Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı:
-Türkiye ile Kazakistan arasındaki dış ticaret hacmi
4 milyar dolar düzeyinde. Ülkelerimizin ekonomik
potansiyelini dikkate aldığımızda bu rakamın yeterli
olduğunu söylemek doğru değil
RİZE (A.A) - Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye ile
Kazakistan arasındaki dış ticaret hacminin 4 milyar dolar düzeyinde olduğunu
belirterek, "Ülkelerimizin ekonomik potansiyelini dikkate aldığımızda bu rakamın
yeterli olduğunu söylemek doğru değil" dedi.
Yazıcı, Rize Ticaret Borsasında düzenlenen, "Bağımsızlığın 22. Yılında
Kazakistan-Türkiye İlişkileri" toplantısında yaptığı konuşmada, adalet ölçeğinde
dış ilişkileri yürüttüklerini söyledi.
Türkiyenin kültür ve alışkanlıklar itibarıyla Kazakistan ile çok yakın
olduğunu ifade eden Yazıcı, şöyle konuştu:
"Asımın tek sözüyle ifade etmek gerekirse, Kökenimiz itibarıyla uzak
değil, çok yakındayız. Yakınlığımızın somut ilişkiye dönmesi gereken süreçler
yaşadık ve engeller kalktı. İlişkilerimiz giderek güç kazanıyor. Türkiye ile
Kazakistan arasındaki dış ticaret hacmi 4 milyar dolar düzeyinde. Ülkelerimizin
ekonomik potansiyelini dikkate aldığımızda bu rakamın yeterli olduğunu söylemek
doğru değil. Bu nedenle Türkiye ile Kazakistan arasında orta bir hedef konuldu.
Hedef, belli bir zaman diliminde dış ticaret hacmini 15 milyar dolara çıkarmak.
Bunu yapabilecek malzeme ve insana sahibiz."
Yazıcı, Türkiyenin enerji ihtiyaçlarını giderme bakımından dışa bağımlı
olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Enerji kaynaklarımızı ulusal sınırlar içinde temin noktasında
çalışmalarımızı, araştırmalarımızı sürdürüyoruz. İthalatımızın üçte birlik
kısmını, enerji ihtiyacımızı gidermek için harcıyoruz. 2012 yılı rakımlarına
bakıldığında 54 milyar dolar enerji ihtiyacımızı gidermek için ürün ithal
etmişiz. Kardeşlerimizde bu imkanlar daha fazla ama bizim de teknolojik anlamda
sanayinin kullanacağı önemli enstrümanlar açısından deneyimli olduğumuz alanlar
var. Bunları cömertçe bir paylaşım içinde hiç hesapsız paylaşmalıyız. Bu
hesapsızlığın sonucunda her iki ülkenin de çıkarı olacaktır."
Dünya ekonomisinin büyüklüğünün 72 trilyon dolar olduğunu vurgulayan Yazıcı,
şöyle devam etti:
"Ekonominin dağılımına, tüketimine bakılınca gelişmiş ülkeler bu ekonomiyi
pay ediyor. Gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler bu ekonomiden çok az pay
alıyor. Dünyayı bekleyen en büyük tehlike, yaşanmakta olan yoksulluk sorunudur.
Dünya Bankası verilerine göre, 7 milyar insanın 1 milyar 200 milyonu açlık sınırı
kabul edilen günlük 1 doların altında geçimini sağlamak zorunda. Yoksulluk sınırı
sayılan 2 doların altında geçinmek zorunda kalan insan sayısı ise 2,5 milyar.
Temiz su kaynaklarına erişmede yoksul insan sayısı 1 milyar, kaliteli sağlık
hizmeti almaktan yoksun insan sayısı ise 2 milyar. Türkiyeye baktığımız zaman,
günlük 1 doların altında yaşamakta olan insan yok. Yoksulluk sınırı kabul edilen
2,15 doların altında yaşamakta olan insan sayısı 2002 yılında yüzde 3tü. 2010
yılında bu sayıyı binde 14 seviyesine düşürdük. Yeni dönemde ölçüm yapılmadı
ancak yeni ölçümle büyük ihtimalle sıfırlamış durumdayız."
Yazıcı, çözüm sürecinin ciddi şekilde ilerlediğini belirterek, "Bu dönemde
kafa karıştırmak isteyen insanlara fırsat verilmemeli" dedi.
-Kazakistanın Ankara Büyükelçisi Tüymebayev-
Kazakistanın Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, Kazakistan ve
Türkiyenin Avrasyanın önemli merkezlerinde yer alan iki kardeş ülke olduğunu
belirterek, "Aynı milletin iki parçasıyız. Birbirine destek veren stratejik
ortağız. Ülke devletleri temas halinde ancak halklarımız birbirleri hakkında
henüz tam bilgiye sahip değil" diye konuştu.
Kazakistanın geride bıraktığı 22 yıllık bağımsızlık döneminde hem ülke
içinde hem de uluslararası arenada azımsanmayacak başarılar elde ettiğini anlatan
Tüymebayev, "Dünya Ekonomi Forumunun bilgilerine göre, uluslararası rekabet
edilebilir ülkeler reytinginde 51inci sıraya yükseldik. BMnin ticaret ve
kalkınma endekslerine göre 23üncü sırada yer alıyoruz. Kazakistan, dünyanın en
dinamik gelişen ekonomileri açısından ilk üçe girmektedir. Ülkemiz, 2012 yılında
BM İnsan Hakları Konseyi üyeliğine seçilmiştir. Bu da Kazakistanın insan
haklarını koruma ve gözetleme konusundaki hassasiyetinin göstergesidir" dedi.
Tüymebayev, Türk iş adamlarını Kazakistana yatırım yapmaya davet ederek,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemiz yenilikçi sanayileşme politikasını son süratle devam ettirmekte.
Alternatif enerji, yeşil teknolojiler, transit ve tarım potansiyeline büyük önem
vermektedir. Orta Avrasya bölgesinde istikrar ve güvenliğin merkezi olma yolunda
emin adımlarla ilerlemekte ve bunun bilinci ile sorumluluğunu ciddiyetle
taşımaktayız. Dünya topluluğunun saygın üyesi olarak Kazakistan, sadece
bölgesinde değil, dünya çapında da kendinden söz ettirerek, Türk dünyasının adını
da zirveye taşımaktadır."
Kazakistana ilk yatırımcıların Türkiyeden geldiğini ve ülkenin kalkınması
ve gelişmesinde büyük katkı sağladığını ifade eden Tüymebayev, "Türk müteahhitler
Kazakistanda toplamda 15 milyar dolarlık projeleri üstlenerek, hem ülkemize hem
de Türkiyeye destek oldular. Kazakistan-Türkiye ikili ticaret hacmi 2012 yılı
itibarıyla 4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Kazakistandan ithalat 3 milyar
dolar, Türkiyeden ihracat ise 900 milyon dolar oldu. Kazakistan ekonomisinde
Türk yatırımlarının hacmi 2 milyar dolar. Kazakistanın da Türkiyeye 1 milyar
dolardır" diye konuştu.
Tüymebayev, konuşmasının ardından Bakan Yazıcıya, Kazakistan ile Türkiye
arasındaki ilişkileri geliştirmesinden dolayı, "Kazakistan Dostluk ve İşbirliği
Geliştirme Madalyası" verdi. Yazıcı, kendisine hediye edilen çapanı giydi.
Muhabir: Muhittin Sandıkçı / Tuğba Yardımcı Mısır
Yayıncı: Orhan Topal