Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 6-8 Ekim 2014'teki Kobani (Ayn el-Arap) bahanesiyle düzenlenen izinsiz gösterilere ilişkin soruşturması kapsamında tutuklamaları talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
Demirtaş ve Yüksekdağ, soruşturma çerçevesinde bulundukları cezaevinden videokonferans sistemiyle cumhuriyet savcısına ayrı ayrı ifade verdi. Edinilen bilgiye göre, Demirtaş ifadesinde detaylı ifade vermek için süre talebinde bulundu. Demirtaş ayrıca Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) marifetiyle değil, avukatlarıyla birlikte bizzat huzurda ifade vermek istediğini dile getirdi.
NÖBETÇİ SULH CEZA HAKİMLİĞİNE SEVK EDİLDİ
Savcı, ifade işlemi sonrasında Demirtaş ve Yüksekdağ’ı tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk etti. Demirtaş’ın avukatları, şüphelilerin Türk Ceza Kanunu’nun 302. maddesinde düzenlenen “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçundan tutuklamaya sevk edildiğini kaydetti.
DEMİRTAŞ SOSYAL MEDYADAN AÇIKLAMA YAPTI
Yaşanan bu yeni gelişmeyle ilgili Demirtaş, sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu. Dört madde halinde yapılan açıklamada, “Yargıda adalet ve reform mu? Alın size reform: 6-8 Ekim'den dolayı ben ve Figen Hn zaten 3 yıldır tutuklu yargılanıyorduk. Bu sabah Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı suçlamaya dair, yasaya aykırı olarak ben ve Figen Hn hakkında ayrı bir soruşturma üzerinden tutuklamaya sevk kararı çıkardı. Yani yargı yok, adalet yok, kanun yok, hakim yok. Sadece bize değil, hiçbirinize yok. Biz iyiyiz, moralliyiz, haklıyız, suçsuzuz ve güçlüyüz. Herkese selamlarımızı, sevgilerimizi gönderiyoruz” ifadeleri kullanıldı.