ABD Senatosunun en güçlü ikinci Demokrat Partili Senatörü olarak bilinen Dick Durbin, Kuveyt Türk ve Kuveyt’de bulunan kardeş bankası Kuwait Finance House’un terörizmi fonlayıp fonlamadığı hakkında ABD Kongresinde bir oturum düzenleyeceğini ilan etti.
Kuveyt Türk’ün terörizm bağları ABD Senatosunda Tartışılacak
Gazeteci İlhan Tanır'ın kişisel blogunda PR News’ten bildirilen habere göre Senatör Durbin Senato’daki bu toplantıyı Adalet Komitesinin İnsan Hakları ve Hukuk Alt komitesinde düzenleyecek. Bu oturumun temel konusu Kuveyt Türk ve Kuwait Finance House’un (KFH) IŞİD, El Nusra ve diğer başka terörist gruplara para yardımı veya finansal hizmetler verip vermediği üzerine olacak. Bu grupların bölgedeki Hristiyan sivilleri öldürüp, yaraladığı ve büyük bir göç meydana getirmesi suçlamaları hakkında tartışma yapılacak. Bankalar da soykırım da dahil olmak üzere birçok ağır suçlamalara yol açmakla veya göz yummakla suçlanıyorlar.
Senatör Durbin henüz bu oturum ile ilgili özel bir açıklama yapmış değil ama geçmişte terörizme yardım etmiş kimse ve kurumların arkasından gitme sözünü verdiği biliniyor.
Senato'daki bu toplantının Kuveyt Türk ve Türkiye'nin IŞİD ve diğer terör gruplarına yardım etme rolü ile ilgili olarak büyük bir dikkat çekmesi bekleniyor. Oturumun Senato'da olması, Kuveyt Türk'e odaklanması, banka için kötü bir kabus olabilir.
Haziran ayında ABD’de açılan davada 7 ayrı suç sayılıyor. Kuveyt Türk’ün 2015 yılı ortalarına kadar Türkiye’deki en yetkili isminin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın dostu Abdullah Tivnikli olduğu biliniyor.
Soykırıma yol açmakla suçlanan banka
ABD'nin California eyaletinde açılan davada, Kuveyt merkezli Kuwait Finance House (KFH), Kuveyt-Türk Katılım Bankası ve Hajjaj al Ajmi IŞİD ve El Kaide gibi örgütlere yardım etmekle, dolayısıyla soykırım gibi çok ağır suçlamalara yol açmakla suçlanmıştı.
Suriye ve Irak’daki Süryani Hristiyanları temsil bir Sivil Toplum Kuruluşu olan St. Francis Assisi (SFA) adına WEISS Avukatlık bürosu tarafından California'da açılan davada Kuveyt Türk ve Kuveyt’deki kardeş finans kurumuna, içinde insanlığa karşı suçların işlenmesi, soykırım gibi çok ağır suçlamalara bilerek ve isteyerek yardım ve yataklık etme gibi suçlamalarla dava açılmıştı. Bu suçları işleyenlere finansal sistem geliştirerek teşvik etme ve moral yardımı etmek gibi birçok diğer suçlamaları da içeren bu davada Kuveyt Türk’e toplamda 7 suçlama getiriliyordu.
KFH ve Kuveyt-Türk'ün devamlı olarak ve bilinçli bir şekilde IŞİD'e mali yardımda bulunduğu ileri sürülmüştü.
KFH ve Kuveyt-Türk'ün uluslararası terörizme katkı sunduğu, ABD'deki anti-terör yasasına da aykırı davrandığı iddia edilmiş, o zamandan beri Kuveyt Türk’ün ABD’de bir avukat görevlendirdiği açıklanmıştı.
California merkezli Plaintiff St. Francis Assisi, Weiss Avukatlık Bürosu vasıtasıyla bu davayı açmıştı. Belgelerde hukuk şirketi, müvekkillerinin Irak ve Suriye'de mülkleri olan Süryaniler olduğu, Süryanilerin IŞİD tarafından sistematik olarak hedef alındığı yazılmıştı.
Kuveytli Hajjaj al-Ajmi'nin doğrudan IŞİD'i finanse ettiğini ve bunu KFH ile Kuveyt-Türk aracılığıyla yaptığını belirten davacı, ABD ve BM'nin Ajmi'yi 2014 yılında El Kaide finansörü olarak nitelendirdiğini hatırlatıyor.
Kuveyt Türk'te Tivnikli Vardı
Kuveyt Türk'e yöneltilen ve soykırım suçlamasına kadar varan davanın bir başka özelliği bankanın 2001 ile 2015 yılları arasındaki başkan yardımcısının Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok yakın olarak bilinen Abdullah Tivnikli olması.
Tivnikli’nin Kuveyt Türk’teki etkili koltuğunda oturduğu o dönemde yapılan ve IŞİD ile El Nusra’ya gösterildiği söylenen kolaylıklar, önceki günkü 19 sayfalık dava şikayetnamesinde gösterildi.
Hristiyan Soykırımı ABD Kongresince Kabul Edilmişti
Amerikalı Sivil Toplum Örgütü, Kuveyt Türk'ün finansal yardımları ile Suriye ve Irak'daki Hristiyanların soykırıma uğradığını ileri sürerken dikkatlerden kaçmayan bir başka detay ise, 2016 yılının Mart ayının 15'inde ABD Kongresinde, Suriye ve Irak'da Hristiyanlara IŞİD tarafından soykırım uygulandığını tanınması. Aynı önergede ABD Kongresi, BM yapısı içinde Suriye savaş suçları mahkemesi kurulmasını tavsiye etmişti. Şimdi WEISS avukatlık firmasının bu konulara referans eden bir dava açtığını görüyoruz.
Aynı şekilde Amerikalı bir STK tarafından açılan davada İran hükümetine, 11 Eylül'deki rolünden dolayı ve Amerikalıları mağdur etmesinden dolayı 2014 yılının ortalarında 10.2 milyar dolar para ceza kesilmişti. Bu davanın açılış şekli de İran’a açılan o davaya benziyor.