Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunan Prof. Dr. Ökçesiz’in görevine son verildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunan İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz’in görevine Rektörlük tarafından son verildi.
Ökçesiz, Yüksek Seçim Kurulu'nun 15 Ağustos'ta Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarını açıklanmasına rağmen, Erdoğan'ın Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlığı görevlerini de sürdürmesi nedeniyle Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.
Ökçesiz, Erdoğan’ın, 'Cumhurbaşkanı seçilmesi nedeniyle milletvekilliği düştüğü halde başbakanlık görevini sürdürmesi, bir siyasal partinin başkanlık işlerini yürütmesi, tarafsızlık ilkesini ihlal etmesi' nedeniyle kamu davası açılarak cezalandırılmasını istemişti.
SORUŞTURMA AÇILMIŞTI
İstanbul Aydın Üniversitesi bu nedenle Hayrettin Ökçesiz hakkında disiplin soruşturması başlatmıştı. Soruşturmanın ardından yeni eğitim ve öğretim yılı için Prof. Dr. Ökçesiz'e 17 Eylül’de ders görevlendirilmesi yapılmamıştı. Ökçesiz’in, hukuk felsefesi, hukuk sosyolojisi ve hukuk metodolojisi ve hukuk devleti felsefesi derslerini vermesi engellenmişti.
Son olarak, Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunduğu için Ökçesiz’in üniversitedeki görevine son verildi.
'ÜLKE YANGIN İÇİNDE! NASIL SUSARIZ?'
BirGün gazetesine konuşan Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz, “16 Ekim itibariyle İstanbul Aydın Üniversitesi, hukuk fakültesindeki görevime son verdi. Kendince haklı fesihte bulundu” dedi.
Yasal haklarını kullanacağının altını çizen Ökçesiz, şu ifadeleri kullandı; “Ben çok ceza aldım. Her birini madalya gibi göğsümde taşıyorum. Almasaydım kuşkulanırdım kendimden. Ama şimdi durum farklı: Ateşle barut buluştu. Ülke yangın içinde! Nasıl susarım? Nasıl susarız? Nasıl susarsınız?"
İşine son verilmesinin Türkiye'deki korku ortamınını çok iyi gösterdiğini belirten Ökçesiz, "Bir hukuk profesörünün bir temel hakkını kullanmasından ve bir temel görevini yerine getirmesinden bir özel üniversite büyük bir korkuya kapılıyor ve onu işten atıyorsa, bu çevrelerin içinde bulundukları siyasal ve ekonomik yoz ilişkilerin boyutlarını artık siz tasarlayınız. Ülkemizdeki hemen her iş ilişkisinde görebileceğimiz bu kokuşmaya ve faşizme karşı her yerde dayanışarak karşı koymalıyız" diye konuştu.
'AKADEMİYE SAHİP ÇIKALIM'
Amacının bir mağduriyet imajı yaratmak olmadığının altını çizen Ökçesiz, şu çağrıda bulundu; “Amacım bu örnek olayın somutluğunda görebildiğimiz iktidar - üniversite - bilim - kapitalizm ilişkisinin tüm ülkeye verdiği zararın, yarattığı yıkımın derinliğini ve çapını göstermeye çalışmaktır. Aba altından tüm sopaları herkese layığıyla göstermenin somut bir örneğiyle bir kez daha karşılaşmış bulunuyoruz. Korkutarak sindirmek, akademiyi silindir gibi ezip geçmek... İnsanların bunu böyle görerek akademik özgürlüklere sahip çıkma çabasına dört elle sarılmasını diliyorum. Tek başına gücümüzün yetmediği yerde birbirimizi yalnız başına bırakmayalım. Akademik özgürlüklere ve akademiye destek olalım."
'ADALET BİR ERDEMDİR'
Ökçesiz, sosyal medya üzerinden öğrencileri için de şu notu yayımladı: “Çok sevgili öğrencilerim, bugün veda günü. Rektörlük dün akşam görevime son verdi. Sizinle meslek hayatımın en son ve en güzel derslerini yaptım. Başarılı olduğumuza inanıyorum. Sizden çok şey öğrendim. Sizi unutmayacağım. Adalet bir erdemdir. Kendisinden önceki üç erdemle hayat bulur. Bunlar da bilgelik, cesaret ve ölçülülüktür. Yani Hukukçuluk bir cesaret mesleğidir. Cesur olun ve insana inanın. Hoşça kalın!”
(birgun.net)