Eren Erdem: Toplumu kaosa sürükleyecek ifadeler iç barışımıza zarar veriyor

CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Beyazıt'taki Yükseköğretim Kurulu (YÖK) protestosu sırasında polisin bir gazeteciye ters kelepçe takması ve 'bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunun öğreteceğiz' şeklindeki ifadelerini eleştirdi. Erdem, "Bu ifadeden dolayı bu emniyet mensubunun derhal açığa alınması gerektiğini duyuruyorum. Toplumu kaosa ve infiale sürükleyecek, kutuplaşmayı derinleştirecek bu tür ifadeler bizim iç barışımıza zarar veriyor. Emniyet mensupları ne yapmanın peşindeler." dedi.

YÖK'ün kuruluşunun 34. yılında Beyazıt'ta protesto gösterisi düzenleyen İstanbul Üniversitesi öğrencisi bir gruba polis müdahale etti ve göz altılar oldu. Bianet'in haberine göre, protestoyu takip eden bir gazeteci de ters kelepçe takılarak gözaltına alındı. Polis aracına bindirilen gazetecinin fotoğraf makinesinin kartına da el koymaya çalışan polisler 'Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi değil artık, bunu öğreteceğiz size' ifadelerini kullandı.

CHP'li Eren Erdem ve Ali Şeker göz altına alınan göstericeler ile görüşmek için Vatan Emniyet Müdürlüğü'ne geldi. Eren Erdem, "Beyazıt'taki YÖK protestosunda gazeteci bir arkadaşımıza ters kelepçe takıldı. Bu ters kelepçenin yapılması esnasında gazetecinin itirazı üzerine oradaki emniyet mensubu 'bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunun öğreteceğiz' şeklinde bir ifade kullanmıştır. Bu ifadeden dolayı bu emniyet mensubunun derhal açığa alınması gerektiğini duyuruyorum. Bizi izleyen yetkililerin bu şahıs hakkında derhal soruşturma başlatması gerekiyor. Toplumu kaosa ve infiale sürükleyecek, kutuplaşmayı derinleştirecek bu tür ifadeler bizim iç barışımıza zarar veriyor. Emniyet mensupları ne yapmanın peşindeler. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun tehdit ettiği 'beyaz Toroslar'la gazetecileri ortadan kaldırmaya yönelik bir çalışma içerisine mi girişecekler? Bu ülkede hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktan kasıt nedir? Bu ülkenin zaten eskisi, baskı, şiddet, dayak, gazetecilerin cezaevlerine atılması, basılmamış kitapların toplatılması ve medya kuruluşların gasp edilmesinden ibaret değil midir? Yoksa bundan daha ileri bir faşizm mi uygulanacak?" ifadelerini kullandı.

"Demokrasi güçlerinin bu ifadeler karşısında çok duyarlılık içerisinde bir tepki ortaya koyması gerekir." diyen Erdem, sözlerini şöyle tamamladı: "Biz milletvekilleri olarak bu ifadeyi kullanan zihniyete karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu ülkenin iç barışı adına, bu ülkede kavganın değil barışın ve huzurun tabana yayılması adına mücadele etmeye devam edeceğiz. Böylesi toplumu kutuplaştıracak ifadeleri kullananlara karşı katıksız bir mücadele içerisinde olacağız. Birazdan da emniyet müdürlüğü içerisinde bu ifadeyi kullanan polis hakkında da gerekli bilgileri vereceğiz. Ve ilgili birimleri göreve çağıracağız." şeklinde konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ise,"Faşist ve cunta darbesinin getirdiği YÖK kanunlarını kaldıracağım diye iktidara gelen AKP, YÖK'ü istismar etmeye devam etti. Gençlerde YÖK'ün üniversite hayatındaki yaptığı tahribata karşı itirazlarını ortaya koyarken maalesef 20'den fazla genç göz altına alındı. Biz bunların Türkiye'ye yakışmadığını düşünüyoruz. 12 Eylül Anayasa'sını değiştiriyoruz derken faşist cuntanın ürettiği bütün kurumları ele geçirip onun aynısını ve daha beterini yapmaya çalışanlar bu ülkenin, bilimine ve barışına hiçbir katkı sunamazlar. Bir polis memuru 'bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunun öğreteceğiz' diye kraldan daha çok kralcı olanlar var. Bu faşist baskıcı yönetimin daha da artacağına yönelik halk üzerindeki endişeleri ciddi manada birileri kendine görev edinmiş durumda. Bu endişeleri siyasetçilerin gidermesi gerekiyor." açıklamasını yaptı.
CİHAN
06 Kasım 2015 19:29
DİĞER HABERLER