62 yaşındaki siyasetçiye göre, geçen hafta Hatay'da düzenlenen Esed'e destek yürüyüşü de sorunu Türkiye'ye ihraç etme senaryosunun bir parçası. Suriye Milli Konseyi'nin başkanı Abdülbasit Seyda, "Baas rejimi Suriye'de yaşanan sıkıntıları komşu ülkelere, Ürdün'e, Lübnan'a, Türkiye'ye sıçratarak sorunun bölgeselleşmesini istiyor. Böylece bu ülkelerin kendi iç meseleleriyle uğraşırken Suriye'ye yönelik dikkatlerin dağılmasını planlıyor. Türkiye'deki muhalefet Suriye ile ilgili sorunları iç çekişme malzemesi yapmaktan vazgeçmeli. Türkiye'nin milli çıkarlarını göz önüne alarak bu konuyu ele almalı" ifadelerini kullandı. CHP'nin Apaydın Kampı'na girme girişimlerinin hatırlatıldığı Abdülbasit Seyda, anamuhalefet partisinin ismini zikretmeden bu tür tavırları, Suriye meselesini iç siyaset malzemesi haline getirmeye matuf teşebbüsler olarak değerlendirdi. Seyda, "Türkiye'deki muhalefet, Suriye'de halkın her gün katliama maruz kaldığı bir meseleyi AK Parti'nin bir meselesi olarak algılanmasını istiyor. Ancak bu mesele kendi hak ve özgürlüklerini arayan bir halkın davasıdır" dedi. Suriye Milli Konseyi Başkanı, ABD hükümetinin Konsey'i devre dışı bırakmak için kendilerini muhatap almadığına yönelik iddiaları da yalanlayarak Washington yönetimi ile görüşmelere devam ettiklerini söyledi. Seyda, "Bunu bize karşı bir tutum olarak görmüyorum. ABD ile devamlı iletişim halindeyiz" ifadelerini kullandı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ağustos ayında ziyaret ettiği İstanbul'da görüştüğü muhalifler arasında Suriye Milli Konseyi üyelerinin bulunmaması, Amerikan yönetiminin Ankara ile yakın ilişkilere sahip Konsey'in etkinliğini zayıflatma hamlesi olarak yorumlanmıştı. Geçen hafta İstanbul'a gelen CIA Başkanı David Petraeus ile senatörler John McCain ve Joe Lieberman tıpkı dışişleri bakanları gibi Suriye Milli Konseyi'nden kimseyle görüşmemişlerdi. Seyda, Konsey'e sıkça yöneltilen, "Suriye'de savaşan gruplar ile iletişimleri eksik" eleştirilerini de reddetti. Suriye Milli Konseyi Başkanı, Suriye'deki muhalifler ile diyalog kanallarının sürekli açık olduğunu belirterek, "Savaşan muhalifler ile değişik zamanlarda değişik mekânlarda iletişimimizi sürdürüyoruz" dedi. Muhalif gruplara silah desteği sağladıklarını kabul ederek, "Silahların dağıtımını kontrollü olarak yapıyoruz ki devrimden sonra bu silahları rahatlıkla geri toplayabilelim" ifadelerini kullandı. Burhan Galyun'un ardından Konsey başkanlığına seçilen Abdülbasit Seyda'nın Kürt olması Konsey'e dâhil olmamakta ısrar eden Kürt grupların toplandığı Suriye Ulusal Kürt Konseyi ile yakınlaşma çabası olarak görülmüştü. Bu konuya da değinen Seyda, "İki konseyi yakınlaştırma ve bir uzlaşma sağlama konusundaki gayretlerimiz devam ediyor" demekle yetindi.