Eski Batman Valisi Şarman: Aktütün'deki envanter dışı silahlar Kuzey Irak’taki silah pazarlarından getirildi (Özel)

Eski Batman Valisi Şarman: Aktütün'deki envanter dışı silahlar Kuzey Irak’taki silah pazarlarından getirildi (Özel)
Bir dönem, PKK ve Hizbullah'a karşı verdiği mücadele ve yurt dışından getirdiği silahlar nedeniyle yakın tarihin en çok tartışılan isimlerinden biri olan eski Batman Valisi Salih Şarman, Aktütün'de ortaya çıkan envanter dışı silah ve patlayıcıların kaynağını açıkladı. 1990 yılların başında, PKK ile mücadelede bazı komutanların iyi niyetle Kuzey Irak'taki silah pazarlarından silah ve mühimmat aldığını belirten Şarman, ancak bu durumun bazıları tarafından istismar edildiğini söyledi. Şarman, bu durumun önüne geçmek için silahların yasal olarak temin edildiği döneme kadar çok sayıda silah ve patlayıcının kaçak yollarla bölgeye girdiğini kaydetti. Bu silahların faili meçhullerde kullanılmış olabileceğine dikkat çeken Şarman, PKK ve Hizbullah ile derin devlet arasındaki ilişki iddiaları konusunda da "Biz o dönemde PKK ile Hizbullah'a karşı mücadele ederken yel değirmenlerine karşı savaştığımızı sonradan anladım. Bazı şeyleri kabul etmek istemiyorum ama kafam karıştı." dedi. Cihan Haber Ajansı muhabirine konuşan Şarman, Aktütün Jandarma Karargahı'ndaki envanter dışı silahlar ve patlayıcılar, PKK ve Hizbullah ilişkisi ve Ergenekon sanığı Albay Arif Doğan'ın JİTEM ilgili açıklamaları ile ilgili ilginç açıklamalar yaptı. Eski Vali Şarman, Batman'a 1993 yılında vali olduğunda dağlara PKK'nın, merkeze Hizbullah'ın tamamen hakim olduğunu söyledi. Bunun için aldığı talimatla jandarma, polis özel harekat ve koruculardan oluşan Karma Özel Harekat Birliği'ni (KÖHB) kurduğunu anlatan Şarman, "Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş'in de destek verdiği proje kapsamında 800 kişilik bir birlik kuruldu. Batman kırsalında PKK'ya karşı başarılı mücadele veren bu birlikler, şehir merkezini ise Hizbullah'tan temizledi. Batman, 1997 yılında Batman'ın OHAL kapsamından çıkartıldı." dedi. Salih Şarman, Aktütün'de ortaya çıkan ve Genelkurmay Başkanlığı'nın da kabul ettiği envanter dışı silahlar konusunda ilginç iddialarda bulundu. 1990'lı yıların ortalarına kadar Kuzey Irak üzerinden ülkeye illegal yollardan çok sayıda silah girdiğini söyleyen Şarman, "O dönemlerde özellikle PKK'nın silah ve haberleşme imkanları devletin imkanlarından çok daha fazlaydı. Burada görev yapan bazı komutanlar çeşitli yollarla Kuzey Irak'a gidip silah pazarlarından silah aldılar. Aktütün'de bulunan silahlar, bir ölçüde bu şekilde elde edilmiş, ancak daha sonra seri numaraları belli olmadığı için envantere geçirilmemiş silahlardır." ifadesini kullandı. Şarman, bu iş başta iyi niyetlerde yapılırken daha sonra istismar edildiğini söyledi. Kendisinin de bazı istismarlara şahit olduğunu anlatan Şarman, bu silahların faili meçhul cinayetlerde kullanılmış olabileceğini ifade etti. Şarman, "İstismarlarla yaşandı. Bazı gruplar illerin terörle mücadele eden insanlar kendi aralarında organize oldular. Bu silahlan faili meçhullerde kullanılmış mıdır? Hayır, bir teki bile kullanılmadı demek de tamamen bu işte kullanılmıştır demek de insafsızlık olur. 100 bin kişinin görev yaptığı silahlı terör mücadelesine bu tür şeyler ne yazık ki yaşanıyor. Zaten dört dörtlük olması da beklenmez." yorumunu yaptı. PKK, HİZBULLAH-DERİN DEVLET İLİŞKİSİ Eski Batman Valisi Salih Şarman, derin devletin PKK ve Hizbullah ile ilişkisine yönelik iddialara destek verdi. İlk zamanlarda bu iddialara inanmak istemediğini, ancak