Erdoğan'dan Zarrab ile ilgili ilginç ifade!

Erdoğan'dan Zarrab ile ilgili ilginç ifade!
Başbakan Tayyip Erdoğan, Pakistan gezisinden dönerken uçakta gazetecilere yolsuzluk operasyonuyla ilgili değerlendirmeler yaptı.

  • Başbakan Erdoğan, bakanları hakkındaki yolsuzluk iddialarını kabul etmedi. 
  • Şüphelilerden Reza Zerrab için ‘hayırsever’ ifadesini kullandı.
  • Ayakkabı kutuları içinde bulunan 4,5 milyon Dolar’ın İHL bağış parası olduğunu savundu.
Suçlanan bakanlara sahip çıktı, bu isimlerin başta ‘istifa girişiminde’ bulunduğunu ama kendisinin ‘biraz bekleyelim’ diyerek geri çevirdiğini anlattı. Tutuklu İranlı iş adamı Reza Zarrab ile ilgili de “Altın ihracatı yapan biridir. Ülke ekonomisine katkısı olduğunu biliyorum. Bu tür hayır işlerine girdiğini de biliyorum.” ifadesini kullandı.

Zaman'da yer alan habere göre, Başbakan Tayyip Erdoğan, Pakistan dönüşü uçakta gazetecilere yolsuzluk operasyonuyla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Suçlanan bakanlara sahip çıkan Erdoğan, bu isimlerin en başta ‘istifa girişiminde’ bulunduğunu ama kendisinin ‘biraz bekleyelim’ diyerek geri çevirdiğini belirtti. Ortada bir yolsuzluk olduğunu kabul etmeyen Erdoğan, “Milletin malına, devletin malına yönelik bir şey var mı?” diye sordu. Tutuklu şüphelilerden İranlı Reza Zerrab (Rıza Sarraf) için ‘hayırsever’ ifadesini kullanan Başbakan, Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın evinden çıkan 4,5 milyon Dolar için, “İmam hatip lisesi bağış parası o.” savunmasına da destek verdi.

Başbakan Erdoğan, gazetecilerin soruları üzerine camiayla kapıları tamamen kapatmadıklarını da vurguladı. Bir yıl öncesine kadar beraber yürüdüklerini ve hiçbir problemle karşılaşmadıklarını kaydeden Erdoğan, tekrar beraber yürümelerinin söz konusu olup olmadığı sorusuna, “Niye olmasın? Biz hiçbir zaman için kapıyı kapatmadık. Siyasetçi hiçbir zaman kapıyı kapatmaz.” cevabını verdi. Erdoğan’ın sorulara verdiği cevaplar şöyle:

HALK BANKASI GENEL MÜDÜRÜ, SAFLIĞININ KURBANI OLMUŞTUR

Türkiye’nin son bir haftada yaşadıklarına ve olup bitenlere “yolsuzlukla mücadele operasyonu” deniliyor. Siz ne diyorsunuz?

Hükümete yönelik, millete, milli iradeye yönelik bir operasyondur. Eğer bir yolsuzluktan bahsediyorsanız milletin malına, devletin malına yönelik bir şey var mı? Okudunuz mu böyle bir şey gazetelerden? Böyle bir şey varsa bana getirin, gereğini ben yapayım. Şu ihalede bu yolsuzluk oldu denilmiyor. Kim kime ne vermiş, bununla ilgili somut bir şey var mı? Hepsi resmiyete dökülmemiş şeyler olarak ortaya konuluyor. Halk Bankası Müdürü’nün evinde çıkan bir şey, bankayla bir ilgisi var mı? Böyle bahsedilmesi bu vatana bir ihanettir. Benim medyadan okuduğum kadarıyla, Çorum İmam Hatip Lisesi ile ilgili verilmiş bir söz var. Bir iftar yemeğinde konuşulmuş ve buradan mezun olan kişi, hayırsever birilerinden bahsetmiş. Hayırsever biri olarak ilişkisi olabilir. Müdürün dürüstlüğünden en ufak bir şüphem yok. Olsa olsa saflığının kurbanı olmuştur.

