İnsan Hakları İzleme Örtgütü'nün (HRW) genel direktörü Kenneth Roth, Hizmet Hareketi mensuplarının maruz kaldığı hukuksuzluklara dikkati çekerek, "Avrupa liderleri artık Erdoğan’ın şantajlarına boyun eğmemeli." dedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Genel Direktörü Kenneth Roth, kurumunun 2021 raporu üzerine düzenlediği basın toplantısında Amerika’nın Donald Trump idaresinden Çin’e kadar dünyadaki insan hakları ihlallerini dile getirdi.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Hizmet Hareketi gönüllülerine reva gördüğü zulümlere temas eden Roth, “Erdoğan cep telefonuna uygulama indireni bile Gülenci sayıp Hizmet Hareketi’nin toptan cezalandırıyor ve Avrupa Birliği liderlerine şantaj yapıyor.” dedi.
KENNETH ROTH: AB, ERDOĞAN'IN ŞANTAJLARINA BOYUN EĞDİ
Alman Haber Ajansı (DPA) muhabirinin “Avrupa hükûmetleri Türkiye'deki insan hakları ihlalleri) için hangi rolleri üstlenmeliler?" sorusu üzerine Roth, “Avrupa hükûmetleri bir dereceye kadar Erdoğan’ın şantajlarına boyun eğdi. Erdoğan, Almanya lideri Angela Merkel ile yaptığı anlaşma üzerine Türkiye’den göçmenlerin Yunanistan’a geçmelerini büyük oranda engelledi, Erdoğan geçen yılın başında sınırları açmakla tehdit etmişti. Şunu gördüm ki, Avrupa Birliği, Erdoğan’ın insan hakları kuruluşlarını çok rahatsız eden Türkiye’deki muhalefet partileri üzerindeki baskıları karşısında birliğin susturulmasına izin verdi.” dedi.
Roth, isim vermeden Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eski lideri Selahattin Demirtaş’ın 5 yıldır hapiste tutulduğunu, AKP’nin ve Erdoğan’ın kendisine tehdit olan siyasi sesleri hapse atarak susturduğunu ve önde gelen insan hakları savunucusu Osman Kavala’nın da içeride tutulduğunu vurguladı.
HRW Genel Direktörü Roth, Erdoğan’ın siyasi olarak zayıfladığını, partisinin İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerini kaybettiğini sözlerine ekledi.
"ERDOĞAN TEMEL HAKLARA SALDIRIYOR, AVRUPA SESSİZ"
Bunlara rağmen Erdoğan’ın iktidarda kalmak için medyayı sansürlemekte, sivil toplumu kapatmakta ve seçim sistemini manipüle etmekte kararlı olmaya devam ettiğini dile getiren Roth, Türkiye’de temel demokratik haklara saldırı olmasına rağmen Avrupa’nın sessiz kalmaya devam ettiğini söyledi.
Roth sözlerini şöyle tamamladı: “Evet Avrupa için Türkiye’den gelen yeni bir potansiyel göç tehdidi var, fakat artık Avrupa Birliği’nin Erdoğan’ın kendilerine şantaj yapmalarına son verme zamanı gelmiştir. Çünkü artık Erdoğan siyasi olarak daha az güçlüdür. Devasa ekonomik sorunlarla boğuşmaktadır. Zayıf Erdoğan artık basitçe AB’yi sessizliğe mahkûm edememeli.”
Roth, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in yeniden seçilmesine dair soruyu da cevapladı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Genel Direktörü Kenneth Roth (sağ üstte), Zoom uygulaması vasıtasıyla kurumunun 2021 raporu hakkında bilgi verdi. Roth, AB liderlerinin Erdoğan'ın şantajına boyun eğmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Roth şunları söyledi: “Guterres’in ilk görev süresi çok başarılı değildi. Guterres insan hakları ihlalleri konusunda çok genel açıklamalar yaptı. İhlalleri yapanların isimlerini vermekten kaçındı. Eğer hak ihlalleri yapanlar sizin baskınızı (BM’nin) hissetmezlerse baskılarından vazgeçmezler. Guterres hep insan hakları için çağrıda bulundu, fakat eyleme geçmedi. Ümit ederim özellikle BM’nin beş daimi üyesi Guterres’in ikinci dönem için adaylığını yeniden gözden geçirir. Eğer Guterres ikinci dönem de görevde kalmak istiyorsa insan hakları konusunda daha fazla taahhüt de bulunmalı.”
