Güneydoğu'daki üniversitelerde görev yapan iki akademisyenin hazırladığı 'Dolmabahçe'den Günümüze Çözüm Süreci: Başarısızlığı Anlamak ve Yeni Bir Yol Bulmak' başlıklı rapor açıklandı.
7 Haziran'dan bu yana yaşanan gelişmeler üzerine kaleme alınan raporda; halkın hendek ve barikatların arkasında durmadığı ve silahlı özyönetim ilanlarına teveccüh göstermediğine vurgu yapılarak, PKK'nın çıkmazlarına dikkat çekildi.
Mardin Artuklu Üniversitesi'nden Cuma Çiçek ve Dicle Üniversitesi'nden Vahap Coşkun'un Barış Vakfı için hazırladığı söz konusu rapor, Ankara Neva Palas Butik Otel'de kamuoyu ile paylaşıldı.
Öğretim Üyesi Cuma Çiçek söz konusu raporu açıklarken PKK'nın çıkmaz yoluna da dikkat çekti. PKK'nın kent çatışmalarıyla, Kürt meselesinde masaya dönüş dışında yeni bir yol açma şansı olmadığına vurgu yapan Çiçek, halkın büyük çoğunluğunun kent çatışmalarını desteklemediğini, PKK'nın beklediği cevabı bulamadığını dile getirdi. Halkın hendek ve barikatların arkasında durmadığını, silahlı özyönetim ilanlarına teveccüh göstermediğini söyleyen Çiçek, asıl belirleyici olan nedeni ise siyasi olarak tanımladı.
Dicle Üniversitesi'nden Vahap Coşkun da söz konusu rapor hakkında, "Bugün gelinen noktada gerek yaşadığımız olaylar gerekse tarafların yaptığı açıklamalara bakıldığında maalesef şiddetin daha büyük boyut kazanacağı gibi bir tablo var önümüzde. İster güvenlik güvenlik siyasetine odaklanmak, isterse şiddeti daha fazla yükseltmek bu meselenin çözümünü mümkün kılmayacaktır. Bu tür bir çatışmanın, savaşın bir kazananı olmayacaktır ne devlet kendini gerçekleştirebilecek ne PKK amacına ulaşacaktır. Bunum tek bir sonucu olur; barışı daha da ötelemesi, çatışmaların daha fazla olması ve çok daha fazla insan kayıplarının meydana gelmesi." dedi.
Böyle bir ortamda yapılması gereken şeyin bir paradigma değişikliğinin ortaya konması olduğuna dikkat çeken Coşkun, "Yani demokratik bir siyasetin, çözümün mümkün olduğuna dair seslerin yükseltilmesinin sağlanmasıdır. Bu tür bir paradigma değişikliği özellikle çatışmaların en yoğun, barış umutlarının en az olduğu dönemlerde de atılabilir. O nedenle özellikle demokratik siyasetle bu sorunu çözülmesini sağlamak, bu paradigma değişikliğinin gerçekleştirilmesi için her iki tarafın da seslerini yükseltmeleri, taleplerini daha açık şekilde dillendirmeleri gerekiyor. Bir paradigma değişikliği, Türkiye siyasetinin içte ve dışta politika değişikliğine gitmesi ve öneriler geliştirmesiyle mümkün olacak." önerisini dillendirdi.
Cihan CİHAN