Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu akşam Putin ile telefon görüşmesi yapacağını söyleyerek, "Bu akşamki görüşmenin neticesi bizim oradaki tavrımızı belirleyecektir" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da Hz. Ali Camisi'nde kıldığı cuma namazının ardından, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan İdlib'deki gelişmelerle ilgili bir soru üzerine, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la telefon görüşmesi yaptığını hatırlattı.
Erdoğan, Merkel ve Macron'un Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le telefonda yaptığı görüşmede İdlib'de çok kararlı bir ateşkes için bir davet teklifinde bulunduğunu kaydederek, "Tabii bu davet karşısında henüz beklenen bir yaklaşım, cevap vardır diyemem. Bir de Dörtlü Zirve için 5 Mart'ta İstanbul'u teklif ettiler. İstanbul'daki teklifle ilgili de henüz Putin, onlara arzu edilen cevabı vermedi. 'Biz Erdoğan ile bunu görüşürüz' dediler" diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le bu akşam bir telefon görüşmesi gerçekleştireceğini söyleyen Erdoğan, "Bu telefon görüşmesinde de biz şu an itibarıyla İdlib'deki tüm gelişmeleri tepeden tırnağa ele alacağız. Biliyorsunuz yoğun bir, şu anda ben buna savaş diyebilirim, orada devam ediyor. Oradaki muhaliflerle rejim güçleri arasında bu yoğun devam eden çatışmalar neticesinde bizim malum orada iki şehidimiz, bazı araç gereçlerin imhası söz konusuydu. Ama bunun çok çok fazlasıyla ki son rakamlar, 150 civarında rejim mensubu etkisiz hale getirildi. Bunun yanında çok sayıda yine araç gereç, bunlar burada imha edildi. Bu konuda da son rakamları verebilirim, 12 tank, 3 zırhlı araç, 14 top obüsü ve 2 doçkalı pikap imha edildi" dedi.
"İdlib'den çekilmeyeceğiz"
"Rejim İdlib halkına zulmü durdurmadığı sürece, oradan çekilmek söz konusu değil. Ateşkesi ancak bu şekilde yapabiliriz" diye konuşan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İdlib'den bir milyona yakın insan Türkiye sınırlarına doğru göç etti. Biz bunlara nerelerde iskan imkanı sağlayacağız? Ancak aldığımız tedbirler sınırımızdan Suriye'nin içine doğru 30-35 kilometre gibi bir koridoru güvenli bölge ilan edelim, bu güvenli bölgede de biz yeni bir adım attık. O da 'Briket barakalar yapalım, 25-30 metrekare' dedik. Briket barakalarla ilgili çalışmalarımız orada devam ediyor. Kış mevsimi içerisinde, oradaki kardeşlerimizin kışın bu sert iklimine hiç olmazsa dayanma gücü biraz daha artmış olur. Bunun yanında gıdaydı, yiyecekti, sağlık imkanlarıydı bütün bunlara yönelik de Kızılayımızın, AFAD'ımızın yoğun çalışmaları var. Şansölye Merkel, 25 milyon avro bana söz vermişti, 'Kızılhaç vasıtasıyla bunu size ulaştıralım' diye. Fakat o da Mülteciler Komisyonu vasıtasıyla geldiği için biraz formaliteler uzuyor. Henüz Kızılayımıza gelmedi. Bugün Macron'a da aynı teklifi yaptım."
Patriot sorusu
Erdoğan bir gazetecinin Türkiye'nin ABD'den Patriot füze savunma sistemi talep ettiğine yönelik iddialarla ilgili sorusu üzerine "Biliyorsunuz biz Sayın Trump'tan bize Patriot vermelerini istedik. 'Nasıl ki biz Rusya'dan S-400 alıyorsak sizden de Patriot alalım‘ dedik. Tek düze çalışmak istemiyoruz. S-400 de Patriot da kullanabiliriz. Ama ona olumlu cevap vermediler, veremediler" diye konuştu.
Savunma Bakanı Hulusi Akar dün ABD'nin Türkiye'ye Patriot füzesi konuşlandırabileceğini söylemişti. Akar, "Çünkü bizim ülkemize karşı hem füze tehdidi var, hem de bu konuda daha önce yaşanmış bazı olaylar var. ABD'nin Türkiye'ye Patriot batarya desteği olabilir" demişti. Akar, Rusya'dan satın alınan S-400'lerin faaliyete geçeceğinden de "kimsenin şüphesi olmaması" gerektiğini kaydetmişti.