daha sonra hem yaşadıklarından hem de iddiaların kesin bir dille yalanmamasının bu düşüncesini yıktığını ifade eden Şarman, şöyle konuştu: "Batman'da göreve başladığımda ortaya atılan bu iddiaları devletin terör örgütüne karşı yürütülen mücadeleye taş koymak amacıyla ortaya atılan iddialar olarak görüyorduk. Bunu algıyı silmek için de çok uğraştım. Ama daha sonra mücadele etmek zorunda kaldığımız devlet-Hizbullah, PKK-devlet ilişkisine dair çok ciddi iddialar ortaya atıldı. Özellikle Hizbullah ile ilgili JİTEM üzerinden çeşitli iddialar var. Bu iddialara karşı çıkan ya da yalanlayan kimse de çıkmayınca kafam karıştı. Her iki terör örgütüne karşı verdiğimiz mücadeleden sonra 1993'te çok ağır şartlarda devraldığımız Batman'ı 97'de OHAL kapsamından çıkardık, ama cezalandırıldık. PKK- devlet, devlet-Hizbullah ilişkileriyle ilgili iddiaları bir araya getirdiğimizde kafamda çok ciddi istifhamlar doğdu. Acaba biz yanlış mı yaptık? Orada o gün 'ülkemizi böldürmeyeceğiz, başka bayraklar dalgalandırmayacağız' diyerek, her türlü fedakarlığı ve riski göze alarak verdiğimiz mücadelede acaba yel değirmenleri ile mi savaşmıştık diye düşünmeden kendimi alamıyorum." Şarman, bu yöndeki şüphelerini şöyle sıraladı: "Bu iddialar karşısında tozu dumana katması gereken muhatapların suskunluğunu yan yana getirdiğimde kendimi alamıyorum. Bu durumu kabullenemiyorum. Bunu kabullenmek bütün inançlarımızın yıkılması, yerle bir olması demektir. Bu tablo beni çok ciddi tereddüde sevk etti. 7 -8 ayda rahatlıkla çözülebileceğini ortaya koyan bir insan olarak bu uğurda bizim üzerimize çullanıp hakkımızda yargılamaya muhatap olmamız. Bunları bir şeye bağlamak istemiyorum. Kafamdaki belirsizlikleri kovarak yaşamaya çalışıyorum. 4 buçuk sene mücadele veriyorsunuz. Ya bitecek ya bitecek diyorsunuz, ama bu sistem sizin üzerinize çullanıyor, hayatınız cehenneme çevriliyor. Bu inanılmaz bir şey." ARİF DOĞAN'IN AÇIKLAMASI Şarman, Ergenekon sanığı albay Arif Doğan'ın JİTEM ilgili açıklamalarının eksik olduğunu söyledi. Doğan'ın, JİTEM'de sadece kendisinin asker kökenli olduğunu, geriye kalan 10 bin insanın sivil olduğunu söylediğini hatırlatan Şarman, bu iddiaları gülünç bulduğunu söyledi. Doğan, "Bu açıklamaları çok ciddiye almadım. Kendisinden başka herkes sivil diyor. Buna inanmak mümkün değil. Kurdum idare ettim şu kadar kelle aldım diyor. İstihbarat Grup Komutanlığı jandarma adına istihbarat çalışması yapan bir kurum. Burada önemli olan legal sınırlarda kamalı mı kalmamalı mı buna bakmak lazım. Bu teşkilatı yok saymaya, pisliğe bulaşmayan insanları töhmet altında bırakmaya gerek yok. Onun için ruh haline vermek lazım. Hezeyan içinde. Sağlığı bozuk akli melekeleri ne kadar yerinde? Bu psikoloji içinde olan birçok insan var." şeklinde konuştu. HİZBULLAH TAHLİYELERİ Eski Batman Valisi Salih Şarman, tartışmalı tahliyeler konusunda ise Yargıtay'ı suçladı. Yargıtay'ın istediği gibi içtihatlarda bulunabileceğini ifade eden Şarman, "Türkiye'de benzer bir olayı 2005 tarihine yaşadık. TCK'nın yürürlüğe girmesi ile 10 binlerce insan salınmıştı. O zaman yargı belirli kişiler için hukukun gereğini işletmedi. Bunlardan biri de benim. Yeni TCK'da tam 6 noktada benim aleyhimde düzenleme olmasına rağmen son gününe kadar yattıktan sonra çıkabildim. Yargıtay burada farklı bir içtihat verebilirdi. Hakkında hüküm tesis edilmiş kişiler hakkında buna geçit vermeyebilirdi. Yargıtay beni mağdur etti. İsteseydi Hizbullah hakkında içtihat yapabilirdi. Bunu yapmadı, iş bu hale geldi." sözlerini kaydetti.
20 Ocak 2011 12:24
DİĞER HABERLER