Eyvah, uzmanlar yeni bir hastalık buldu !

Alışveriş sezonunun devam ettiği Amerika'da her gün milyonlarca insan alışveriş merkezlerine akın ediyor. Bu insanlardan bazılarını, herhangi bir ihtiyacı olmadığı halde kendini alışveriş yapmak zorunda hissedeler oluşturuyor. Uzmanlara göre bu insanlar için alışveriş, ihtiyaçtan öte bir 'hastalık' haline gelmiş durumda. Pek çok uzman, bu insanları; uyuşturucu, alkol ve sigara bağımlıları gibi görüyor. Hatta bazı uzmanlara göre bu hastalığın tedavisi uyuşturucu bağımlılığından daha zor. ABD'de yaklaşık 15 milyon kişinin bu hastalıkla karşı karşıya olduğu ifade ediliyor. Stanford Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre Amerika'da kadınların yüzde 6'sı, erkeklerin ise yüzde 5,5'i alışveriş bağımlısı. Uzmanlar, kendilerinde de bu hastalığın emarelerini görenlere şu tavsiyelerde bulunuyor: Önce durumu kabullenin, sonra bir uzmandan yardım alın. Bir de üzgün, endişeli ve mutsuz hissettiğiniz zamanlarda alışveriş merkezlerinden uzak durun."

Son yıllarda bu hastalığa tutulup psikologların yolunu tutanların sayısı bir hayli arttı. Psikolog April Benson, erkeklerin daha çok elektronik cihazlar, CD, kitap, kamera, fotoğraf makinasına ilgi gösterdiğini, kadınların ise makyaj malzemesi, takı ve ev araç gereçleri satın altığını söylüyor. Bu sorunun sadece Amerika'da değil dünyanın birçok yerinde var olduğunu belirtiyor. Hastalığın sadece zengin insanlarda görülmediğini vurgulayan Benson, "Bu tarz insanlar, kredi kartı borçlarını ya da harcadıkları enerji ve zamanı hiç dikkate almıyor. Onlar için alışveriş o an büyük bir ihtiyaç, sanki bir alkol bağımlısı gibi. Fakat alkol ve uyuşturucu bağımlıları alışverişkoliklere göre daha hızlı tedavi edilebilmektir." diyor.

Alışveriş bağımlılarının alkol ve uyuşturucu bağımlılarına kıyasla kendilerini çok daha fazla gizlediklerinin altını çizen Benson "Günümüzde birçok kişi, alışveriş bağımlısı olanları zayıf ve zavallı olarak gördüğünden, pek çok bağımlı insan kendini deşifre etmemeye çalışır. O yüzden herkesin bu konuda dikkatli olması gerekir." şeklinde uyarıda bulunuyor.

Bir başka psikolog Bonny Forrest, şu ana kadar bu hastalık için herhangi bir ilaç tavsiye edemediklerini ifade ediyor. "Bu rahatsızlığı alkol bağımlılığı ve yemek alışkanlığı gibi düşünebiliriz. Bunu hafife almamak lazım." diyen Forrest, bu bağımlılıkları arabanın frenine benzetiyor ve "Araba freninin hidroliği yoksa fren tutmaz. Alkol ve alışveriş de öyle. İnsan, dürtülerinin önüne geçemiyor ve alışveriş yaparak mutlu olmaya çalışıyor." şeklinde konuşuyor.

"SOSYAL YAŞAMLARINDA CİDDİ SORUN OLUŞTURUYOR"

Terapist ve Yaşam Koçu Dianne Long da alışveriş yapma rahatsızlığının insanların sosyal yaşamında çok ciddi sorunlar oluşturduğuna değiniyor. Bu durumu kronik hastalık olarak niteleyen Long, "Nasıl bazı insanlar yemek yiyerek kendini mutlu hissediyorsa, alışverişkoliklerin durumu da aynı. Ancak alışverişe gidip yeni bir şeyler alırlarsa kendilerini iyi hissediyorlar. Onlar için yeni alınmış materyal çok önemli." tespitini aktarıyor.

