Başbakan Erdoğan, Arap Baharı turunda temaslarıyla da dikkat çekti. Her görüşten siyasî figürün yanı sıra dinî grupların liderleriyle de bir araya gelen Erdoğan, bu görüşmelerle 'Türkiye modeli' olarak nitelendirilen çok renkliliği Mısırlılara örnek gösterdi. Erdoğan, bu kapsamda Ezher şeyhi ve Mısır müftüsünün ardından, dün de Kıptilerin lideri Papa Şenuda'yı ziyaret etti.
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Mısır, Tunus ve Libya'yı kapsayan Arap Baharı turu sırasında yaptığı ziyaretler de dünya tarafından yakından izleniyor. Ekonomik, siyasî ve stratejik açıdan yeniden şekillenen Mısır'da coşkulu kalabalıklar tarafından karşılanan Erdoğan, çok sesli demokrasinin örneği olarak gösterilen 'Türkiye modeli'ni bu temaslarıyla bizzat gösteriyor. Ezher şeyhi ve Mısır müftüsü ile görüştükten sonra Kıptilerin lideri Papa Şenuda'yı Kahire'deki Kıpti katedralinde ziyaret etmesi 'birlikte yaşayabilirsiniz' mesajı olarak değerlendirildi. Görüşmede, Müslümanlarla Kıpti Hıristiyanların barış içinde yaşamasının önemi üzerinde durulduğu öğrenildi. Dün, eski Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, eski Arap Ligi Genel Sekreteri Muhammed el-Baradey, Uluslararası Atom Kurumu'nun eski Başkanı Mohammed Salim Al Awwa ve pek çok yeni siyasi figürle bir araya gelen Erdoğan'ın, bütün görüşmelerinde bu 'denge'yi gözettiği görüldü. Mısır'daki son gününde Müslüman Kardeşler'in lideri Muhammed Bedii'yi kabul eden Erdoğan, hareketin cumhurbaşkanı adayı Ebulfutuh'a demokrasiye geçiş sürecinde her kesimi içine alacak mutedil bir yol izlenmesini tavsiye etti. Kasım ayında yapılması beklenen seçimlerde aday olacak diğer isimlere de bu görüşünü aktardı.
Mısır'ın renkleriyle buluştu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır'la başlayan Kuzey Afrika turu, her yönden dikkate değer bir ziyaret. Bölgenin ekonomik, siyasi ve stratejik açılardan yeniden şekillendiği bir dönemde Erdoğan, bir yandan Türk işadamları için zemin hazırlarken, diğer yandan da bu ülkelere örnek olmaya çalışıyor. Arap ve yabancı basının çok yakından izlediği ziyaretler boyunca Erdoğan, coşkulu kalabalıklar tarafından karşılandı, lehine tezahüratlar yapıldı.
Hatta Opera House'ta, bazı salonlara ekrandan verilen konuşması tercüme edilmemesine rağmen seyirciler tarafından can kulağıyla dinlendi, arada bir Arapça telaffuz ettiği ayetler ayakta alkışlandı. Başbakan Erdoğan'ı, Araplara özgü tezahüratlar eşliğinde izlemek ise gerçekten çok ilginçti.
Erdoğan, verdiği mesajlarla da tarihe geçti. Özellikle Arap Birliği'nde 22 ülke dışişleri bakanına hitap ederken, bazı rejimlerin meşruiyetini sorguladı ve sonlarının Mısır, Libya ve Tunus gibi olacağı uyarısında bulundu. Opera House'ta Suriye rejimine belki de en sert mesajını gönderdi ve, "Biz artık Esed'e güvenmiyoruz." dedi.
Erdoğan, ziyaretleri sırasında ilginç bir denge de gözetti. Ezher şeyhi ve Mısır müftüsü ile görüştükten sonra Kıptilerin lideri Papa Şenuda ile de Kahire'deki Kıpti katedralinde bir araya geldi. Erdoğan, bu şekilde Türkiye örneğini Mısırlılara yakından gösterdi. Ülkenin önde gelen isimleriyle görüşmesi de dikkat çekiciydi. Önce Müslüman Kardeşler'in lideri Muhammed Bedii ile bir araya geldi. Müslüman Kardeşler, açıkça sokaklara dökülmese de, Mısır'ın İsrail ile ilişkilerinin dondurulmasını isteyen örgütlerin başında geliyor. Ve bundan dolayı da Erdoğan'ı hemen her yerde karşılayan kalabalık grupların büyük bir kısmını Müslüman Kardeşler mensupları oluşturdu. Müslüman Kardeşler'in yanı sıra Erdoğan, eski Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ve pek çok yeni siyasi figürle de bir araya geldi.
