[Esra Büyükcombak ] Grip Mevsimi Neden Bu Sefer Daha Şiddetli?

Samanyoluhaber.com yazarı Akademisyen Esra Büyükcombak bu haftaki yazısında önemli uyarılarda bulundu
ESRA BÜYÜKCOMBAK
Akademisyen (Genetik ve Biyoloji Mühendisliği)

Tam sıcak yatağınıza yatıp derin bir uykuya dalacaksınız derken, ani bir öksürük kriziyle uyanmanın sinir bozucu etkisini çoğunuz yaşamışsınızdır. Gecenin sessizliğinde yankılanan o beklenmedik öksürük sesi, hem sizin hem de uyku düzeninizin altüst olmasına neden olur. Evet, öksürük; genellikle nezle, grip veya alerji gibi bir sorunun tatsız bir sürprizi olarak karşımıza çıkabilir. 

Hemen her mevsimde kendini gösterebilen öksürük ve soğuk algınlığı, yaşam ritmimizi sıklıkla etkileyen misafirlerdir. Soğuk kış günlerinde sokaklarda yürürken, iş yerinde çalışırken veya sadece ev hayatımızda, bu hastalıkların sinsi saldırısına maruz kalabiliriz. İşte tam da bu noktada, vücudumuzun doğal savunma sistemlerinden biri devreye girer: öksürük refleksi. 

Öksürük neden olur?

Ani bir şekilde ortaya çıkan öksürük, vücudumuzun solunum yollarındaki istenmeyen partikülleri veya mikropları temizleme çabasının bir göstergesidir. Öksürmek koruyucu bir reflekstir. Toz gibi solunmuş olabilecek yabancı maddeleri ve solunum yollarında biriken aşırı salgıları temizler. Öksürükler kuru öksürük veya göğüs öksürüğü olabilir. Kuru öksürük herhangi bir şekilde mukus veya balgam üretmez. Göğüs öksürüğü, mukus üreten ve göğüste tıkanıklık hissine neden olabilen öksürüktür. Üç haftadan uzun süren açıklanamayan öksürük, altta yatan bir tıbbi rahatsızlığınızın göstergesi olabilir. Böyle bir durumda mutlaka doktorunuza başvurmalısınız.

Salgınlar ve Öksürük

Salgın hastalıklar öksürük refleksinin sıkça ortaya çıkmasının nedenidir. Burnumuza, boğazımıza veya ciğerlerimize yerleşen soğuk algınlığı virüsleri, vücudumuzun savunma mekanizmasını tetikler ve bu da öksürük gibi belirtileri beraberinde getirir. Gün boyu enerjimizi çalan, burun akıntısı ve hapşırma gibi rahatsız edici semptomları beraberinde taşıyan kış mevsimi salgınları, yaşam kalitemizi geçici süreyle düşürebilen bir rahatsızlıklardır.

Kışın, daha fazla insanın kapalı mekanlarda olması, hava yoluyla bulaşan hastalıkların artmasına neden olur. Bu yüzden grip belirgin bir aktiviteye sahiptir. Grip mevsimi sonbaharda başlar, vakalar genellikle kışın zirveye çıkar ve ilkbaharın başlarında azalır. Çok şiddetli olmayan ve evde tedavi edilebilecek semptomlara neden olan hafif burun ve boğaz enfeksiyonları için 'soğuk algınlığı' terimi kullanılır. Yaygın semptomlar burun akıntısı veya tıkanıklığı, boğaz ağrısı, öksürük, hapşırma ve genel kas ağrılarıdır. Bazen soğuk algınlığına hafif bir ateş de eşlik edebilir. Soğuk algınlığından farklı olarak COVID-19 kışın zirveye ulaşsa da yılın herhangi bir zamanında da görülebilir.

Grip ve RSV’nin "Respiratory Syncytial Virus" (Solunum Sistemi Virüsü) yanı sıra, soğuk algınlığı benzeri semptomlara neden olan iki yüzden fazla virüs vardır.  Ancak pandeminin ilk zamanlarında hepimiz Covid'in bulaşmasını azaltmak için aldığımız önlemlerle diğer virüslerin yayılmasını da yavaşlattık ve maskeleri çıkarınca çeşitli hastalıklara yeniden maruz kaldık. Geçen yıl grip, R.S.V. ve Covid hep birlikte üçlü bir salgın halinde arttı. Ve semptomları benzer olduğu için ayırt edebilmek hiç de kolay değildi. Bu kışın başlarında boğaz ağrısı vakalarıyla ateş ve kusmaya da neden olabilen norovirüs, salgın hastalıklar kervanına katıldı. Tüm bu sebeplere ilave olarak alerji kökenli kronik rahatsızlıklar varsa durum tespiti yapabilmek hiç de kolay değil ve etkileri tahmin edilebileceğinden çok daha fazla olabilir. Oysa sizi hasta eden şeyin ne olduğunu bilmek, iyileşmenize ve hastalığın başkalarına yayılmasını önlemenize yardımcı olabilir.

Öksürüğünüzün gripten mi, soğuk algınlığından mı, alerjiden mi, yoksa covıd-19'dan mı, kaynaklandığını nasıl anlarsınız?

Yılın bu zamanlarında yalnızca semptomlara dayanarak COVID-19'u diğer temel solunum yolu virüslerinden ayırmak çok zordur. COVİD-19'un dünyaya yayılmasının üzerinden üç buçuk yıl geçmesine rağmen, en yaygın semptomlar hâlâ diğer solunum yolu hastalıklarıyla, özellikle de griple büyük oranda örtüşen semptomlardır: diğer belirtilere ilave olarak ateş, boğaz ağrısı, yorgunluk ve öksürük… Yeni varyantlar ortaya çıktıkça, COVID-19'un tat veya koku kaybı gibi özel semptomlarından bazıları daha az yaygın hale geldi; bu yüzden ayırt edici özellikler azaldı ve farklarını anlamak zorlaştı. Uzmanlar, grip benzeri semptomların COVID-19 değil de gerçekten grip olup olmadığından emin olmanın tek gerçek yolunun virüs testi yapmak olduğunu söylüyor. 



Tedavi Yolları

Aslında hepimiz biliyoruz ki soğuk algınlığının tedavisi yoktur. Dinlenme, bol sıvı ile C vitamini alımı ve bazı doğal metotlar soğuk algınlığı semptomlarının azalmasına yardımcı olabilir. Genellikle reçetesiz satılan ilaçlarla bir haftada, doğal metotları kullandığınızda ise yedi günde geçer gibi esprili bir yaklaşım da vardır.

Israrcı öksürük solunum yollarındaki iltihaplanmadan kaynaklanır. Kuru öksürük uzun süre geçmezse boğazda tahrişe ve akciğerlerde ağrıya yol açabilir. Bu yüzden bulunulan ortam sık sık havalandırılmalı, odanın havası nemlendirilmeli, bol su tüketilmeli ve ılık içeceklerle boğaz yumuşatılmalıdır. Öksürüğü tanı konmadan ilaçlarla kesmek başka hastalıklara davetiye çıkarabilir. Özellikle sekiz haftadan uzun süren öksürüğün asla hafife alınmaması gerekir.

[email protected]                            X:@esrabc
10 Ocak 2024 17:01
DİĞER HABERLER