Gazete Duvar'daki habere göre Açılan soruşturma kapsamında cezaevinde yapılan özel görüşmeye ilişkin kamera kayıtlarının da aralarında bulunduğu görüntülerin kurum dışına çıkarıldığını iddia eden Tuncay Avanaş, cezaevi ikinci müdürü Z.K., infaz koruma memurları N.K., B.A. ile cezaevindeki görüntüleri kullandığı ileri sürülen M.O.A. hakkında şikayetçi oldu. Cumhuriyet Başsavcısı Erdoğdu, söz konusu 4 şahıs hakkında ‘Açıklanması yasaklanan gizli bilgileri temin etme’ suçundan hazırladığı iddianameyi Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu ve mahkeme iddianameyi kabul etti. Erdoğdu, her iki dosyanın da soruşturma savcısı olarak yer aldı.

İddianameye göre; infaz koruma memuru B.A., aralarında 3 Ekim 2018 tarihinde 11.48- 12.30 saatleri arasındaki 42 dakikalık kamera görüntülerinin de bulunduğu kaydı flaş diske kopyalayarak infaz koruma baş memuru N.A.’ya verdi. N.A. ise bu görüntüleri cezaevi müdür yardımcısı Z.K ile işbirliği yaparak dışarıdan birisi olan M. O.A.’ya iletti. İddianamede B.A’nın görüntüleri infaz koruma baş memuru N.A.’nın isteği üzerine aldığını kabul ettiği de yer aldı. İddianamede HTS kayıtları incelemesinde M.O.A. ile N.A arasında olay günü ve öncesine ait 106 görüşme, yine M.O.A.’nın Z.K arasında ise 34 görüşme kaydı olduğu vurgulandı. İlk duruşma 12 Aralık’ta yapılacak. İddianamede savcı, N.K., B.A. ve Z.K hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 336/1- 53/1 maddeleri, M.O.A hakkında ise 334/1, 53/1, 58/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talep ediliyor.

İddianamede dışarıya sızdırıldığı ileri sürülen görüntüler arasında cezaevine kayıt dışı yapılan ziyarette Yüksel Uğurlu isimli mahkûmla yapılan özel görüşmenin tarih ve zaman aralıkları da yer alıyor. Ancak kayıt dışı görüşme sağlanan mahkum olarak Ali Söğüt’ün adı geçerken, Yüksek Uğurlu’nun adının iddianamede geçmemesi dikkat çekti. Diğer yandan dışarı sızdırılan kurum görüntülerini kullanmakla suçlanan M.O. A.’nın Tuncay Avanaş’ın takipsizlik aldığı soruşturma dosyasında müşteki olarak yer alıyor.

İddianamede şüpheli olarak bulunan cezaevi çalışanlarının ifadeleri de yer aldı. 2 Şubat 2019’da M.O. A. tarafından cezaevi kameralarından çekildiği anlaşılan 19 saniyelik bir görüntünün kendisine atıldığını ifade eden Avanaş, bu kişinin kendisini istihbarat görevlisi olarak tanıttığını söyledi. M.O. A.’nın sonra tekrar arayarak görüntülerin devamının olduğunu, görüşmek istediğini söylediğini anlatan Avanaş, şahısla başsavcının bilgisi dahilinde görüştüklerini ileri sürdü. Avanaş, kişinin devlet adına orada bulunduğunu, görüntüleri kendisinin aldığını söylediğini kaydetti. Şahsın kendisini başsavcı vekili Gürkan Kütük ile görüştürmesini istediğini belirtti.

Şüpheli M.O. A. ise ifadesinde müdür Avanaş’ı daha önce tanımadığını, görüntülerin müdür tarafından kendisine ‘yavaşlatması’ için verildiğini savundu. Avanaş ile buluştuğunu kabul eden M.O.A. görüntüleri yavaşlatarak müdür Avanaş’a geri verdiğini söyledi.

Şüpheli infaz koruma memuru B.A. ise cezaevindeki görüntüleri dışarıya sızdıran kişinin infaz koruma baş memuru N.K. olabileceğini iddia etti. N.K.’nın kendisinden merkez kontrol odasında yapılan ‘gizli’ görüşmeleri kayda almasını istediğini ifade eden B.A., N.K.’nın getirdiği flaş diske 16 Kasım 2018 günü saat 18.00 sıralarında merkez kamera kontrol odasındaki görüntüleri aktardığını anlattı.

Diğer yandan cezaevi ikinci müdürü Z.K, Tuncay Avanaş’ın ekonomik durumu iyi olan mahkum Ali Söğüt ile arasında maddi menfaat ilişkisi olduğuna dair duyumlar aldıklarını belirtti. Z.K, bu durumu cezaevi savcısı Mehdi Özçoban’a telefonla ilettiğini söyledi. Savcının, “Mahkum yakınlarına görüşme izni sağlayan boş evrakları biz verdik” dediğini belirten Z.K, cezaevi müdürünün de bu boş izin kağıtlar ile durumu iyi olan mahkumları mesai dışında yakınları ile görüştürdüklerini ifade etti.