Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Tahir Elçi'nin öldürülmesi olayının tesadüf olmadığını, cinayetin Türkiye'yi bir iç savaşa sürükleme noktasında kasten ve hedef gösterilerek gerçekleştirildiğini söyledi.

Fevzioğlu, TBB ve Eskişehir Barosu tarafından ortaklaşa düzenlenen 'CMK meslek içi eğitim semineri' öncesinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. TBB Başkanı, "Türkiye'de köprü olmaya çalışan, sözleriyle PKK'nın hiç de hoşuna gitmeyen 'bu hendekler kapatılsın, eğitim hakkı çocuklarımızın engellenmesin, bu yol yol değildir' diyen köprü insan tesadüfen vurulmuş olamaz. Mantık Elçi'nin Türkiye'nin iç savaşa sürüklenmek istenen bir noktada kasten, hedef gözetilerek öldürüldüğünü bize söylüyor. Bir yabancı istihbarat ajanı veya yabancı istihbaratın görevlendirdiği içerideki terör örgütü tarafından mı öldürülmüştür?" dedi.

Türkiye'de toplumsal barışın biran önce sağlanması gerektiğini, devletin 77 milyon ile kucaklaşmak zorunda olduğunu kaydeden Metin Feyzioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devlet yıkılırsa herkes altında kalır. Devletin yıkıldığı yerde gelecek, güvenlik, adalet olmaz. Devleti ayakta tutmak için vazgeçilmez koşul adaletin mülkün temeli olduğu ilkesini hayata geçirmektir. Yani hukuk devleti, demokrasi olabilmektir."

TBB Başkanı, "Devleti yönetenlere de şunu söylüyoruz; 'güvenlik güçlerinin hukuka aykırı her hareketini önleyin. Hukuka aykırı hareketleri mutlaka yaptırıma bağlayın. Aksi taktirde vatandaşları kucaklamak mümkün olmaz. Teröristle, PKK'yı orada istemediğine yürekten inandığım halkı birbirinden ayırmak lazım. Halk, PKK'nın hendeklerinden, barikatlarından evlerini işgal etmesinden, kepenk kapattırmasından fevkalade rahatsız.Devletin de PKK'nın mağdur ettiği vatandaşı sarıp, sarmalama görevi var." diye konuştu.

"ELÇİ TESADÜF ÖLDÜRÜLMEMİŞTİR"

Diyarbakır Barosu eski Başkanı Avukat Tahir Elçi'nin öldürülmesi olayıyla ilgili Metin Feyzioğlu, bu konun hala gizemini koruduğunu dile getirdi. Feyzioğlu, Tahir Elçi cinayeti konusunda şunları dile getirdi: "Bir yabancı istihbarat ajanı veya yabancı istihbaratın görevlendirdiği içerideki terör örgütü tarafından mı öldürülmüştür? Çatışmada arada kalıp polisin veya PKK'lı teröristlerin silahından çıkan bir kurşun mu tesadüf etmiştir, bu ortadadır?"

Elçi'nin tesadüfen vurulmuş olamayacağını savunaman TBB Başkanı, "Türkiye'de köprü olmaya çalışan ve sözleriyle PKK'nın hiç de hoşuna gitmeyen 'bu hendekler kapatılsın, eğitim hakkı çocuklarımızın engellenmesin, bu yol yol değildir. Böyle bir kişinin tesadüfen vurulmuş olamaz." diye konuştu.

Metin Feyzioğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Dolayısıyla mantık Tahir Elçi'nin Türkiye'nin iç savaşa sürüklenmek istenen bir noktada kasten, hedef gözetilerek öldürüldüğünü bize söylüyor. Dolayısıyla kurşunun tesadüfen isabet ettiğini kim iddia ediyorsa bize çok çok sağlam delil göstermek zorundadır. Tahir Elçi bir cümlesi sebebiyle, düşüncesizce linç edilmiştir. Tahir Elçi'nin PKK terör örgütü değildir demesi ayrıdır, Tahir Elçi'nin PKK'nın insafına terk edilmiş bir bölgede yaşamaya mecbur edilmesi bu devleti yönetenlerin sorumluluğudur. Ve kaldı ki Tahir Elçi, şiddete ve silaha sonuna kadar karşıdır."

Elçi cinayetiyle ilgili yazılan yazıları ve gazetecileri de seslenen Feyzioğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Klavye kahramanlığı yapıp, Ankara'da, İstanbul'da, Yozgat'ta sıcak bilgisayarlarının karşısında oturup atıp, tutanlara sözüm şudur. 'Gidin hendeğin önünde keleşin, kanasın önünde burada silah istemiyoruz' deyin. Bunu diyemediğiniz sürece Tahir Elçi'ye söylediğiniz her söz iki yüzlülüktür." CİHAN