Yüzyılın hayalet taarruz uçağı F-35’te Türk mühendislerin de imzası bulunuyor.
Mustafa Güleyüpoğlu, F-35’lerin üretildiği Lockheed Martin’in Texas-Fort Worth’daki tesislerinde uzman mühendis olarak görev yapıyor. 25 yıldır Lockheed Martin’de çalışan Güleyüpoğlu, ABD vatandaşı olması nedeniyle F-35’in tüm gizlilik projelerinde yer alıyor.
TÜRKİYE’nin ilk etapta 180 milyon dolarla dahil olduğu "Müşterek Taarruz Uçağı (Joint Strike Fighter)-JSF" programı kapsamında üretilecek olan ve görünmezliği nedeniyle "Yüzyılın hayalet taarruz uçağı" olarak adlandırılan F-35, dünyada ilk kez Türklere gösterildi. F-35’in üretim sürecine, ABD’nin dünyaca ünlü savunma kuruluşu Lockheed Martin’in Texas-Fort Worth’da bulunan devasa tesislerinde geçilmiş durumda. Ana gövdesi ve teknik donanımı büyük ölçüde tamamlanmış ilk F-35’in büyük gizlilikle korunduğu hangar, Türkiye’den bir grup gazeteciye açıldı.
UZMAN MÜHENDİS: F-35 programında çalışan uzman mühendislerden birisi de Mustafa Güleyüpoğlu. TAI’da F-16’ların üretilmesinde önemli görevler üstlenen mühendis Güleyüpoğlu, ABD vatandaşı olması nedeniyle F-35’in tüm gizlilik projelerinde yer alıyor. Güleyüpoğlu, 25 yıldan beri Lockheed Martin’in değişik birimlerinde görev yapıyor.
HAVADA-KARADA GÖRÜLMÜYOR: F-35’in en önemli özelliklerinden birisi, havadan havaya ve havadan karaya taarruzlarda, gövde kabuğunun özel bir maddeyle kaplanması nedeniyle düşman radarlarına yakalanmaması. Bundan dolayı F-35 "hayalet taarruz uçağı" olarak adlandırılıyor.
AKARYAKIT SIZMASI YOK: Uçağın bir diğer özelliği de, dünyada ilk kez akaryakıt testlerinde sızıntı göstermemesi. 26 kez yapılan akaryakıt testlerinde hiçbir sızıntı vakası yaşanmadı. Mühimmatsız 14 ton ağırlığı olan uçağın akaryakıt deposu 9 ton yakıt alabiliyor. Bu da, F-16’ların akaryakıt depoları ile sonradan bu uçaklara eklenen üç ayrı akaryakıt deposunun miktarına eşit anlamına geliyor.
HELİKOPTER GİBİ: F-35’in biri konvansiyonel, biri helikopter gibi pistte koşu yapmadan havalanma yeteneğine sahip, birisi de normal kalkış yapan CV, CTOL ve STOVL olarak adlandırılan üç ayrı modeli olacak. Uçağın bir başka önemli özelliği de gövdesinin ortasındaki otomatik top ve biner kiloluk füzeleri ana gövdesinde saklanmış olması. Beşi saklı, diğerleri kanatlarda 11 ayrı silahı olan uçak, sesten 1.6 kat hızlı uçabiliyor. Tamamen dijital donanıma sahip F-35’in kokpiti arkadan öne doğru açılıyor. Hava Kuvvetleri’nden sekiz pilotun, Lockheed Martin’de F-35’leri uçuş simülatörlerinde denediği bildirildi. Türk pilotların test denemesi ağırlıklı olarak taktik ve harekat açısından oldu.
TÜRKİYE’YE RESMİ TEKLİF: Lockheed Martin, ilk etapta yaklaşık 4 bin 500 adet üretilecek uçağın orta gövde üretimi için Türk savunma sanayine yaklaşık 4 milyar dolarlık teklifte bulundu. Bu teklifin kabul edilmesi halinde başta Türk Uzay ve Havacılık Sanayi (TAI) olmak üzere, Aselsan, Havelsan, Aspilsan, Mikes, Koç Sistem, Vestel, Kale Kalıp gibi 24 ayrı Türk savunma firması F-35 projesi için çalışacak. Türkiye’nin ilk etapta 180 milyon dolarla katılımda bulunduğu JSF programında 8 ülke bulunuyor. Türkiye’nin hayalet uçaktan 110 adet alması öngörülüyor.
Tanesi 46 milyon dolar
BİRİM fiyatı şu an için yaklaşık 46 milyon dolar olarak hesaplanmış uçağın, ileride katılımcı ülkelerin daha fazla katkı yapmaları ve başka ülkelere satışının artmasıyla birlikte daha da ucuza mal olması planlanıyor. İmzalanan ortaklık anlaşması gereği programa dokuz ülke dışında bir başka ülkenin katılmasına izin verilmeyecek. JSF programına katılan ülkelerin, F-35 satın alması için bir şart bulunmuyor. Ancak katılımcı ülke uçak almadığı takdirde hiçbir zaman teknoloji transferinden yararlanamayacak. Ayrıca JSF programına katılan ülkelerden bu yıl sonu itibariyle ana üretimi geliştirme projesine nihai imzayı koymaları istenecek.
F-16’lar da modernize ediliyor
TÜRKİYE’nin elindeki F-16’lardan 99’unu Lockheed Martin’in geliştirdiği "Block 50/52" programı çerçevesinde modernize etmeyi düşündüğü öğrenildi. Ayrıca taraflar arasında yapılan görüşmelerde Türkiye’nin "Block 50/52"den yeni 30 adet uçak alma niyetinin de bulunduğu, ancak henüz net bir sonuca varılmadığı bildirildi. "Block 50/52"lerin radar ve kokpit sistemlerinin F-16’lara göre önemli değişiklikler içerdiği belirtildi. Ayrıca Türkiye’nin İran’ın nükleer tehditine karşı satın almak istediği Patriot füzelerinin (PAC 3) Şahap 4’lere karşı etkili olup olamayacağının henüz tam olarak bilinmediği, ancak Ankara’nın Patriot alma niyetinin doğru olduğu ifade edildi.
HÜRRİYET