ERGENEKON SAVCISINA ALTIN ÖĞÜTLER

Bu öğütleri hatırlatmanın tam zamanıdır:
Gladio savcısından Ergenekon savcısına altın öğütler Ergenekon mu? Susurluk mu? Gladio mu? “Bunlar birbirinden farklı mı; aynı yapının parçaları mı?” Kafalar karıştı. Netleşmemiz lazım: Susurluk’ta açığa çıkan “siyaset-mafya-polis” koalisyonu, Ergenekon denilen ahtapotun kollarından biriydi. Gladio ise ahtapotun yüzdüğü kirli denizin adı... O denizin hudutları içinde tüm NATO ülkeleri vardı. Hepsi, bu gizli yapıyı birer birer ortaya çıkardı. En sona Türkiye kaldı. Şimdi bunun sancılarını yaşıyoruz. O açıdan skandalın ilk patladığı İtalya’da Gladio’nun çöküş tarihini incelemek zihnimizi açabilir. * * * Orada da skandal, bir savcının, İtalya’daki gizli depolarda bulduğu bombalarla başlamıştı. İlk incelemede bu silahların, solun üzerine yıkılan bazı suikast, sabotaj ve terör eylemlerinde kullanıldığı anlaşıldı. Dönemin İtalya Başbakanı, örgütü inkâr edemedi: “Ama bu, bütün Avrupa’da var” diyerek Gladio’yu ele verdi. “Tarihin en iyi gizlenmiş sırrı” böylece ortaya çıktı. Örgüt, CIA’ye bağlıydı. NATO ülkelerini muhtemel bir Sovyet işgalinde korumayı amaçlıyordu. Bunun için paramiliter güçler silahlandırılmıştı. Ama zamanla örgüt misyon değiştirmiş ve silahını ülke içindeki muhaliflere çevirmişti. Sadece İtalya’da 139 yerde gizlenmiş silahlar bulundu. Aralarında eski bir başbakan, 12 eski bakan ve milletvekillerinin de bulunduğu 7 bin 500 kişi sorgulandı. 1970-80 arasında, polis, asker, mafya ve istihbaratın, sağcı çetelerle birlikte 5 bine yakın terör olayına imza attığı ve darbe planları yaptığı ortaya çıkarıldı. Eski cumhurbaşkanı, yakalanan çete reisleri için “Onlar kahramandır. Ceza yaftasını değil, şeref madalyasını hak etmişlerdi” dese de failler yargılandı. Mahkûm edildi. * * * İşte Avrupa’da bu gizli örgütü açığa çıkaran ve operasyonu yürüten İtalyan savcı, Felice Casson’du. Geçen yıl “Genç Siviller”in organizasyonuyla Türkiye’ye gelmiş, Bilgi Üniversitesi’nde konuşmuştu. Oradaki konuşmasında ve demeçlerinde Ergenekon savcısına altın öğütler vermişti. Bu öğütleri hatırlatmanın tam zamanıdır: 1) Yasalara uy, hassas davran, hiç hata yapma. Polemik yaratabilecek uygulamalardan kaçın. 2) Kendini koruyabilmen için kurallara uyman, özel hayatında bile şeffaf olman şart. 3) Cesur ol. Eleştirilere kulak asma; ama bulguların sağlam olsun. 4) Başka savcılarla bir takım kur. Güvenilir bir ekiple birlikte çalış, böylece hem soruşturmayı hem de kendini güvence altına alırsın. 5) Parlamento desteği şart. Meclis’i de sürece dahil et. Meclis’e soruşturmayla ilgili sürekli bilgi ver. 6) Ben Başbakanlık’tan askeri istihbarat arşivine girme izni aldım; örgütü öyle deşifre ettim. Mutlaka resmi arşivlere gir. 7) Hedef olanlar hemen kulise başlar. O yüzden en önemli şey, yargının ve savcının bağımsızlığıdır. Bu yoksa işiniz zor. 8) Siyasi iradenin desteği çok önemli; ama medyanın ve kamuoyunun desteği de şart. Biz bu destekle çözüme gidebildik. Yurttaşların olanları bilmeye hakkı var. Şeffaf ol.
13 Ocak 2009 08:56
DİĞER HABERLER