Burak Yılmaz, Galatasaray Dergisi'nin ekim ayı sayısında yer alan röportajında, sarı-kırmızılı ekip tarafından 20-21 yaşlarında da istendiğini aktarırken, ''Ama birçok şey yaşadıktan sonra geldim. Doğru zaman ve doğru yer mi? Bunu yaşamadan bilemeyiz fakat şunu söyleyebilirim, en iyi zamanımda, en iyi yerdeyim. Şu an Galatasaray'dayım ve bunun tadını çıkarmaya çalışıyorum'' dedi. Sarı-kırmızılı takımdaki hava hakkında övgü dolu cümleler kuran Burak, ''Burada o kadar güzel bir ortam var ki, Galatasaray'ı, takımını, formanı sahiplenmemek elde değil'' ifadelerini kullanırken, ''Ben taraftarlarımıza, takım arkadaşlarıma, teknik ekibe, herkese çok teşekkür ediyorum. Beni bir anda aralarına aldılar, sanki uzun süredir buradaymışım gibi. Evet, milli takımdan da arkadaşlarım vardı ama ben her maça ayrı bir heves, ayrı bir istekle çıkıyorum. Şu an yüzde 100 motiveyim'' diye konuştu. ''Fatih Terim'le çalışmak farklı bir duygu'' Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim'in kendisini ikinci ligde oynarken milli takıma çağırdığını aktaran Burak, kendisinden bugüne kadar öğrendiği ve ileride öğreneceği çok şey olduğunu söyledi. Terim'le artık aynı kulüpte çalışma imkanı yakaladığını dile getiren Burak Yılmaz, ''Daha fazla tanımaya başladım onu. Ne demek istediğini, bizden ne almak istediğini yavaş yavaş anlıyorum. Bazen kızarak, bazen şakayla karışık söylüyor. Onunla çalışmak farklı bir duygu. Bundan gurur duyuyorum. Özellikle maç konuşması beni çok etkiliyor. Oyuna motive ediyor. Üç günde bir sahaya çıkıyoruz, tabii ki yorulduğumuz zamanlar da oluyor ama onun maç konuşmalarında takıma verdiği enerjiyle birlikte tüm yorgunluğumuz sona eriyor. Fatih Terim ile birlikte çok daha iyi yerlere gelebileceğimi düşünüyorum.'' şeklinde konuştu. ''Sercan'ın gol atmasını çok istiyordum'' Ligdeki Akhisar Belediyespor maçında, takım arkadaşı Sercan Yıldırım'a boş kaleye atması için verdiği gol pasına değinen başarılı oyuncu, şunları söyledi: ''Ben Sercan'ın maçtan önce neler hissettiğini ve ne duygularla sahaya çıktığını tahmin edebiliyordum. Allah kalbimi biliyor, ben onun gol atmasını çok istiyordum. Golü attığında gerçekten kendim atmış gibi sevindim. İhtiyacı vardı. Kendisine güveni geldi. O da artık işin daha fazla içinde. Ama benzer pozisyonda Sercan da benim için aynısını yapabilirdi. Umut da veya Elmander de aynı şekilde. İkinci yarıda da Hamit ağabey uygun durumdayken topu bana verdi. Bunlar bizim takımımızın başarısını ne kadar istediğimizi, arkadaşlığımızın ve birbirimize duyduğumuz güvenin ne boyutlarda olduğunu gösterme açısından çok önemli. Forvetteki arkadaşlarım Elmander, Sercan ve Umut ile aynı takımın başarısı için mücadele etmekten gurur duyuyorum. Onlardan her gün yeni bir şeyler öğreniyorum.'' ''Selçuk, Türkiye'nin en iyi orta saha oyuncusu'' Daha önce Manisaspor ve Trabzonspor'da da birlikte forma giydiği Selçuk İnan'la aralarındaki dostluğun çok üst düzeyde olduğunu anlatan Burak, hala aynı evi paylaştıklarını vurgularken, ''Çok farklı, çok sevdiğim bir insan. Türkiye'nin en iyi orta saha oyuncusu. Bunu her şekilde ispat ediyor. Daha iyi yerlerde, Avrupa'nın en üst seviye takımlarında rahatlıkla oynayabilecek potansiyeli var. Ama çok mutluyum ki, şu an bizimle birlikte. O, Türkiye'nin en iyi orta saha oyuncusu ve bence çok iyi bir insan'' ifadelerini kullandı. Galatasaray'ın alt yapısından yetişen genç oyuncular Semih Kaya ve Emre Çolak'la ilgili görüşlerini de aktaran Burak, ''İkisi de pırlanta gibi. Çok karakterli, çok iyi oyuncular ve çok iyi insanlar. Ben Galatasaray camiasına ikisini çok yakıştırıyorum. Asla şımaracak çocuklar değiller. Umarım uzun yıllar Galatasaray'a hizmet ederler. Bu formayı aslanlar gibi taşıyacaklarına inanıyorum. Allah onlara kaza bela vermesin. İki kardeşimi de çok seviyorum. Ben abileri olarak onların her zaman yanında olmaya çalışacağım. Onlar bizim kardeşimiz bizim. Hocamızın göz bebekleri. Ayrıca kaleci Eray İşcan da öyle, çok düzgün bir çocuk'' şeklinde görüş belirtti. ''Şenol Güneş, elini öpebileceğim biri'' Burak Yılmaz, röportajında Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş'e de ayrı bir yer ayırarak, şu ifadeleri kullandı: ''Şenol Güneş, çok kaliteli bir insan. Ben kendisine büyük saygı duyuyorum. Her zaman ne derse yapabileceğim, elini öpebileceğim biri. Trabzonspor'a gittikten sonra bana hayatımı geri verdi. Orada da kötü oynadığım çok maç oldu ama Şenol hoca bana hep güvendi. Hiçbir zaman inancını yitirmedi. Bana her defasında biraz daha güvendi ve sonucunda orada başarılı sezonlar yaşadık. Trabzonspor'daki kariyerim boyunca onun güvenini boşa çıkarmadığım, onu mahcup etmediğim için mutluyum. Hocam, hala beni izliyor, farklı takımlarda olsak dahi, benim üzerimdeki etkisini bildiğinden benimle gurur duyuyordur. Benim gönlüm her zaman onunla birlikte, onun da gönlünün benimle olduğunu biliyorum.'' AA