Bağımlıların alışveriş yaptıktan sonra kendilerini suçlu, utangaç ve mahçup hissettiklerini kaydeden Long, ancak pek çoğunun bu rahatsızlıklarını ciddi bir problem olarak görmeyip normal karşıladıklarını söylüyor. Fakat bu sorunun eşler arasında arasında boşanmaya varan sıkıntılara yol açtığına dikkat çeken terapist Long, "Harcamalar artınca, çiftler arasında sorun başlıyor. Daha sonra insanlar birbirine yalan söylemek zorunda kalıyor. Çünkü elinde değil, o alışverişi yapmak zorunda. Bunun yanında hasta olduğunu da kabul etmemesi işleri zorlaştırıyor. Hastalar bu durumu çok ciddiye almıyor." uyarısında bulunuyor.

ALIŞVERİŞ BAĞIMLILIĞIN SEBEPLERİ NELER ?

Uzmanlar alışveriş bağımlılığını özellikle, kredi kartları, alışveriş siteleri ve sosyal çevreye bağlıyor. Özellikle kredi kartlarının getirdiği taksit imkanlarına ve şirketlerin başlattığı indirimlere insanların temkinli yaklaşmasını tevsiye ediyorlar. Özellikle çocuklarına zaman ayırmayan ailelerin, bu eksikliği hediyelerle kapatmaya çalışmasının çocuklar üzerinde son derece olumsuz etkiler yaptığına vurgu yapıyorlar. Parasal sorunlarla büyüyen insanların, ellerine iyi imkanlar geçtiğinde çok farklı hareket ettiklerini belirten psikolog April Benson, şu tespiti yapıyor: "Bu tarz insanlar zamanında ekonomik problemler yaşadıkları için, paraları olduğu zaman kendilerini alışveriş yapmak zorunda hissediyorlar. Bu durum da onları son derece olumsuz etkiliyor."

4 AYDA 100 EL ÇANTASI ALDI

Elizabeth Deiter (22), milyonlarca alışveriş bağımlısından sadece biri. 4 ayda yaklaşık 100 el çantası aldığını belirten Deiter, düştüğü bu durumdan utandığını söylüyor. Alışveriş konusunda kendisini çok kötü hissettiğini dile getiren Deiter, "Biliyorum bir an önce bu çılgınlığa bir son vermeliyim." diyor. Özellikle morali bozuk olduğu zaman kendini daha fazla alışverişe verdiğini aktaran Deiter, rahatsızlığının evliliğini de tehlikeye attığını belirtiyor: "Çok para harcadığım zaman eşimle tartışıyoruz. Bir gün eşim banka hesaplarını kontrol ederken 400 dolar harcandığını fark etmiş. Bana sorduğunda parayı nereye harcadığımı hatırlamadığımı söyledim. Bu şekilde harcamaya devam edersem evliliğimizin tehlikeye gireceğini söyledi."

BAĞIMLILIĞI ÖNLEMEK İÇİN NELER YAPILABİLİR ?

Terapist ve Yaşam Koçu Dianne Long, bağımlılıktan kurtulmak için öncelikle insanların alışveriş bağımlılığının bir hastalık olduğunu kabul etmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Ardından şu tavsiyelerde bulunuyor:

"İnsanlar bu rahatsızlığı kendilerinde fark ettikleri anda hemen psikoloğa başvurmaları gerekir. Alışveriş merkezlerinden uzak durmak lazım. Doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanılmamalı. Etrafınızdaki insanları dikkate alarak alışveriş çılgınlığına dahil olmamak gerekir. Hayat arkadaşınıza sorunu açık bir şekilde anlatmalısınız. İhtiyaçlarınızın dışında fazladan hiçbir şey almamaya dikkat edin ve insanlardan bağımlılık hastalığı ile ilgili yardım istemeyi ise asla ihmal etmeyin."

Psikolog April Benson da önce asıl ihtiyaçların tespit edilip, harcamalara onlardan başlanmasını öneriyor. İnsanlara, kendilerini üzgün, endişeli ve mutsuz hissettikleri zamanlarda alışveriş merkezlerinden uzak durmalarını salık veriyor ve "Kimse tek başına alışveriş yapmamalı. Kendinizi bir başkası ile kesinlikle kıyaslamayın. Herkes kendi gücüne göre alışveriş yapar." uyarısında bulunuyor.
CİHAN
22 Kasım 2015 10:59
DİĞER HABERLER