Ege Üniversitesi (EÜ) Kampüsü'nde, 20 Şubat 2015'te çıkan olaylarda bıçaklanarak öldürülen, Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4. sınıf öğrencisi ve Ülkü Ocakları üniversite sorumlusu Fırat Yılmaz Çakıroğlu için arkadaşları rektörlük önünde biraraya geldi. Burada konuşan Ülkü Ocakları üniversite sorumlusu Seçkin Alemdar, "Bilinmelidir ki Ege Üniversitesi'nin milli ve manevi hassasiyete sahip vatansever öğrencileri, bir daha asla Fırat Çakıroğlu'nun şehit edildiği yerleşkede halay çekilmesine, terör propagandası yapılmasına izin vermeyecektir." dedi. Ülkü Ocakları İzmir İl Başkanı Bilgehan Ağbaba ise, "Üç kişi biraraya gelip bir pankartın altında toplanmaya çalışırlarsa da okul yönetimi buna izin verirse siz de şahit olun, o okulu biz başlarına yıkarız. Herkese eşit davranılsın." şeklinde konuştu.

Söz konusu vakada, EÜ Edebiyat Fakültesi'nde formasyon dersleri alan ülkücü grupla karşıt görüşlü öğrenciler arasında uzun süredir devam eden gerginlik, kampüs alanında bıçaklı sopalı kavgaya dönüşmüştü. Çakıroğlu ve karşı gruptan Nurullah Semo'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi yaralanmıştı. Bacağından aldığı bıçak yarasıyla atardamarı kesilen Çakıroğlu, cankurtaranla EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılırken yolda hayatını kaybetmişti. Davanın üçüncü duruşması kapalı olarak devam ederken Çakıroğlu için ellerinde Türk bayraklarıyla biraraya gelen grup, EÜ Rektörlüğü önünde toplandı. Burada slogan atan grup adına basın açıklaması okuyan Alemdar, "Bilindiği üzere 20 Şubat 2015 Cuma günü EÜ Tarih bölümü 4. sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu kardeşimiz, vatan millet düşmanı bölücü terör örgütünün üniversitemiz içerisindeki uzantıları tarafından haince ve kahpece şehit edilmiştir. Üzerinden tam bir yıl geçmesine rağmen acımız ilk günkü gibi tazedir. Özlem ve hasretimizse her geçen gün artmaktadır." dedi. Üniversite içerisinde bölücü terör örgütü mensuplarının hala kol gezdiğini söyleyen Alemdar, "24 yaşında bir Türk gencinin, Atatürk'ün yüksek değer üzerine kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin önemli üniversitelerinden biri olan Ege Üniversitesi'nde, sadece vatanperver ve milletine bağlı olması sebebiyle yaşam hakkının elinden alınması bize göstermiştir ki memleketimiz, son derece vahim bir durumdadır. Bu ahval, biz ülkesine düşkün ve milletine bağlı üniversite öğrencilerini düşündürmekte ve sabrımızı zorlamaktadır, çünkü bizler, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Bu memleket tarihte Türktü, bugün de Türktür ve ebediyen Türk olarak kalacaktır.' sözünün takipçileriyiz." dedi.

Seçkin Alemdar, sözlerine şöyle devam etti: "Ayrıca üniversite yönetimi, arkadaşımız Fırat Çakıroğlu'nu anmak için meşru girişimlerimizi sonuçsuz bırakmış, bununla da yetinmeyip böyle bir anma etkinliği düzenlememiz halinde bize cezalar yağdırmakla bizleri tehdit etmiştir. Üniversite yönetimine tavsiyemiz, bizim gibi vatansever, eğitimini aldığı okul binalarına asla zarar vermeyecek, üniversite içerisindeki huzuru kaçırmayacak öğrencilerle değil, terör kamplarında eğitim alarak üniversiteye şaibeli yollarla gelen, üniversitede terör propagandası yapan, geçmişte Edebiyat Fakültesi'nin önünü küçük Kandil'e çeviren, öğrenci kılıklı teröristlerle mücadele etmesidir. Eğer üniversite yönetimi samimiyse bu sözde öğrencilere destek çıkan, onları kollayan ve propagandalarına katkıda bulunan akademisyen bozuntularına da dersini vermelidir."

Rektörlüğe uyarıda de bulunan Alemdar, "Şehidimiz Fırat Çakıroğlu'nun söylediği gibi asli görevi bu teröristlerle mücadele etmek olan kolluk kuvvetleri ve üniversite yönetimi bu görevini yerine getirmedikçe biz bu görevi kendimize şart koşmuş durumdayız. Bize bu vazifeyi Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Gençliğe Hitabe'de vermiştir. Bilinmelidir ki Ege Üniversitesi'nin milli ve manevi hassasiyete sahip vatansever öğrencileri, bir daha asla Fırat Çakıroğlu'nun şehit edildiği yerleşkede halay çekilmesine, terör propagandası yapılmasına izin vermeyecektir." şeklinde konuştu.

'O OKULU BAŞLARINA YIKARIZ'

Ülkü Ocakları İl Başkanı Ağbaba da, "Elbetteki katil, eli kanlı canilerdir lâkin katillere çanak tutanlar da bir o kadar suçludurlar. Bütün dekanlar, rektörler ve yöneticiler, kendilerine çekidüzen verir. Bizler okul yönetiminden bir izin istedik, kardeşimizin şehit düştüğü Edebiyat Fakültesi önünde bir Fatiha okumamıza izin vermediler. İzin vermeyebilirler, gayet de normal lâkin buradan son bir uyarı yapmak istiyoruz. Madem bize izin vermiyorlar, orada üç kişi biraraya gelip bir pankartın altında toplanmaya çalışırlarsa da okul yönetimi buna izin verirse siz de şahit olun, o okulu biz başlarına yıkarız. Herkese eşit davranılsın." dedi. CİHAN