Gençlik ruhu hapsedilemez

Samanyoluhaber.com yazarlarından Ertuğrul İncekul, Gaziantep merkezli 47 ilde düzenlenen ve gençlerin hedef alındığı nefret operasyonu üzerine "Gençlik ruhu hapsedilemez" başlıklı bir köşe yazısı kaleme aldı.
Erich Fromm’un şu sözü günümüzde yaşananları tercüme ediyor : “İnsanlığın başındaki en büyük tehlike, suçlular ya da sadistler değil, elinde olağanüstü güçler bulunan sıradan insanlardır.”

 
Gençlik kordur, ateştir, düştüğü yeri bazen yakar bazen de çelik gibi surlar oluşturur. Parametrelerle ölçülemez, nerede duracağı kestirilemez. İstikametini bulduğunda ise bendini aşan seller gibi engel tanımaz, okyanuslara doğru akar.


Gaziantep merkezli ve 47 ilde gerçekleştirilen son operasyonlarda, büyük bölümü üniversite öğrencisi ve aralarında çok sayıda genç kızın da bulunduğu 300’ü aşkın kişi gözaltına alındı. Yaş ortalamaları 18-25 yaş.  Bu kapsamda, “kız çocukları davası” olarak kamuoyuna yansıyan dosyada da benzer hukuksuzlukların yaşandığı biliniyordu. Gözaltına alınanlara ilk 24 saat boyunca avukatla görüşme yasağı getirildi ve bu uygulama, son dönemdeki operasyonlarda rutin hale geldi. İddialara göre, gözaltındaki genç kızlara tanıdıkları ya da aileleri hakkında yalan ifade vermeleri yönünde baskı uygulanıyor; verdikleri ifadeler ise çarpıtılarak kayda geçiriliyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarına göre bu durum, işkence ve kötü muamele kapsamında değerlendirilmekte ve açık bir şekilde savunma hakkının ihlali anlamına gelmektedir.

 
Bu kabul edilemez insan hakları ihlalleri ve anne babalarını daha suçları ispatlanmadan bir de çocuklarını cezalandırmak ve aynı cezaevine koymak tam bir akıl tutulması. Bu gençler ömür boyu kendilerine yaşatılan bu haksızlıkları unutmayacaklardır. Yarın kendileri belli makamlara geldiklerinde bu yaşadıkları acı tecrübe ile bu tür haksızlıklar ve hukuksuzluklar karşısında çok daha duyarlı ve titiz davranacaklardır.


Dünyada da gençler aleyhine yapılan baskı ve sindirme, despotluk örnekleri hep tersine sonuç vermiştir. 2022’de Mahsa Amini’nin ölümü sonrasında gençler öncülüğünde başlayan protestolarda İran rejimi çok sert karşılık verdi; birçok genç öldürüldü ya da tutuklandı.Ama sonuç rejimin aleyhine oldu. Rejim yüzlerce kişiyi öldürmesine rağmen protestolar aylarca sürdü. Kadınlar hâlâ başörtüsü kurallarına meydan okumaya devam ediyor.
 

Gençler bir ülkenin geleceğidir. Onların ümitlerini yıkmak, işsiz bırakmak, devlete olan güvenlerini sarsmak, nefret ve öfkeyle gençlere davranmak, yarınlar adına tamiri mümkün olmayan çok büyük yaralar açar. Geleceğin dünyasına tarifi imkansız hesaplaşmalar yükler. Bir an önce dönülmesi gereken büyük bir yanlış ve rotasızlıktır.


Hizmet Hareketi'nin geleceği, bu çileler, yaşananlar ve vizyonla yetişen gençlerin ellerinde şekillenecektir. Bu gençler, insan haklarına karşı alabildiğine hassas, küresel sorunlara duyarlı, teknolojiye hakim, kültürel değerlerine bağlı ve aynı zamanda evrensel değerleri benimsemiş bireyler olarak, hareketin misyonunu ileriye taşıyacaklardır.
13 Mayıs 2025 11:50
DİĞER HABERLER