"İpek Medya Grubu'na polis şiddetini arkasına alarak ve onlarca hukuksuzluk yapılarak tüm dünyanın canlı yayında izlediği bir gasp yaşandı. Gazeteciler tartaklandı, şiddet uygulandı, muhabirine ters kelepçe takıldı, gözaltına alındı. Darbe dönemlerini aratmayan görüntüler yaşandı. Ardından Gestapo düzenini çağrıştıran uygulamalarla, hakaretler yapılarak gazeteciler işten atıldı. 

Kayyum gaspı ile Kanaltürk TV ve Bugün TV’nin ekranları susturuldu, karartıldı. Tekrar yayına başladığında ise artık eski yayın politikasından eser yoktu, belgesel yayınlanmaya başlamıştı. Yine aynı gruba bağlı Bugün Gazetesi, Millet gazetesinin basımı atanan kayyumlarca engellendi. Yayın politikasını eleştiren gazetecilerin işlerine son verildi.

Bilinmelidir ki demokratik bir ülkede yayın durdurmak, anayasal düzeni yıkmaya çalışmak anlamını taşır. İpek Medya Grubu’nun yayın organlarına yapılanlar açıkca anayasal suçtur ve bu tüm dünyanın gözü önünde canlı yayında yapılmıştır.

Ayrıca atanan kayyumların şirket yönetimi ve mali yapı ile ilgilenmedikleri, aksine yayını durdurmak ya da politikasını değiştirmeye çalışmak amaç ve niyetini ile geldikleri aşikardır.

Bugünlerde yaşananlar toplumsal belleğe kaydediliyor. Tıpkı 12 Eylül gibi nesilden nesile anlatılacaktır. Bu yüzden bir kere daha hatırlatıyoruz: Asıl olan özgürlüklerdir; özellikle düşünce özgürlüğü, medya özgürlüğü!

İpek Medya Grubu'na yönelik keyfi, Anayasaya aykırı, hukuksuz el koyma, kayyum atama ve gazetecilerin işten atılmaları hiç bir şekilde kabul edilemez. Demokrasi ve insan haklarına aykırı bu uygulamaları en ağır bir dille protesto ediyor ve şiddetle kınıyoruz."

CİHAN