Ülkede liberallerden milliyetçilere, sol partilerden komünistlere hemen her partinin örnek aldığı Türkiye, Arap Baharı'nın dumanı altındaki bölgeye gerçekten çok güçlü bir şekilde girmek için önemli bir adım attı. Mısır, Tunus ve Libya'ya belki de Türkiye en üst düzey ilk ziyareti gerçekleştiren tek ülke durumunda. Her üç ülke ile de çok yakın temaslar kuruluyor. Türkiye, bu şekilde yeniden şekillenen bu ülkelere bir yandan kılavuzluk ederken, diğer yandan da bu ülkelerin oluşturduğu imkânlardan en çok faydalanan ülke olmak istiyor. Bunun için de Erdoğan'ın ziyareti Türkiye'nin bölge ile ilişkileri konusunda tarihî bir önemde.
Bazı ülkeler Libya'nın kaynaklarını nasıl paylaşacağının hesabını yaparken Türkiye, bu ülkelerin istikrara kavuşması için büyük bir gayret gösteriyor.
Dünya basını, Mısır ziyaretini yakından izliyor
Dünyanın önde gelen gazeteleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır ziyareti ve Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi'nin açılış oturumunda yaptığı konuşmaya geniş yer verdi. İngiltere'den ABD'ye, Rusya'dan Almanya'ya Batı ülkelerinin tümünde Erdoğan'ın konuşmasından sitayişle bahsedildi. Son dönemde sokaklara dökülen Arap halklarını heyecanlandıran isim olarak sunulan Erdoğan'ın Filistin konusundaki çağrılarının da altı çizildi. İngiliz Times gazetesi, Başbakan Erdoğan'ın "Gazze'de ağlayan Filistinli bir çocuk Ankara'daki annenin yüreğini sızlatır." sözlerine dikkati çekti. Gazete, "Erdoğan'ın Kudüs ile ilişkileri normalleştirmeyi reddetmesinin, Arap halkı tarafından olumlu karşılandığını" kaydederek, "Erdoğan kendisini İslam dünyasının yeni sesi olarak sunmak istiyor." yorumunu yaptı.
Guardian gazetesi de, analistlerin Erdoğan'ın Mısır ziyaretiyle Türkiye'nin bölgesindeki etkisini artırmayı ve İsrail'i yalnızlaştırmayı amaçladığını düşündüğünü bildirdi. Gazete, Erdoğan'ın Mısır ziyaretinde, Filistin'in tanınmasının bir seçenek değil, zorunluluk olduğunu söylediğini aktardı. Guardian ayrıca, Erdoğan'ı Kahire Havaalanı'nda binlerce kişinin karşıladığına dikkati çekti. Financial Times (FT) gazetesi de, Erdoğan'ın Kahire'de "İsrail'in yaptıklarının bedelini ödemesi gerektiğini" söylediğini belirterek, Türkiye ile İsrail arasındaki anlaşmazlığın ABD'yi endişelendirdiğini yazdı.
New York Times gazetesi, Erdoğan'ın, toplantıda Filistin devleti için destek isteyerek, İsrail ve ABD'ye baskıyı artırdığını iddia etti. Gazete, Başbakan Erdoğan'ın, "Türkiye'nin Ortadoğu'daki büyüyen konumu ve nüfuzundan yararlanarak Kahire'deki toplantıda BM'de Filistin devletine destek verilmesi çağrısı yapıp, İsrail ve ABD'ye baskıyı artırdığı" yorumunu yaptı. Erdoğan'ın Filistin devletine verdiği desteğin sürpriz olmadığını belirten gazete, "Ancak, mesajının emredici tonu ve bir zamanlar Türkiye'nin yakın bir dostu olarak görülen İsrail'e giderek artan hasmane tutumu, Türkiye'nin nasıl kendini bölgede bir lider olarak konuşlandırdığına vurgu yapıyor." diye yazdı.
