıkan Erdoğan, Meclis'te çoğunluğa sahip bir hükümetin en kısa sürede kurulmasını temenni ettiğini söyledi. Meclis başkanının seçildiğini, başkanlık divanının oluşturulacağını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bilindiği gibi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) başkanlık seçimini tamamladı. Şimdi sıra başkanlık divanının oluşturulmasında. Anayasamıza göre başkanlık divanının oluşumunun ardından hükümet kurma görevi noktasında 45 günlük süreci başlatmak üzere Parlamento'dan bir milletvekiline ki teamül bugüne kadar en fazla oyu alan partinin genel başkanlarına bu görev verilmiştir. Bu süreci başlatacağım. Meclis'te çoğunluğa sahip bir hükümetin en kısa sürede kurulması temennimdir. Tüm siyasi partilerimizi bu konuda sorumluluk üstlenmeye davet ediyorum. Türkiye'nin önünde çok ciddi sorunlar, alınması gereken çok önemli kararlar var. Bu yükün altından kalkabilecek güç, dirayet ve kararlılıkla bir hükümet kurulması arzusundayım. Azınlık hükümetinin böyle bir imkana sahip olamayacağına inanıyorum."

"Azınlık hükümetinin böyle bir imkana sahip olamayacağına inanıyorum." diyen Erdoğan, "Aynı zamanda gündemimizdeki kritik meselelerde asgari bir anlayış birliği sağlayamamış partilerin kuracağı hükümetin de ihtiyacımız olan çözümleri üretemeyeceği kanaatindeyim. Hükümetin kurulamaması halinde yapılacak işlemler de yine Anayasamızda belirtildiği şekilde tarafımdan adım adım hayata geçirilecektir. Dünyada ve bölgemizde gerçekten hayati gelişmelerin yaşandığı bir dönemde Türkiye'nin hükümet meselesi ile uğraşmak zorunda kalmasını asla arzu etmezdim. Ama şartlar ülkemizi bu noktaya getirdi. İnşallah bu dönemi de en kısa sürede ve en hayırlı şekilde geride bırakacağız." ifadelerini kullandı.

Milletin 7 Haziran'da taktirini ortaya koyduğuna vurgu yapan Erdoğan, "Bu tablodan bir hükümet çıkmazsa çözüm mercii yine milletimizin ta kendisidir. Eğer Parlamento çözemiyorsa çözecek olan milletimizin ta kendisidir. Kimse milletimize gitmekten çekinmesin, kaçmasın. Biz uzun zamandır mevcut sistemimizdeki bu mahzurlara dikkat çekerek alternatif tekliflerimizi dile getiriyoruz. Yaşanan her gelişme bizim tespitlerimizi ve bu tespitlerin doğruluğunu bir kez daha teyit ediyor. İnşallah önümüzdeki dönem bu sorunların çözümü ile ilgili tekliflerimiz sağduyulu bir şekilde tartışılır, değerlendirilir." şeklinde konuştu.

'NAZARIMDA CUMHURBAŞKANI MURSİ'DİR'

Mısır'da 13 Müslüman Kardeşler üyesinin öldürülmesini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Evlerinde 13 tane Müslüman Kardeşler mensubu insanın başlarına kurşun sıkmak suretiyle onları şehit edenleri de huzurunuzda lanetliyorum. Zaman zaman Mısır'ın şu andaki başındaki işgalci zatla ilgili bu şekilde konuşmamı eleştirenler çıkıyor. Eğer ben demokrasiye inanmışsam, halkın iradesine inanmışsam halkın iradesini yok sayanlara karşı mücadelem devam edecektir. Benim nezdimde Mısır'ın cumhurbaşkanı Mursi'dir. Halkın oyları ile o gelmiştir. Yanında savunma bakanlığı yapan general maalesef onu darbeyle indirmiştir. Neyin ne olduğunu çok iyi görmemiz lazım ama ne yazık ki dünya ikiyüzlü. Bu samimiyetsizlikler nedeniyle şu anda komşumuzda meydana gelenler de ortada. Samimi duruşların olduğu bir dünya olsa, bu insanlık bu sıkıntıları yaşamayacaktır."

'BİR MÜSLÜMANIN İÇKİYLE KUMARLA İŞİ OLMAZ'

Zararlı alışkanlıklara ve Yeşilay'ın bu alanda üstlendiği role de dikkat çeken Erdoğan, Kızılay ve Yeşilay gibi kurumları her zaman destekleyeceklerini söyledi. Erdoğan, "Ramazan ayı bu mücadelenin manevi boyutunun en az yasaklar ve cezalar kadar önemli olduğunu gösteriyor. Zararlı alışkanlıklara karşı bilinç oluşturmanın en somut karşılığı değerler dünyamızdaki dinamikleri harekete geçirmektir. Bir Müslümanın ne uyuşturucu ile ne alkolle ne kumarla zaten asla hiçbir işi yoktur olamaz. Ben mekruh kabul edilen sigarayı da bu kapsamda değerlendiriyorum. Sigaranın vücuda zarar verdiği bilimsel olarak teyit edilmiş midir? Bilim bunu bu şekilde teyit etmiştir. Bazı bilim adamı sözde olanlar, bakıyorsunuz hoca, koskoca profesör ama sigarayı da alkolü de hepsini de götürüyor. Kendisiyle bunu konuştuğunuz zaman da savunuyor. Kalpten, böbrekten bir sıkıntı ile karşısına gelindiği zaman da 'sigarayı bırakman lazım' veya 'alkolü bırakman lazım…' Tamam da bunu diğer zamanlarda savunma." açıklamasında bulundu.
CİHAN