"Gizli bilgi ve belge bulundurma" davası
-İddianamede, Bilgin Özkaynak liderliğindeki suç örgütünün,
özellikle TSKda yapılanması sayesinde büyük bir güç ve
çok geniş bir faaliyet alanına sahip olduğu, kamu kurumlarını
"adeta bir ahtap
İZMİR (A.A) - İzmirdeki "gizli bilgi ve belge bulundurma"
davasında okunmasına devam edilen iddianamede, Bilgin Özkaynak liderliğindeki suç
örgütünün özellikle Türk Silahlı Kuvvetlerinde (TSK) yapılanması sayesinde
büyük bir güç ve çok geniş bir faaliyet alanına sahip olduğu, kamu kurumlarını
"adeta bir ahtapot gibi" sardığı, hükümet, TSK, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT)
dahil olmak üzere hemen hemen bütün kamu kurumları aleyhine faaliyetler yürüttüğü
ileri sürüldü.
Terörle Mücadele Kanununun 10. maddesiyle görevli İzmir 12. Ağır Ceza
Mahkemesinde görülen davanın bugünkü oturumunda, TRT spikerleri Murat Cancanbay
ve Oktay Durna tarafından iddianamenin okunmasına 111. sayfadan itibaren devam
edildi.
Duruşmaya tutuklu sanıkların yanı sıra tutuksuz bazı sanıklarla avukatlar
katıldı. Salonun sanık yakınları için ayrılan kısmının büyük bölümünün boş olduğu
gözlendi.
İddianamede, sanıkların adreslerinde yapılan aramalarda çok sayıda askeri
belge, kamera, dinleme cihazı ve çok sayıda dijital materyal elde edildiği, bu
materyallerin incelenmesi sonucu, cinsel içerikli görüntüler, bazı kişilerin
kadınlarla buluşmalarına dair gizli çekilmiş fotoğraflar, kişisel verilerin
kaydedildiği dokümanlar, ortam dinleme kayıtları ile çok sayıda askeri belge
bulunduğun anlaşıldığı belirtildi.
Yapılan aramalar sonucunda davanın bir numaralı sanığı, suç örgütünün lideri
olduğu iddia edilen Bilgin Özkaynaktan ele geçirilen ve şifresi teknik
imkanlarla kırılarak elde edilen "Pandora" veri tabanının, suç örgütünün arşivi
niteliğinde olduğu, içeriğinde oluşumun hiyerarşisi ve işleyişi konusunda bazı
bilgilerin yer aldığı, binlerce kişinin fişleme bilgileri ve kişisel
verilerinin, devlet güvenliğine ilişkin çok sayıda bilgi ve belgenin burada
depolandığı kaydedildi.
-Örgütün lideri "Reis" kod adlı Bilgin Özkaynak-
İddianamede, davanın bir numaralı sanığı Bilgin Özkaynak ile ilgili şu
tanımlama yer aldı:
"İş dünyasında özellikle denizcilik sektöründe Türkiyenin önde gelen iş
adamlarından olduğu, sahibi olduğu Marmaris Yacht Marina ve denizcilik
işletmeleri ile gerek iş dünyasında gerekse siyasi alanda çok güçlü bir yapısının
bulunduğu, mal varlığı açısından da aynı oranda güçlü olduğu, milletvekili ve
belediye başkanı adayı olduğu ancak seçilemediği, siyasi alanda birçok
tanıdığının bulunduğu, şüphelinin aynı zamanda kamuoyunda seçkinler kulübü olarak
bilinen ve çok sayıda ünlü siyasi, bürokrat iş adamı vesaire üyesi bulunan Büyük
Kulübe üye olduğu ve burada belli bir etkinliğinin bulunduğu, gençliğinde sol
örgütlerin toplumsal gösterilerine katıldığı, 1980li yıllarda Topal Bilgin
olarak gelir seviyesi düşük bir kişi olarak bilinmekteyken, o yıllarda birden
büyük bir mal varlığı edindiği, hakkında 2000li yılların başlarında silah ve
akaryakıt kaçakçılığı suçlarından işlem yapıldığı, yurt dışında birçok
irtibatının bulunduğu ve sık sık yurt dışına çıkarak birçok ülkede faaliyet
yürüttüğü, özellikle Kanadada yerleşik bir hayatının bulunduğu, oğlunun burada
halen öğrenim gördüğü ve operasyondan önceki son süreçte şüphelinin de Kanada-ya
yerleşme niyetinin bulunduğu, kendisine Reis lakabıyla hitap edildiği tespit
edilmiştir."