HİZMET HAREKETİ GÖNÜLLÜLERİNİN MARUZ KALDIĞI ZULÜMLERİ DUYURACAK MISINIZ?
HRW Genel Direktörü Kenneth Roth, Güney Afrika'da gazetecilik yapan Türkmen Terzi'nin, “Erdoğan hükûmeti Hizmet Hareketi üyelerini darbe girişiminden sorumlu tutarak sosyal ölüme maruz bırakıyor ve 15 Temmuz 2016’dan beri Hizmet gönüllülerini tutuklatıyor. Hizmet gönüllüleri Türkiye’deki diğer azınlık gruplardan daha fazla insan hakları ihlallerine maruz kalıyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü olarak Hizmet mensuplarının maruz kaldığı zulümleri daha fazla duyuracak mısınız?" sorusuna da cevap verdi.
Roth, Hizmet Hareketi'ne reva görülen zulümlere sessiz kalmadıklarını belirterek, “Biz bu konuda yeterince sesimizi çıkardığımızı düşünüyoruz. Darbeye karışmakla basit bir şekilde geniş bir siyasi-dini grubun üyesi olmak arasında fark vardır. Erdoğan bu farkı tamamen ortadan kaldırmış durumda. Erdoğan sadece herhangi bir Gülen grubu üyesini hedef almıyor, cep telefonuna uygulama indireni bile nasıl oluyorsa Gülen üyesi ilan ediyor." dedi.
Roth, ""Erdoğan’ın suç tanımının herhangi mantıklı bir açıklaması kalmamıştır ve bu durum tamamen Hizmet Hareketi üyelerini cezalandırmaya dönüşmüştür ve bu çok yanlıştır." ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN HİZMETİ HAREKETİ GÖNÜLLÜLERİNDEN İNTİKAM ALIYOR
Roth şöyle devam etti: “Eğer geçmişe bakarsanız Erdoğan, Gülen ile ittifak kurmaktan memnundu. Ne zaman ki Gülen ordunun darbe girişimi tehlikesine karşı kendisinin o zamanki ılımlı İslamcı partisine yardım ediyordu. Gülen Hareketi, orduyu sivil idarenin kontrolünde tutmaya yardım ediyordu. Özellikle Gülen Hareketi içinde olan hâkim ve savcılar aracılığı ile. Erdoğan şimdi Gülen Hareketi’ni toptan hedef aldı. Ne yazık ki talihsiz darbe girişimini bahane ederek, gerçek şuçluları cezalandırmak yerine bütün Gülencilerden intikam alıyor.”
"İSLAM ÜLKELERİ ÇİN'İN UYGURLARA UYGULADIĞI BASKIYA SESSİZ"
HRW’nin 100’den fazla ülkenin insan hakları karnesini çıkardığı 2021 raporunun asıl odak noktası Amerika’daki iktidar değişimi oldu.
HRW patronu Kenneth Roth, çok fazla girişimde bulunmasına rağmen ve bazı İslam ülkeleri liderleri ile konuşmasına rağmen, Müslüman ülkelerin Çin’in Uygur Türklerine uyguladıkları ağır insan hakları ihlallerine sessiz kalmayı tercih ettiğini söyledi.
Roth ayrıca görevi sona eren Amerika Başkanı Donald Trump’ın insan hakları için bir felaket olduğunu söyledi.
Roth, Hong Kong gibi çok özel bir şehrin Çin baskılarına maruz kalmasının, protestocuların tutuklanmasının çok acı olduğunu ifade etti.
Roth, Hindistan askerlerinin Kesmirlileri öldürmeye son vermeleri çağrısında bulundu. Roth, Keşmir’de 250 milyondan fazla insanın Narendra Modi idaresi altında ikinci sınıf vatandaş hatta vatandaş muamelesi bile görmediğini ifade etti.