Her sene virüslerin karakter değiştirdiğini, çünkü virüslerin bilinen canlı hücreler şeklinde olmadığını söyleyen Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Oğuz Özyaral, "Bu virüsler bir canlı içine girerek üreyebilen karaktere sahipler ve dolayısıyla da her yıl kendilerini koruyan dış kılıf dediğimiz alanda sürekli bir hassasiyet ve değişme oluyor. Yapılan aşılar bir önceki sene insanlardan alınan kan serumları üzerinden yapılıyor. Fakat virüsler ertesi sene kendilerini değiştirerek kendini korumak istiyor. Her virüsün zekaya sahip DNA ve RNA'sı var" dedi. 

Değişimin bir önceki senenin virüsünün direnç kazanmasına sebep olduğunu ifade eden Doç. Dr. Özyaral, "Fakat dünyanın yapısal özelliği de sürekli değişiyor. Ortamdaki antibiyotikten ya da diğer kimyasallara karşı reaksiyon görmememiz lazım. Bu durumu ciddi anlamdaki küresel ısınma ile de bağdaştırmamız gerekiyor. Bir sonraki sene yeni bir karakter kazanırken virüsler bir yandan da küresel ısınmaya bağlı olarak hiç tanımadığımız, duymadığımız ve görmediğimiz yeni mikro organizmalar da eriyen buzulların içinden dünyaya yayılmaya başlıyorlar" diye konuştu.  

2000'li yılların başlarından günümüze kadar yeni virüs yapılarının çıkmasıyla birlikte bir kısmı küçük derken artık mega virüslerin de görülmeye başlandığını anlatan Doç. Dr. Özyaral, "Dev virüs dediğimiz zaman mikroskoptan bakıldığında virüs partikülünü görmemiz söz konusu değil. Artık mikroskoptan baktığımız zaman bildiğimiz bakteri büyüklüğünde virüsler var. Bilim adamlarımız bugün şunu söylüyor: 'Dünyada sıkıntı yaratmıyorlar bugün için peki yarın, yarın ne olacağını biliyor muyuz?  Hayır bilmiyoruz.' Çünkü sürekli deterjanları toprağa, sulara karıştırıyoruz, iklim bozuyoruz, iklimsel faktörler değişiyor. Bu dev virüsler eğer direnç kazanırlarsa yani patojenik olup hastalık yapma özelliği kazanırlarsa sıkıntı olabilir. 1970'li yıllarda dünya da hiç sıkıntı yaratmayan bakterilerin 1980'li yıllara doğru bir anda çok ciddi hastalıklar ürettiğini gördük. Sonra öyle bir noktaya gelindi ki onlara karşı antibiyotikler geliştirilmesine rağmen bu antibiyotiklere dirençli, hastane enfeksiyonu yapan inanılmaz mikro organizmalar ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.  

Dev virüslerin bulunmasının çok önemli bir keşif olduğunu söyleyen Doç. Dr. Özyaral, "Bu kadar ciddi bir küresel ısınma, önümüze gelen ilaçları atma, lavabolara dökme, kanalizasyonlara boşaltma, bu kadar tarım ilacı kullanmanın sonucunda, bu dev virüsler yarın kendilerini korumak için harekete geçerlerse ve bunlardan enfeksiyonlar oluşursa ne yapacağız koca bir soru işareti. Bunu bilmiyoruz ama bilmemiz gereken çok önemli bir şey var. Önümüzdeki on yıl içinde artık dünyayı daha fazla koruyan daha hassas, akıllıca hareketler ve ürünler satın almaya devam etmemiz ve hayatımızı gençlerimizin, çocuklarımızın mirasları olacak olan dünyayı onlara daha sağlıklı teslim etmemiz gerekiyor" dedi.

İHA