-9 koordinatör-
"Pandora" veri tabanının koordinatörler bölümünde örgüt yöneticisi olduğu
anlaşılan 9 kişinin isminin bulunduğu, TSKda istihbarat subayı olarak görev
yaptığı ve psikolojik harp ve psikolojik harekat alanlarında uzman olan, emekli
olduktan sonra ise Bilgin Özkaynakın marinasında müdür olarak çalışan Coşkun
Başbuğ, Narin Korkmaz, Safiye Köten, memur Hakan Oğuzhan, Jandarma Genel
Komutanlığı Denetleme biriminde çalışan Albay Bülent Acar, Ankara İl Jandarma
Komutanlığı Muharebe Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBSİS) biriminde çalışan
muvazzaf Albay Engin Çırakoğlu, Deniz Kuvvetleri Harp Karargahı ve Muhabere
Elektronik Tesisler Komutanlığında çalışan muvazzaf Binbaşı Bülent Akbaş,
Marmaris Aksaz Deniz Üssünde çalışan muvazzaf Yüzbaşı Engin Karatekin, Marmaris
Sahil Güvenlik Komutanlığında bot komutanı olarak çalışan muvazzaf Üsteğmen Onur
Süerin "Reis" lakaplı Bilgin Özkaynaka bağlı oldukları ifade edildi.
Her bir koordinatörün altında kendisine bağlı olarak faaliyet gösteren
kişiler olduğu ve bu kişilerin elde ettikleri bilgi ve belgelerin, bağlı
bulundukları koordinatörler aracılığıyla Bilgin Özkaynaka ulaştırıldıktan sonra
"Pandora"da arşivlendiği kaydedildi.
"Pandora"da, örgüt adına faaliyet gösteren 52 eskort kadın ve diğer
bilgi toplayanların temin ettikleri belgelerle, teşkilatın hedefine aldığı
şahıslara ait bilgilerin yer aldığı ifade edildi.
-Örgüt, kamu kurumlarını "adeta bir ahtapot gibi" sarmış-
Bilgin Özkaynak liderliğindeki suç örgütünün özellikle TSK içerisindeki
yapılanması sayesinde büyük bir güç ve çok geniş bir faaliyet alanına sahip
olduğu, bu amacına ulaşabilmek adına her türlü yola başvurduğu, hiçbir alanı boş
bırakmadığı, elde ettiği illegal güç sayesinde her geçen gün etkisini ve
hedeflerini genişlettiği, kamu kurumlarını "adeta bir ahtapot gibi" sardığı,
hükümet, TSK, MİT dahil olmak üzere hemen hemen bütün kamu kurumları aleyhine
faaliyetler yürüttüğü belirtildi.
Örgütün ülke çapında ve KKTCde bilgi ve belge temin etme ağını
profesyonelce kurarak işlettiği, hedefleri tespit edilmiş profesyonel bir yapı
olduğu belirtilen iddianamede, teşkilatın gizliliğe azami riayet ettiği, ele
geçirilemeyen "KARA KUTU" adlı başka bir arşiv oluşturması ve bilgilerin
şifrelerinin kırılamayacak şekilde dosyalamasının örgütün ne kadar profesyonelce
hareket ettiğini ortaya koyduğu vurgulandı.
İddianamede, "Şu ana kadar ortaya konulan yapı bile Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin başta silahlı kuvvetler olmak üzere diğer kurumlarıyla birlikte nasıl
bir tehlike ve tehdit ile karşı karşıya kaldığını göstermesi açısından çok
önemlidir" ifadeleri yer aldı.
-PKKya bilgi sağlamış-
İddianamede suç örgütünün elde ettiği bilgileri PKK terör örgütüne
ulaştırdığı belirtildi. "TSKnın bildiği PKK kampları" belgesinin terör örgütünün
işine yarayacağı, bu bilgiye ulaşan örgütün TSKnın hava harekatını başarısız
kılacağı, zayiat vermemek için bilinen yerleri boşaltacağı veya ona göre
tedbirler alacağı şeklinde ifadeler yer aldı.
"MİNİ İHA PPT" isimli belgede ise insansız hava araçlarına (İHA) ait önemli
bilgiler ve uçuş planları, gözetlenemeyen alanlar, İHAların zaafiyetleri
hakkında da bilgi var" şeklinde notlar düşüldüğü de iddianamede yer buldu.
Suç örgütünün 2008 yılında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca AK Parti
aleyhine Anayasa Mahkemesinde açılan dava ile ilgili süreci takip ettiği
kaydedilen iddianamede, "Pandora" veri tabanı içerisinde "AKP kapatma dava
süreci" şeklindeki notla ilişkili olarak Genelkurmay Adli Müşavirliğince
Genelkurmay 2. Başkanına sunulmak üzere kapatma davasının hukuki sürecinin
mevzuata göre açıklamaları ihtiva eden "Hüseyin Çeken Hakim Binbaşı Nato Huk.
İşl. Ş. Md." adıyla hazırlanmış belgelerin görüntüsünün bulunduğu, bahse konu
hizmete özel gizlilik dereceli belgenin imza bölümünde "gelinen aşamada komuta
katına arza gerek bulunmamaktadır. İleride yapılacak çalışmada kullanılmak üzere
dosyasında saklayalım" şeklinde paraf atıldığı belirtildi.
Duruşmaya bir saat öğle arası verildi.
Muhabir: Gülcan Kaplan
Yayıncı: Sabri Çelebioğlu