İtalyan "Corriere della Sera" ziyaret haberini okuyucularına "Mısırlılar, Erdoğan'ı 'yeni Arap kahramanı' olarak selamladı" başlığıyla duyurdu. Haberde, Erdoğan'ın yeni Mısır'ın doğumuna Türkiye'nin yardım edeceği sözünü verdiği ve "Şundan eminiz ki, birlikte karışıklıkların üstesinden geleceğiz." dediğini yazdı. Başbakan Erdoğan'ın "Yeni Arap kahramanı" olma yolunda Ortadoğu'da hayal kırıklığına uğramadığı ifade edilen haberde, bir araştırma şirketinin yaptığı Erdoğan'ın bölge halkları tarafından ne kadar sevildiğine dair bir ankete yer verildi. Ankete göre, Erdoğan, Mısırlıların yüzde 78'i, Ürdünlülerin yüzde 72'si ve Lübnanlıların yüzde 62'si tarafından seviliyor, İsraillilerin yüzde 95'inin ise nefret ettiği kaydedildi.
Alman Die Welt gazetesi "Yeni halife" başlığıyla birinci sayfadan verdiği haberde, Osmanlıların zamanında Arap ülkelerini "ateş ve kılıçla fethettiği", Başbakan Erdoğan'ın ise bu ülkeleri günümüzde kameralar ve İsrail karşıtı söylemlerle fethettiği şeklinde görüş belirtti. Berliner Morgenpost gazetesi de, "Erdoğan Ortadoğu'nun prensi" başlığıyla yer verdiği haberde, binlerce Mısırlının Erdoğan'ı karşılamak için havaalanına gittiğini ve "Mısır, Türkiye el ele" ve "Erdoğan İsrail'den korkmuyor" şeklinde slogan attığını yazdı. Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi de, Mısır'da bir halk kahramanı gibi karşılanan Erdoğan'ın, Mısırlılara laik bir devlet kurmaları çağrısında bulunduğunu belirtti.
Başbakan Erdoğan'ın Mısır'la başlayan Ortadoğu turu, Rus basınında da geniş yankı buldu. Ziyareti farklı açılardan değerlendiren Moskova medyası, Türkiye'nin Ortadoğu'da artan ağırlığını vurguladı. DIŞ HABERLER SERVİSİ
Ortak gelecek çağrısı Mısır manşetlerinde
Mısır gazeteleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün Kahire'de Ortadoğu'daki halk hareketlerine destek vererek Arap liderlere demokrasi çağrısı yaptığı konuşmayı manşetten duyurdu. Erdoğan'ın Arap dünyasına yönelik yaptığı konuşmayı Mısır halkı da beğendi. Tahrir Meydanı'ndaki gazete bayilerinden sabah gazetelerini alan Mısırlılar manşetlerde yer alan Erdoğan'ın konuşma metinlerini ilgi ile okudu. Mısır gazetelerinin tamamı Erdoğan'ın Kahire konuşmasını "mükemmel'' veya "çok iyi'' olarak değerlendirdi. Yarı resmi El Ahram gazetesi, manşetten yayımladığı Erdoğan'ın konuşmasından "İsrail uluslararası hukuku tanımıyor. Gazze'deki bir çocuğun feryadı kalbimizi acıtıyor." şeklindeki ifadelerine dikkati çekti. Yarı resmî diğer gazete El Cumhuriye, "Hadi Filistin'in bayrağını çekelim." sözlerini manşete taşırken, muhalif El Vefd, Erdoğan'ın Arap ülkelerine "geleceği birlikte kurma" çağrısı yaptığını öne çıkardı. Bağımsız Yovm El Seba ise Erdoğan'ın konuşmasının Mısır halkı tarafından heyecan, İsrail tarafından ise korku ile beklendiğini yazdı.
ERDOĞAN'IN SÖYLEMEDİKLERİ
Kahire'deki konuşması İsrail medyasında da geniş yer bulurken, gazeteler genelde Erdoğan'ın İsrail'e yönelik, "İsrail'in saldırganlığı, halkının geleceğini tehlikeye atıyor." sözlerini ön plana çıkardı. Haaretz gazetesinin yazarlarından Zvi Bar'el ise haber yorumunda, Erdoğan'ın Kahire'de söyledikleri kadar söylemediklerinin de önemli olduğunu belirtti. Yorumda, Erdoğan'ın İsrail ile ilişkilerin iyileştirilmesine kapıyı kapatmadığına dikkat çekildi. Erdoğan'ın Akdeniz'de hareket özgürlüğünü korumayla ilgili Türkiye'nin niyetlerini dile getirmediği, ne İsrail büyükelçisinin kovulmasıyla övündüğü, ne de İsrail'in Kahire büyükelçiliğine yapılan saldırı üzerinden Mısır'ın yaralarına tuz döktüğü kaydedildi.