Gensoru teklifine ret

Gensoru teklifine ret
TBMM Genel Kurulunda, İçişleri Bakanı Şahin hakkında BDP milletvekillerinin verdiği gensoru önergesinin gündeme alınması reddedildi.
Kaplan, TBMM Genel Kurulunda, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin hakkında verdikleri gensoru önergesi üzerinde yaptığı konuşmada, ''Bakan'ın yaptığı gafları değil, vahim olan icraatı üzerinde duracağını'' belirtti. BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in kendisini yargının yerine koyduğunu söyledi. Şahin'in KCK tutuklamaları ile ilgili sayıyı bilmediğini ifade ettiğini hatırlatan Kaplan, elinde getirdiği bir listenin sayfalarını kürsüden atarak, ''İşte bu tutuklu kadın listesi.. Türkiyede siyasetin ne kadar zor olduğunu görüyorsunuz. Her sayfada 50 isim var, Tam 350 kişi. Sayın Bakan sizin rakamınızı tutuyor mu? Sizin bilmediğiniz istatistikler bizde belgeli. Sadece Şırnak'ta 500 tutuklu var. Üstelik tutukladığınızı ilk gün görevden alıyorsunuz. Bu ne adalet?'' dedi. Şahin'in kendini yargının yerine koyduğunu ve ''gerekirse 8 bin kişiyi daha tutuklarım'' dediğini ileri süren Kaplan, ''Sen nesin kardeşim? Savcı mısın, hakim misin, mahkeme misin, kelepçeli misin, cellat mısın? Yerinizi bileceksiniz. Herkes haddini bilecek' diye konuştu. ''Kürt sorununu arayıp da bulamamış bir bakan hakkında gensoru verdiklerini'' ifade eden Kaplan, ''Arayan mevlasını da başka şeyleri de bulur. Bakan'ın marifetleri o kadar çok ki hangisine değineceğim? El Beşir ile en fazla görüşen Sayın Bakan. Kendisinin Meclisteki odasında yaptığı görüşme kayda takılmış, oradan yönlendiriyor adaleti. Şahin'in adı fezlekelerde geçiyor; ihaleye fesat karıştırma, zimmet, kalpazanlık...Başka ne kaldı arkadaşlar?'' dedi. Şahin'in, Prof.Dr. Büşra Ersanlı'nın tutuklanmasıyla ilgili sözlerini eleştiren Kaplan, ''Söylediğinizi çıkın belgelerle koyun, ben istifa edeyim. Koymuyorsanız siz istifa edin. Yoksa tarihe müfteri olarak geçersiniz'' görüşünü savundu. Kaplan, ''Bakan, KCK paralel devlet örgütlemesi kurduğunu söylüyor. Paralel devlet örgütünü Erdoğan- cemaat ikilisi kurdu. Bir tek ordu kaldı, şimdi de Genelkurmay Başkanı ile başladınız'' dedi. -''Hiçbir dönemde bu kadar siyasi tutuklama olmadı'' Gensoru üzerinde BDP grubu adına konuşan Grup Başkanvekili Pervin Buldan, ülkede özgürlükler kısıtlanırken, muhalif kesimin sesinin susturulduğunu ve hedef haline getirildiğini ileri sürdü. Buldan, ''Bu iktidar döneminde, can güvenliğimizi koruması gereken kendi polisiniz tarafından öldürülebilir ya da felç bırakılabilirsiniz. Üstelik bunu yapan da hiçbir yaptırıma tabi tutulmadan yeni kurbanları avlamak için hayatını sürdürebilir. Ülkenin 'öteki yurttaşı' olduğunuz için temel haklardan mahrum bırakılabilirsiniz'' dedi. Türkiye'de her gün birkaç kadının öldürüldüğünü ifade eden Buldan, bu konuda ne bir bütçe ne de ciddi bir çalışma olduğunu savundu. Güvensiz ortam ve şiddet sarmalından çocukların da nasibini aldığını ileri süren Buldan, haksız uygulamalarla mücadele eden kesimlerin yapılan operasyonlarla gözaltına alınıp tutuklandığını, bunun yapılış biçiminin de Türk demokrasisi için utanç verici olduğunu söyledi. Kürt siyasi hareketine yönelik operasyonların en pervasız görüntüleri içerdiğini iddia eden Buldan, yapılanların darbe niteliği taşıdığını ileri sürdü. ''Ülke tarihinin hiçbir döneminde bu kadar siyasi tutuklama olmadı'' diyen Buldan, İçişleri Bakanı Şahin'in devlet adamlığı ciddiyetinden uzak, kısa bir cümle bile kuramayan bir bakan profili çizdiğini belirterek, işgal ettiği makamı bırakması gerektiğini söyledi. -''Konuşmanın şehvetine kapılıyor''- Önerge üzerinde CHP Grubu adına konuşan Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, Şahin'in Facebook sayfası bulunduğunu, orada da geniş bir hayran kitlesi olduğunu belirterek, ''Sosyal medyada kendisiyle ilgili çok sayıda mesaj görürsünüz; 'Neden bizden bugüne kadar Şahin'i sakladınız' demektedir, milyonlarca yurttaşımız. Şahin konuşmayı seviyor ama bir İçişleri Bakanı için çok tehlikeli olacak şekilde konuşmanın şehvetine kapılıyor'' dedi. Şahin'in sınırötesi operasyon, 13 askerin şehit edilmesi, tutuklanan Prof.Dr. Büşra Ersanlı, Kürt sorunu ve Van depremi sonrasında söyledikleri sözlerinin kamuoyunda yankı bulduğunu anlatan Günaydın, şöyle konuştu: ''Sayın Bakan terör olaylarından kaybettiğimiz yurttaşlara gerekli saygıyı gösteremiyor çünkü bunu içselleştirememiş. Öyle olmasaydı Kızılay'da ölen yurttaşlarımız için adet demezdi. 'Kürt sorunu ne, ben arıyorum bulamıyorum' diyor. Eğer kendisi bir sorun arıyorsa, 2 yıl önce 'çok güzel şeyler olacak' diyen Cumhurbaşkanına gitsin sorsun, sonra Beşir Atalay ile konuşma gereği hissedebilir. Habur, Oslo görüşmesine bakar belki anlar. Ama bakan zihin dünyasında bu sorunu bitirmiştir. Çoğu kez Bakan'ın ne söylemek istediği anlaşılmayan sözlerine muhatap oluyoruz.'' Türkiye'nin hızla polis devletine dönüştüğüne ilişkin çok sayıda olguyu gördüklerini savunan Günaydın, Hanefi Avcı'nın iddiaları, bir teğmenin cep telefonuna gönderilen kayıtlar, Gazeteci Müyesser Yıldız'ın bilgisayarına yüklenen bilgiler hakkında ne yapıldığını sordu. Günaydın, ''Emniyette yapılan komplo ama bu münferit değil'' dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için ''Bir kaset komplosuyla geldi'' dediğini hatırlatan Günaydın, ''Emniyetin, MİT'in her türlü imkanı elinizde. Kaset komplolarına karşı ne yaptınız?'' diye sordu.
15 Kasım 2011 22:25
DİĞER HABERLER