Esas mağdur meğer oymuş(!): 'Diri diri öldüm, çırılçıplak bırakıldım'

Suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarının odağındaki isimlerden AKP'li Zehra Taşkesenlioğlu, Nagehan Alçı'ya konuştu. "Kendi yağında kavrulan birisiydim. Bankada 2.5 kilo altınım var" ifadelerini kullanan Zehra Taşkesenlioğlu 'Diri diri öldüm, çırılçıplak bırakıldım' dedi. Suçlamalara verdiği cevaplar ve esas mağdurun kendisinin olduğunu ileri sürmesi ise yeni bir tartışma başlattı.
Suç örgütü lideri Sedat Peker'in ifşalarında da adı geçen AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, hakkındaki iddialara ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Taşkesenlioğlu, cezaevindeki eski eşi Ünsal Ban ve ağabeyi eski SPK Başkanı Ali Taşkesenlioğlu ile ilgili suçlamalara yanıt verdi. Ünsal Ban'a verdiği 2.5 milyon dolarlık borç ve Ünsal Ban'ın kendisine aldığı yatla ilgili açıklamalarda da bulunan Zehra Taşkesenlioğlu, elinde bıçakla servis edilen görüntüleri sırasında kullandığı ifadelerde kendi ağabeyini kastetmediğini belirtti. Taşkesenlioğlu, "Ben kadın cinayetinin âlâsını yaşadım" ifadesini kullandı. 

Habertürk'ten Nagehan Alçı'ya konuşan Taşkesenlioğlu, "Tek isteğim boşanmaktı Nagehan Hanım, tek suçum ondan ayrılmak istemekti. Boşanmak istediğim için tüm suçları ortaya çıkacak diye bunlar başıma geldi. Ben kadın cinayetinin âlâsını yaşadım, üçüncü sayfa haberlerine konu oldum ben diri diri öldüm" dedi.'Diri diri öldüm, çırılçıplak bırakıldım'

Alçı'nın köşesinden aktardığı söyleşiden bölümler şöyle: 

"ÇIRILÇIPLAK BIRAKILDIM"
Şöyle diyor Taşkesenlioğlu: Tek isteğim boşanmaktı Nagehan Hanım, tek suçum ondan ayrılmak istemekti. Boşanmak istediğim için tüm suçları ortaya çıkacak diye bunlar başıma geldi. Ben kadın cinayetinin alasını yaşadım, üçüncü sayfa haberlerine konu oldum ben diri diri öldüm! 30 sene önce ölmüş babamla ilgili bile iftiralar attılar, evimde elimde bıçaklı görüntülerim yayınlandı, çırılçıplak bırakıldım. Neden bu acıları ben yaşadım?”

Zehra Taşkesenliığlu’nun elinde bıçakla ve başı açık olarak evinde Ünsal Ban ile konuşmasını Ban internete servis etmişti. Orada “Lanet olsun size de kazandığınız paraya da’” diye bağırıyordu Taşkesenlioğlu. Borsa manipülasyonlarından kazanılan yasadışı paradan bahsediyordu.

‘Siz’den kastının abisi Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve Ünsan Ban olduğu iddia edilmişti. Sordum.

“Orada Ünsal ve onun erkek kardeşine söylüyorum. O ikisi tüm kriminal işleri yaptılar. Kast ettiğim benim abim değildi, çarpıttılar” dedi.

Peki eline bıçak alma raddesine gelmiş bir kadın Sedat Peker’e konu olana kadar neden boşanmaz?

“Bana şantaj yapıyordu, çekindim” diyor.

ERDOĞAN'A ANLATAMAMIŞ
O süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da Emine Erdoğan’a gidip yaşadıklarınızı anlatmayı neden düşünmediniz? diye sordum.

“Şimdiki aklım olsa gider anlatırdım Nagehan Hanım ama evlenirken şahit yapmışım, bunları anlatmak olmaz gibi geldi, gitmedim” yanıtını veriyor.

SPK Başkanlığı yapan abisinin ismi ile Ünsal Ban’ın borsada manipülasyon yaptığı ve Ali Fuat Taşkesenlioğlu ile birlikte “içeriden öğrenenlerin ticareti” yöntemiyle büyük yasadışı paralar kazandığı iddiasını hatırlattım…

“Bakın Nagehan Hanım; abim Nisan 2021’de evimizi bastı, Ünsal’ın adını kullanarak insanlardan para aldığını duymuş. İsmimi masalara meze ediyormuşsun, dedi. Bir daha da konuşmadı Ünsal’la, annemin cenazesinde dahi konuşmadı. Abim ile Ünsal Ban, o kriminal borsa işlerinde ortak değil. İnanın bana”

Zehra Taşkesenlioğlu boşanma sürecinde Ban’a verdiği 2.5 milyon doları talep etti. Bu rakam da çok konuşuldu.

ÜNSAL BAN'A VERDİĞİ 2.5 MİLYON DOLAR
2.5 milyon dolar ciddi bir rakam. Zehra Taşkesenlioğlu bu parayı nasıl ve nereden bulmuştu?

“Nagehan Hanım 2.5 milyon doları Ünsal’a ofis alması için 2019’da verdim. O zaman TL karşılığı bugünkü gibi değildi, 10-11 milyon TL idi. Ben siyasetin yanı sıra bir işkadınıyım. Bu rakamları bir iş insanı verebilir. Bakın evliliğimizde ilk bir sene her şey çok iyiydi, benim ayağım yerden kesilmiş gibiydi. O ruh hali ile bana “Şirketini şoföre devret, zaten milletvekilisin, ilgi üzerinde” deyince bunu sorgulamadım. Ünsal biz evlenirken ‘Benim ABD’de Yağlıdere yöntemi ile götürdüğüm 3.5-4 kg altınım var’ diyordu. (Yağlıdere yöntemi burada bir emanetçiye bırakılıp orada başka bir emanetçinin aldığı arada iki komisyon alınıp verildiği, böylelikle yurt dışına para ve mal çıkarıldığı bir yöntemmiş)

En büyük hatam evlilik içinde aptal olmamdı” diyerek detaylarıyla bana Ban’ın eski eşinin ve çocuklarının üzerine aldığı mal varlıklarından bahsetti.

Türkiye’nin farklı noktalarında evler, arsalar, yurtdışında çeşitli gayrimülkler…

Hatta Zehra Hanım kendisi ile evliliğinin de bir proje, Taşkesenlioğlu’nun nüfuzundan faydalanıp mal ve para transfer etmek için kurduğu bir düzenek olduğunu söyledi. Eski eşi ile Ünsal Ban’ın boşanmasının bile kağıt üzerinde olabileceğini ileri sürdü ve eski eşinin hala Ban soyadını kullandığını vurguladı.

....
Zehra Taşkesenlioğlu üç saate yakın süren konuşmamızdan sonra durup şöyle diyor: “Çoluğum, çocuğum yok, bir annem vardı, onu da kaybettim. Benim öyle fazla bir paraya ihtiyacım yok ki Nagehan Hanım. Kendi yağında kavrulan birisiydim. Bankada 2.5 kilo altınım var, o kadar. İnanın, bu 2.5 kilo altın dışında hiçbir servetim yok Nagehan Hanım. Ama gözüm parada değil. Bana bu kadar ağır iftiraların altında kalmak çok ağır geliyor. Artık kime inanacağımı, ne düşüneceğimi bilemez hale geldim. Karşıma çıkan her kadına ‘Acaba kocaları onlara benim yaşadıklarımı yaşatır mıydı? Bunlar neden benim başıma geldi?’ diye soruyorum.”

28 Aralık 2022 15:22
DİĞER HABERLER