Fethullah Gülen Hocaefendi’nin Kırık Testi serisinin 16’ncı kitabı olarak hazırlanan "Dert Musikisi" raflarda yerini aldı.
SAMANYOLUHABER - Fethullah Gülen Hocaefendi’nin 2012-2013 yıllarında yaptığı sohbetlerden derlenen ve Süreyya Yayınları tarafından yayımlanan "Dert Musikisi" kitabında genelde tüm insanlığın, özelde de insanlığa hizmete gönül vermişlerin hangi durumlarda nasıl tavır takınacağı anlatılıyor.
Her durumda temel insani değerleri koruma adına takınılması gereken tavırlara işaret ediliyor.
Kitapta Hocaefendi’nin değişen şartlar ve ifritleşen zamanlarda dahi zikzak yaşamadan, birer denge insanı olarak geleceğe yürümelerini salık verip bunu temin adına gerekli esasları nasıl ifade ettiği aktarılıyor.
Bu yönüyle eser, özellikle sisli-puslu şartlarda yolunu kaybetmek istemeyenler için bir rehber, bir yol haritası ve bir el feneri mesabesinde olarak değerlendiriliyor.
Hocaefendi’nin geçmiş yıllarda yaptığı sohbetlerden derlenmesine rağmen kitabın içeriğindeki konuları çok güncel.
Serinin diğer kitaplarına nazaran bu eserde daha fazla ‘Hizmet gönüllüleri’ üzerinde duruluyor ve son dönemde yaşamış oldukları fitneler karşısında nasıl hareket etmeleri gerektiğiyle ilgili önemli hatırlatmalara vurgu yapılıyor.
Hocaefendi doyurucu ve ikna edici üslubuyla huzurdakilere marifet huzmeleri sunar. Kimi zaman Allah’la kurulacak irtibatın Allah'la kurulacak irtibatın ve O'na karşı sergilenmesi gereken kulluğun mahiyeti üzerinde durur ve huzurdakileri derin bir muhasebeye sevk eder.
Kimi zaman Peygamber yolunun yolcularına, Allah yolunda yapılan hizmetlerin ana umdelerini ve temel prensiplerini hatırlatır. Kimi zaman toplum bünyesinde meydana gelen çatlak ve kırıkların tamir ve ıslah yollarını gösterir.
Kimi zaman toplum hayatında meydana gelen amansız ve imansız hadiselerin iman gözlüğüyle nasıl okunacağını ders verir. Maruz kalınan haksızlık ve zulümlerin kader planında neye tekabül ettiğini izah eder.
Kimi zaman da haksız yere türlü türlü eziyetlere maruz kalan, preslenen ve ezilen Hizmet gönüllülerine zor zamanlarda hizmet etmenin adabı erkanını öğretir ve onların ümitlerini kamçılar. Dert Musikisi'nde de bu mevzuların hemen hemen hepsini okumak mümkün.
Eserin farklı yerlerinde, yaşanan bela ve musibetlere nasıl yaklaşılacağı, bunların nasıl okunacağı ve bunlar karşısında nasıl bir tavır alınacağına dair önemli izahlar yapılıyor.
Hocaefendi'nin şu sözleri ise pek çok ayet ve hadisten süzülmüş önemli bir hakikatin ifadesi olarak değerlendiriliyor:
"Toplumda farklı patlamalar olabilir. Bir kısım zalim ve müstebitler, devirmeye güçleri yettiği anda, kendilerine muhalif gördükleri insanların tepesine binerek onları ezip geçebilirler. Bazen de toplumlarını hercü merce sevk edecek daha başka hadiselere sebebiyet verebilirler.
Fakat bütün bunlar karşısında Müslümanlara düşen, falanı filanı ta'n u teşni etmek yerine öncelikle kendileriyle meşgul olmak ve kendilerini düzeltmektir. Onlar başlarındaki zalimlerden şikayet etmek yerine öncelikle, 'Acaba Allah bu zalimleri niye bizim başımıza musallat ediyor?' diye düşünmelidirler. Çünkü onlar dosdoğru olacakları ana kadar, başkalarıyla uğraşmaları faydasızdır." [s.96]
Hocaefendi'nin şu sözleri ise özellikle İslam dünyasında yaşanan kıpırdanış ve çırpınışların niçin semere vermediğini izah eder ve yeniden ayağa kalkmak isteyen Müslümanların önüne çok önemli bir strateji koyar:
''Toplumun ıslahı ve yeniden dirilişi mevzuunda dipten gelmeyen ve dibe bağlı olmayan hiçbir hareket istikbal vaat edici ve kalıcı olamaz. Nice çalımlı şovlarla başlayan hareketler vardır ki üç adım ötede takılıp yollarda kalmış, belleri bükülmüş ve sonra da esefli birer hulya, yıkık birer ruya olarak devrilip gitmişlerdir.
Evet, toplumun ıslahı mevzuunda müsait bir ortamın hazırlanması ve yürünecek yoldaki bir kısım engellerin bertaraf edilmesi adına idareci ve siyasilerin belli ölçüde inisiyatif ve desteği olabilir. Onlar, bu destekleriyle ıslah erlerinin daha hızlı mesafe almalarına vesile olabilirler ve bu yönüyle de takdiri hak ederler.
Fakat tamir adına yapılması gereken asıl iş, meselenin dipten ele alınması ve tabana yayılmasıdır. Bu itibarla "vira bismillah" diyerek işin "elif-ba"sından başlamalı; toplumun ıslahının fertlerin ıslahından geçtigi bilinmelidir. Topluma ait bütün üniteler ıslah edilmedikçe de toplumun ıslahının mümkün olmayacağı asla unutulmamalıdır." [s.32]
"Dert Musikisi" kitabı aşağıdaki mağazalardan satın alınabilir.
Kitabin dijital versiyonu 10 Şubat itibariyle Apple Store ve Google mağazalarında satışa sunuldu.