Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, yayımladığı raporda Tayyip Erdoğan'ın yaptığı açıklamaların 24 Haziran seçimleri sonrasında keyfi politika yapımı ve politika öngörülebilirliğinin baskı altına girmesi olasılığını gündeme getirdiği değerlendirmesinde bulundu.

Raporda, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleri, haziran seçimlerinden sonra keyfi politika yapımı ve politika öngörülebilirliğinin baskı altına girmesi olasılığını gündeme getiriyor. Bu durumun, sıkı global finansal şartlarını Türkiye'nin büyük dış finansman ihtiyacının yarattığı kırılganlığı test ettiği bir zamanda meydana gelmesi muhtemel" açıklamaları yer aldı. 

Raporda ayrıca açıklamaların sadece para politikası için değil tüm ekonomi politikası için seçimlerden sonra daha az öngörülebilir olma olasılığını artırdığı vurgulandı. 

"Türkiye'nin para politikası bağımsızlığında daha büyük aşınma, Türkiye'nin ülke kredi profili üzerinde daha da baskı yaratır" denilen raporda şu değerlendirme yapıldı: "Yaşanan son gelişmeler bizim TCMB'nin kurdaki zayıflığa yanıt vermeye istekli olduğu görüşümüzü değiştirmedi."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İngiltere ziyareti sırasında Bloomberg'e konuşurken TCMB hakkında şunları söylemişti:

"Faiz ne kadar düşük olursa enflasyon da o kadar düşük olur. Sebep netice ilişkisine baktığımız zaman faiz sebep enflasyon neticedir. Faizi aşağı çektiğimiz anda bütün maliyet girdileri aşağı inecektir. Tabii ki Merkez Bankası'nın bağımsızlığı söz konusu.TCMB bağımsız diye yürütmenin başının sinyallerini bir kenara koymaz. Şu anda Merkez Bankası ile bir ilişkimiz var, bundan sonra da aynı istikamette devam edecek. Ülke yönetiminde yeni değiliz, görevi yeni devralmıyoruz ki; 16 yıldır ülkeyi aralıksız yönetiyoruz."