Türk Silahlı Kuvvetleri bu milletin gözbebeği ama sonuçsuz kalan soruşturmalar kafalarda soru işaretleri bırakıyor.İşte onlardan öne çıkanlar...
Askeri Savcılık tarafından başlatılan soruşturmalardan biri heron ihaneti. Yıl 2007. İki üst düzey subayın PKK'lılara zarar verdiği için heronları düşürme planı yaptığı ortaya çıktı.
Askeri savcılık olaya el koydu. Aradan dört yıl geçti. Ancak şu ana kadar ihanet konuşmalarıyla ilgili ne bir iddiname hazırlandı ne de bir sorumlu bulundu. İşin garip yanı o iki subay da hala görev başında.
Askeri savcılığın başlayıp da bitirmediği bir diğer soruşturma da Karargah Evleri yapılanmasıydı. Ergenekon'un orduya sızan ekiplerinden biri olduğu iddia ediliyordu. Yıllar geçti. Dosyaya bakan Askeri savcı Albay Ahmet Zeki Üçok, yıllar sonra soruşturmayı karartmakla suçlandı. Hala bir sonuç yok.
Yıl 2006. Aselsan'da görevli dört mühendis art arda hayatını kaybetti. İntihar denildi. Askeri savcılık soruşturma başlattı. Ancak ondan da bir sonuç çıkmadı. Şüpheli ölümler yıllar sonra sivil savcıların açtığı Askeri Casusluk dosyasında bir kere daha gündeme geldi.
2007-2008 yıllarında GATA'da çekilen bu görüntüler seyredenlerin yüreklerini parçaladı. Mehmetçikler tedavi vaadiyle adeta bir kobay gibi kullanılıyordu. Soruşturmaya Askeri savcı bakıyor. Ama sorumlular hala yargının önüne çıkartılamadı.
Tam 4 yıl önce terörisler Dağlıca Taburu'nu bastı. 13 Mehmetçik şehit oldu. Sekizi kaçırıldı. İhmal ve istihbarat zaafları günlerce konuşuldu. Türkiye o saldırıyı ve tabur komutanı Onur Dirik'in eğlence görüntülerini bir türlü unutamadı. Ama askeri savcılık Dirik hakkında soruşturma bile başlatmadı.
Askeri savcılık Millete Komlo belgesini de inceledi. Şüpheli listesi kabarıktı. Ancak aylar süren suskunluğun ardınan askeri savcı tek suçlu olarak Dursun Çiçek'i gösterdi. O da belgenin orijinal olduğunun ispatlanmasından sonra.
Mağdur mehmetçik olunca yavaş işleyen Askeri yargı 3 Balyoz sanığı için elini çabuk tutmuştu. Askeri Yüksek İdari Mahkemesi eşi olmayan bir karar aldı ve YAŞ'ta terfileri imzalanmayan Gürbüz kaya, Halil Helvacıoğlu ve Abdullah Gevramoğlu'na terfi yolunu kapatan YAŞ kararlarının yürütmesini durdurdu.
Benzer bir durum Van'da yaşandı. 2009 yılında Şemdinli'de bir kitap evi bombalanmıştı. Sanıklar arasında iki astubay vardı. Askeri mahkeme sivil hakimlerin 39 yıl ceza verdiği sanıkları tahliye etti. Astsubaylar ve PKK itirafçısı Veysel Ateş davanın yeniden sivil mahkemelere devredilmesiyle yeniden cezaevine gönderildi.
Liste uzayıp gidiyor. Bu durum askeri yargının sicilinin hiç de parlak olmadığını gösteriyor. Şimdi tüm Türkiye Silvan saldırı ile ilgili başlatılan soruşturmanın sonucunu merak ediyor.
(SAMANYOLU HABER TV)