Hacettepe Üniversitesi, ülkemizde nesli tükenmekte olan geyikler için sempozyum düzenledi. Farklı disiplinlerden araştırmacıların katıldığı sempozyumda geyik üretim faaliyetleri, Türk kültüründe geyik kültü, geçmişten günümüze Anadolu'da geyik gibi konularda sunumlar yapıldı.
Hacettepe Üniversitesi Toprak Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 'Geyik: Biyoloji, Kültür Koruma' başlıklı bir sempozyum düzenlendi. Beytepe Yerleşkesi'nde gerçekleşen sempozyuma Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden temsilciler ile birlikte alanında uzman birçok araştırmacı katıldı. Avustralya Atıcılık Derneği eski müdürü ve The World Forum on the Future of Shooting'in kurucusu Keith Tidswell'ın da konuk olarak katıldığı etkinlikte geyikler tüm yönleriyle ele alındı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Toprak Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ufuk Özdağ, "2014 yılında kurulan merkezimizin faaliyet alanlarından bir tanesi de nesli tehdit altındaki türlere farkındalık yaratmaktır. Bu yıl geyik üzerine bir sempozyum gerçekleştirelim dedik çünkü geyik Türkiye'de tükenme noktasında. Ayrıca biz Hacettepeliler için de simgesel önemi var, üniversitemizin logosu geyiktir" dedi. Dünya çapında 50 geyik türünün bulunduğunu belirten Özdağ, "Geyikler dünyanın bazı bölgelerinde çok sayıda, kimi yerlerde ise tükenmiş durumdadır. Birçok Avrupa ülkesinde geyik neslinin tükendiğini biliyoruz. Ancak İngiltere'de geyikleri koruma, geyiklerin üretimi ve tabiata yerleştirilmesi çalışmalarıyla kızıl geyik sayısında artış olmuştur. Türkiye'deki doğal yaşam alanlarında hala geyikler bulunuyor. Ancak ülkemizde bulunan Kızıl geyik ve Alageyik'in nesli tehlike altındadır. O büyüleyici güzellikteki geyiklerimiz neredeyse masallarda kalmış." şeklinde konuştu.
Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı ve Toprak Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi Danışma Kurulu Üyesi Mehmet Ekizoğlu da sempozyumda "Geyik ve Geyik Avcılığı" üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Ekizoğlu, "Hacettepe Üniversitesi'nin düzenlediği geyik sempozyumu, Türkiye'de geyiklerin var olduğunu bile bilmeyen insanlar için bir uyarıcı ve bilinçlendirici bir sempozyum olması bakımından büyük önem taşıyor. Benim buradaki sunumum geyik avcılığı konusunun çok küçük bir parçasını oluşturuyor ama herkesin aklına geyik deyince gelen 'geyikler vurulmasın, kimse geyikleri öldürmesin' kısmına farklı, kimsenin bilmediği bir bakış açısı katacağını düşünüyorum" diye konuştu.
Sempozyum, ünlü Türkolog Dr. Muhsine Helimoğlu Yavuz'un halk anlatılarındaki geyik motifiyle ilgili sunumunun ardından, geyik üretim faaliyetleri, Türk kültüründe geyik kültü, geçmişten günümüze Anadolu'da geyik gibi konulardaki sunumlarla gün boyunca devam etti.
Cihan CİHAN