''Milyonlarca takipçisi olan Fethullah Gülen’in hayatını yazmak kolay bir proje değildi. 2015 yılı Mart ayında Washington’daki bir programa katıldıktan sonra Türkiye’ye dönmeden önce, Pensilvanya’da ziyaret ettiğimde Gülen, 80 yıllık hayatını konu alan bu kitap projesi için ‘Değer mi ki!’ dedi. Bu, onun hayat felsefesiydi.''
Fethullah Gülen (Allah Yolunda Bir Ömür)-1
ABDULLAH AYMAZ
Faruk Mercan Bey, Fethullah Gülen (Allah Yolunda Bir Ömür) Kitabın “Giriş” bölümünde şöyle diyor:
“Çağımızın yaşayan en büyük İslâm âlimlerinden biri olan Fethullah Gülen, hem ülkesi Türkiye’nin tarihinde çok önemli roller oynamış hem de İslâm âleminde ve dünyada büyük etkiler yapmış bir lider…
“Milyonlarca takipçisi olan Fethullah Gülen’in hayatını yazmak kolay bir proje değildi. 2015 yılı Mart ayında Washington’daki bir programa katıldıktan sonra Türkiye’ye dönmeden önce, Pensilvanya’da ziyaret ettiğimde Gülen, 80 yıllık hayatını konu alan bu kitap projesi için ‘Değer mi ki…’ dedi.
“Bu, onun hayat felsefesiydi.
“2015 yılı Nisan ayında Gülen’e uluslararası barış ödülü veren ABD’nin Atlanta şehrindeki Martin Luther King Merkezi'nin Başkanı Prof. Lawrence Carterin, Pensilvanya’da görüştüğü Gülen’e dair izlenimi şöyleydi: ‘Dünyada bu kadar okul açılmış, bir tanesinde ismi yok. Yaşadığı mekânda bir tane resmi yok.’
“Gülen’in şiirlerinden oluşan kitabın ismi KIRIK MIZRAP…
“1979’da yayınlanmaya başlanan ve Gülen’in başyazılarını yazdığı derginin ismi SIZINTI…
“Hayatının ilk yıllarını anlattığı kitabın ismi KÜÇÜK DÜNYAM…
“Hazırladığı bir dua kitabının ismi: KIRIK DİLEKÇE…
“On beş yıldan beri her hafta sohbetlerinin yayınlandığı Web sitesinin adı Herkül, sitede yayınlanan sohbetlerden oluşan 15 kitaplık serinin ismi KIRIK TESTİ…
“Benim ismim KITMİR, imzam HİÇBİR ŞEY diyor. Gülen… Kıtmir, Kur’an-ı Kerim’in Kehf Suresinde serüvenleri anlatılan gençlerin kapısında bekleyen köpek… Kıtmir’in bir diğer anlamı, hurma çekirdeğinin içindeki ince zar…,
“İslâm üzerine araştırma ve kitaplarıyla tanınan Georgetown Üniversitesi öğretim üyesi Prof. John Esposito, 2014 yılının Kasım ayında Pensilvanya’da görüştüğü Gülen’e şu soruyu yöneltti: ‘Size çok ciddi bir saldırı var. Tamamen yok etme üzerine planlar yapılıyor. Nasıl bir kurtuluş bekliyorsunuz?’
“Gülen, Prof. Esposito’ya şu cevabı verdi: ‘Allah’ın bitirmediğini kimse bitiremez.’
“1960’lı yıllardan itibaren İzmir ve İstanbul’da binlerce kitaptan oluşan üç-dört kütüphane kuran Gülen, yıllar sonra, 25 Ağustos 2004 tarihinde Harvard Üniversitesi profesörü Nelson Kiang’a gönderdiği mektupta şöyle diyordu: ‘Her gün üç, dört kitap okuduğunuzu öğrenmem benim için bir sevinç vesilesi oldu. Zira ben de senelerdir arkadaşlarıma aynı şeyi tavsiye ediyorum. Her gün birkaç kitabın sırlarına ortak olduğum gibi, dostlarımı da kitapların sihirli dünyasına taşımaya çalışıyorum.’
“Boston’daki Harvard ve MIT üniversitesinde ders veren Profesör Nelson Kiang, 2005 yılında Gülen’i Pensilvanya’da ziyaret etti, birlikte öğle yemeği yedi.
“Çin asıllı Amerikalı Profesör Kiang, Orta Asya’daki Türk okullarını gezip yerinde gören yabancılardan biriydi ve aynı okulların Çin’de de açılmasını arzuluyordu.
“Bir gün bir arkadaşı Gülen’e, ‘Hocam ne zaman kürsüde vaaz ederken ve minberde hutbe okurken size baksam, sizi alnınızdan bir kurşun yemiş ve kanlar içinde boylu boyuna yatarken görüyorum.’ demişti. Gülen’in bu arkadaşına cevabı şöyleydi: ‘Ben hep o tehlikeyi bilerek ve onu bekleyerek hutbe için minbere çıkıyorum.’ Gülen, bir gün kürsüde vaaz ederken şöyle demişti: ‘Şayet bir gün beni kürsüde öldürürlerse, cesedimi bir kenara atın ve başınız önde asâyişin, emniyetin temsilcileri olarak evlerinizin yolunu tutun. Eğer öyle bir anda kalkıp bana saldıranlara karşılık verirseniz size hakkımı helal etmem. Allah’ın huzurunda iki elim yakanızda sizinle hesaplaşırım.
“Başbakan Ecevit, aynı yılın Şubat ayında Romanya ve Arnavutluk’a gittiğinde, Arnavutluk Cumhurbaşkanı Recep Meydanî’nin 1996'da Hizmet kolejinde fizik öğretmenliği yaptığını öğrendi. Cumhurbaşkanı ve bakanların çocukları bu okullarda okuyordu. Ecevit Romanya’da şöyle diyordu: ‘Bu okulların varlığından kıvanç duyuyorum. Bunu her vesile ile belirtmeyi bir borç biliyorum.’
“Aynı yılın Mart ayında Ecevit Hindistan’a gittiğinde Yeni Delhi Havaalanında burada açılmış okulun Sih, Budist, Hindu ve Müslüman öğrencileri tarafından karşılanan Ecevit, 6 Haziran 2006’da Norveç’in başkenti Oslo’daki Nobel Enstitüsünde ’21. Yüzyılın Eşiğinde Türkiye’ başlıklı konferansında yine Gülen’in takipçilerinin açtıkları okulların bulunduğu ülkeleri sayarak bu okulları övdü.”
510 sayfalık bir kitabın özet tanıtımı elbette bir yazıya sığmıyor. Devam etmemiz gerekiyor…