Ortaklardan yapılan açıklamada, kayyımın holdingle hiçbir ilgisi olmayan adreslere organik bağlantısı var gerekçesiyle hukuksuz arama kararıyla gittiği ve insanların mağdur ve tedirgin edildiği vurgulandı.

Holdingi farklı göstermeye çalışan bu tarz girişimlere karşı uzun zamandır alışkın ve hazırlıklı olduklarını belirten ortaklar, “Ancak üzüldüğümüz nokta, hiçbir ilgisi olmayan kişi ve şirketlerin de mağduriyetine sebep olunmasıdır.” dedi.

Ortakların açıklamasında, Kaynak Holding'in ulusal ve uluslararası denetim firmaları tarafından denetlenen ve borsaya hemen kote olabilecek şeffaflıkta büyük bir şirketler topluluğu olduğu ifade edildi. Açıklamada, önyargılarla gelen geçici kayyım heyetinin, hiç beklemediği bir manzarayla karşılaştığı ve şaşkınlıktan ne yapacaklarını bilemeyecek duruma düştüğü kaydedildi. Açıklamada, “Yapacakları ise çok basit, uyguladığımız ticari politikalarımıza ve işleyen sistemimize gölge etmesinler yeter! Başka bir beklentimiz yoktur. Ama maalesef bugüne kadar bu da yapılmamıştır.” ifadeleri kullanıldı.

Personelin şahısları üzerinden işletmeye yönelik karalama kampanyalarının sonuç vermeyeceği vurgulanan açıklamada, Kaynak Holding personelinin, toplumu sarsan sosyal olaylara duyarlı, insana yardımı ön planda tutan, çalışma arkadaşlarıyla öz kardeşleri gibi el ele bir araya gelen, sosyal faaliyet yapma noktasında oldukça heyecanlı, iyiliksever insanlar olduğu ifade edildi. Açıklamada şöyle denildi: “Böylesi insanların sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmelerinden daha doğal ne olabilir? Yine bilinmesini istiyoruz ki insan kaynaklarımız Kaynak Holding'in yılların birikimi olan en değerli sermayesidir. Bu yüksek değerdeki sermayeden ellerinizi uzak tutunuz. Maalesef yeni Türkiye dönemi; mülkiyet hakkının, masumiyet karinesinin yerle bir edildiği, örnek gösterilecek hatta alkışlanacak işlerin suç gibi gösterilmeye çalışıldığı bir Türkiye olarak hafızalardan silinmeyecektir. Geçici kayyım heyeti ise her yaptığının hesabını vereceğini aklından hiç ama hiç çıkarmamalıdır. Bugüne kadarki yapılan iş ve işlemlerden kaynaklı, her türlü zararı hukuki haklarımızı kullanarak kendilerinden tahsil etmek boynumuzun borcudur.”

Kaynak Holding'in ortakları açıklamasında, hukuksuz bir şekilde kayyımın atandığı 18 Kasım'dan bugüne yaşananlar tek tek anlatıldı. Açıklamada şöyle denildi: “Kaynak Holding'de 18 Kasım itibarıyla, yaklaşık kırk gündür yaşanılan, hukuktan nasibini hiç almamış siyasi süreçte neler oldu?:

1- Kaynak Holding ve iştiraklerine kayyım atandığı yetmediği gibi, bizimle ticari ilişki dışında hiçbir bağlantısı olmayan iki şirkete de kayyım ataması yapıldı.

2- Bugüne kadar kendilerince bilinmeyen ama herkesçe bilinen ve kendilerine yetkili arkadaşlarımızca bilgisi verilen resmi ve ticari faaliyetlerini yürüten on şirketimiz sanki gizli bir arşiv odasından çıkarılmış gibi kamuoyuna sunuldu.

3- Geçici kayyım heyeti, ilk ticari faaliyet anlamında, NT mağazalarımızda, en çok satan yazarımızın kitabının satışını yasakladı. Diğer popüler çok satan kitapların toplatılması çalışmasına yeltenildi.

4- Kırk yıllık mazisi olup, Türkiye'de en çok satan dergi olan ‘Sızıntı' dergisinin, yayın içeriğine müdahale edilmeye teşebbüs edildi.

5- Geçici kayyım heyeti, kurumumuzdaki bazı kritik personelin tamamını işten çıkarttı. Yaklaşık bugüne kadar iş akdi feshedilen çalışan sayısı kırka yaklaştı. Geçici kayyım heyeti, ‘kıyım heyeti' olarak çalışmaya başladı. Akabinde siyasi referanslarla daha fazla kişi işe başlatıldı.

6- Holding binaları içinde, mesai çıkışı sonrası, akşamları kim oldukları ve yetkileri meçhul kişiler tarafından, birçok personelin odası habersiz ve hukuka aykırı şekilde arandı. Bilgisayarlarının içine girildi, ne işlem yapıldığı konusunda personele bilgi dahi verilmedi.

7- Bilgi sistemlerimize ilişkin bütün şifreler, geçici kayyım heyetinin isteğiyle, çalışanlarımızca kim ve yetkileri ne olduğu belli olmayan kişilere zorla verdirildi.

8- Ana binamızda bulunan ve herkesçe yeri bilinen ve geçici kayyımların görevlendirdiği bilişim uzmanlarına teslim ettiğimiz ‘Data Center' gizli duvarların arkasında bulunmuş gibi kamuoyuna sunuldu.

9- Uygun satın alma yaptığımız şirketler yerine, asıl sahiplerinin piyasada farklı değerlendirildiği şirketlerden, isimleri bizde saklı şirketlere fahiş fiyatlarla satın alma işlemleri yapıldı. Lüks harcamalar boy göstermeye başladı.

10- Kaynak Holding'in vergisi ödenmiş yasal bağışlarından bile rahatsızlık duyuldu. Kaynak Holding'in misyonu ve vizyonu gereği, eğitim kurumlarına destek vermek anlayışıyla yapılan sosyal sorumluluk faaliyetleri adeta suç gibi gösterilmeye çalışıldı.

11- Kaynak Holding ortaklarının, genel kurul kararı gereği yönetim kararına verilen yetki uyarınca yasal kâr dağıtımına ilişkin muhasebe kaydı, kayıt hilesi yapılarak değiştirilip, sanki ortakların yurtdışına para kaçırma operasyonu gibi sunuldu."