İBB operasyonlarında etkin pişmanlıktan yararlananlara ilişkin 'ifadesi baskıyla alındı' diyenlere soruşturma açılacağı bilgisine ulaşıldı.
19 Mart tarihinde cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu ve İBB'ye yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı traafından başlatılan 'mali yolsuzluk' operasyonlarında İmamoğlu ve CHP'li belediye başkanları dahil yüzlerce isim hakkında gözaltı, sonrasında da tutuklama kararı verildi.
Operasyonlar dalga dalga devam ederken, bazı isimlerin etkin pişmanlık kapsamında ifade vererek tahliye edildikleri görüldü. Etkin pişmanlık kapsamında ifade verenlere ilişkin, 'ifadesi baskı ile alındı' söylemlerinin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeni bir adım daha atıldı.
SORUŞTURMA AÇILACAK
Halktv'de yer alan habere göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 19 Mart tarihinde İBB, Aziz İhsan Aktaş ve Büyükçekmece soruşturmaları kapsamında etkin pişmanlık ifadesi veren kişilerin baskı ile ifade verdiği iddialarının soruşturma sürecine zarar verdiğini belirterek açıklama yapanlara soruşturma başlatılacağını duyurdu.
İMAMOĞLU'NUN AÇIKLAMASINDAN SONRA GELMESİ DİKKAT ÇEKTİ
Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabından dün bir paylaşım yaparak, "Buradan dostlarıma sesleniyorum: Onurunuzu, haysiyetinizi, ailelerinizi ve evlatlarınızı koruyun. Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın" ifadelerini kullanmıştı.
Başsavcılığın son açıklamasının İmamoğlu'nun flaş çıkışından 24 saat bile dolmadan gelmesi dikkat çekti. İmamoğlu söz konusu paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Savcılık makamı eliyle yürütülen bu kirli kumpasta; iş insanları, bürokratlarım, yol arkadaşlarım; baskı, tehdit ve şantajla iftiraya zorlanıyor. Hayatında adliye koridoruna uğramamış tertemiz insanlar, tarihimizin en sistematik ve en utanç verici yargı tacizine maruz bırakılıyor.
Bir avuç yargı mensubunun hırsı, kini ve siyasi çıkarları uğruna tertemiz insanlar zulüm görüyor. Devletin adalet eli bir şantaj aracına dönüştürülüyor: “Seni mahvedeceğiz. Aileni tutuklayacağız. Çoluğundan çocuğundan yıllarca ayrı bırakacağız. Gel, iftira at, kurtul!” Bu cümleler o karanlık odalarda yankılanıyor. SEGBİS kayıtlarında, kamera görüntülerinde, tanıklıklarda duruyor. Bunları kimse bilmiyor, bunlar gizlenecek sanmayın!
Mert değilsiniz! Yol arkadaşlarımı, selam verdiğimiz insanları en değerli kutsalları olan aileleriyle tehdit ediyorsunuz. Mafyanın bile kullanmayacağı yöntemlere başvuruyorsunuz!
Buradan dostlarıma sesleniyorum: Onurunuzu, haysiyetinizi, ailelerinizi ve evlatlarınızı koruyun. Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. Hiçbirinizin çocuğunun geleceği benim özgürlüğümden daha kıymetsiz değil.
Ben o imzaların yükünü tek başıma taşırım.
Biz bu yola milletin kaderini omuzlamak ve taşımak üzere çıktık. Kendi kaderimiz ne ki. Bu omuzlar, bir evladın gözyaşı uğruna susturulan herkesin kaderini taşımaya hazırdır. Hiç üzülmeyin. Ama bu kirli düzene boyun eğmeyeceğimi de kimse unutmasın!
Bu karanlık elbet bitecek. Yeniden aydınlığa ulaşacağız. O gün geldiğinde, sadece adalet değil, onur, şeref ve haysiyet kazanacak."