Evde saklanması doğru mu?

Eğer mevzuat itibarıyla hayır sahibinin makbuzunu teslim ediyorsa. O hayır sahibi de bunun çıkışını kayıt altına aldıysa… Hayır sahibi de okul da bunu söylüyor. Burada emniyetteki yetkililerin de yapacakları şey, bankada en ufak bir şey var mı, yok mu? Arayıp bulursun. Ama sen işi hemen buraya getirirsen bu ihanettir. Şu anda Halk Bankası değeri nereye geldi. BDDK bakacak. Zanlıların ve suçluların bunun bedelini ödemeleri lazım. Mahkumiyeti varsa çeker. Bunlar hâlâ bu ülkeyi sahipsiz zannediyorlar.

Reza Zerrab?..

Altın ihracatı yapan biridir. Ülke ekonomisine katkısı olduğunu biliyorum. Bu tür hayır işlerine girdiğini de biliyorum. Moda oldu. AB Ofisi’ne çantayla girdi, çantasız çıktı. Eee belki kitap falan filan getirmiştir. Böyle bir yaklaşım, hukuk var mı? Zafer Bey’in çocuğuna çantayla gelmiş. ‘Elbise gönderildi’ diyor Zafer Bey. Böyle uyduruk şeyler. İspatın varsa görüntülü olarak suçüstü yap, tamam buna eyvallah.  

TÜRGEV’den bana gelmek istiyorlar

Abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Buralardan Erdoğan’a vurmaya kalkarlarsa avuçlarını yalarlar. Bunu bildikleri için etraftaki arkadaşlarla saldırıyorlar. Oğlumu hedef alarak TÜRGEV Vakfı’yla ilgili ismini zikrediyorlar. Neymiş? Vakıfla ilgili bir imar değişikliği için talepte bulunmuş. Vakıfla ilgili olarak imar değişikliği için belediyeye gitmek suç mu? ‘Bina yaptı, 25 yıllığına TÜRGEV’e kiraladı’ diyorlar. Yapar. Sosyal iş yapmayan belediye var mı? Benzer şekilde; İstek Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne kadar yapılmış benzer uygulamalar var. Neticede orası bir yurt, Bilal Erdoğan’ın oteli değil. TÜRGEV’den dolaşıp bana gelmek istiyorlar. Oğlum oranın yönetiminde, Mustafa Demir (Fatih Belediye Başkanı) ve Ümraniye Belediye Başkanı (Hasan Can) onun yönetiminde. Esra (büyük kızı Esra Albayrak) oranın yönetiminde. Yüksek öğretim öğrenci yurdu. Övündüğüm bir yurt.

‘Eğer bir çete varsa, neden hemen görevden almıyorsunuz, başka yere atıyorsunuz?’ şeklinde yorumlar var?

O prosedürün takibi için düzenlemelerin yapılması gerekir. Bu 657 ile bu yapılamaz. Değişirse yapabilirsiniz. Bir anonim şirkette bunu yaparsın. İhbarı, kıdemini verir kapının önüne koyarsın. Niye devlet diyorlar? Kapağı attın mı bir daha atamazlar. Akşam beşi bekle, emekliliği bekle. Bunun üzerinde çalışacağız. Bazı gelişmeler bize ufuk kazandırıyor. Anayasal ve diğer mevzuat değişiklikleriyle yapılabilir. Bu da kolay bir iş değil…

‘Sarıgül’ün dosyaları açılacak’ iması

Yolsuzluk dosyalarını en iyi bilen CHP’dir. Genel müdürüdür (Kılıçdaroğlu’nu kastediyor), Baykal’dır. Dosyaları açıp bakın, bulursunuz. Baykal, en ağır şekilde bir kasete muhatap oldu. Dosyası var diye gönderilen zat, getirilip belediye başkan adayı yapılıyor. Bakarsın bu klasörler bu seçim sürecinde çıkabilir. Yeniler de olabilir. Sorarlar adama. Sen Şişli’de ne yaptın? Yaptıklarını bir söyle. Eser olarak ne ortaya koydun?

26 Aralık 2013 07:51
DİĞER HABERLER