İZMİR'de, Er Özkan Ateşli'nin şehit olduğu, 1'i sivil 11 kişinin yaralandığı bombalı saldırının ayrıntıları ortaya çıktı...
İZMİR'de, Er Özkan Ateşli'nin şehit olduğu, 1'i sivil 11 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişinin, patlamadan üç, dört saat önce olay yerine geldiği, çöp süsü verip içine patlayıcı yerleştirdiği poşetleri on metre arayla yol kenarına bıraktığı, uzaktan kumandaya bastığı sırada yaşananları ağaçların altında izleyip yaya olarak kaçtığı ortaya çıktı. Saldırının hemen ardından başlatılan operasyonlar kapsamında, kuryelik yaptığı iddia edilen bir kişi gözaltına alınırken, patlamayla ilgisinin olup olmadığının araştırıldığı kaydedildi.
Foça İlçesi'ndeki Değirmenlik Caddesi'nde, dün (perşembe) saat 08.15 sıralarında yaşanan olayda, içerisinde çoğu uzman çavuş 24 askeri personelin bulunduğu, Foça Deniz Üssü'ne giden servis otobüsünün geçişi sırasında patlama meydana gelmişti. Patlamayla birlikte servis otobüsü hurda yığını haline gelirken, tam 8 dakika sonra itfaiye ekibi ve çevredeki vatandaşların yardıma koştuğu sırada, 10 metre ileride ikinci bir patlama daha oldu. Bölgede geniş bir kesimde duyulan çifte bombalı terör saldırısında, er Özkan Ateşli şehit olurken, 1'i sivil 11 kişi yaralandı. Yaralılar hemen bölgeye sevkedilen kara ambulansları ve helikopterlerle Ege, Atatürk Eğitim ve Araştırma ile Menemen Devlet Hastanelerine kaldırıldı. Hastanelerdeki yaralıların tedavisine devam edilirken, sadece durumu ağır olan, askeri servis otobüsünün şoförlüğünü yapan Uzman Çavuş Hasan Furkan Özmen'in hayati tehlikesinin bulunduğu bildirildi. Özmen dışındaki diğer 1 sivil ile uzman çavuş ve astsubay rütbesindeki 9 yaralının durumlarının iyi olduğu açıklandı.
"ŞEHİT OLURSAM AĞLARMISIN ANA"
Terör saldırısı sonrası ambulans helikopterle hastaneye sevkedilirken iki kez kalbi duran, müdahaleyle yaşama döndürülen Uzman Çavuş Hasan Furkan Özmen'in Mersin'de yaşayan ailesi, olayın ardından soluğu, Ege Üniversitesi Hastanesi Anestezi Yoğun Bakım Ünitesi'nin önünde aldı. Bekar olan Özmen'in gözüyaşlı ailesi, yakınları tarafından teselli edilirken, ameliyatın gece geç saatlerde sona erdiği, beynindeki ağır hasar nedeniyle durumunun ciddi olduğu öğrenildi. Özmen'in babası Cengizhan Özmen, Foça'nın, oğlunun, ilk görev yeri olduğunu, ülkenin batısında yaşanmaz diye düşündükleri terör saldırısında mağdur olmasının kendilerini yıktığını dile getirdi. Akıllarına hiçbir zaman böyle bir olayın yaşanacağını getirmediklerini dile getiren, dört çocuk annesi Durdu Özmen ise, "Biz, İzmir'de terör olmaz diyorduk, Ama o, `ben askerim her yerde olabilir' diyordu.
15 gün önce de telefon açıp, `Anne ben şehit olsam ağlar mısın' diye şaka yaptı. Böyle şaka yapma oğlum dedim. Ama o şaka başımıza geldi. İnşallah şakası gerçek olmaz. Ben onsuz yaşayamam" diyerek ağladı. Özmen'in kız arkadaşı Semra Babacan da hastaneye gelip beklemeye başladı.
TOPRAĞA GÖMMEMİŞ
Türkiye'yi yasa boğan, İzmirlilerin de kan bağışı konusunda seferber olmasına neden olan çifte bombalı terör saldırısının ayrıntıları da ortaya çıkmaya başladı.
Terör örgütü PKK'nın Kuzey Irak'taki kamplarında eğitim aldığı sanılan, kimliğine henüz ulaşılamayan bombacının, patlamadan üç, dört saat önce olay yerine geldiği, çöp süsü verip içine patlayıcı yerleştirdiği poşetleri on metre arayla yol kenarına bıraktığı, toprağa gömmediği ortaya çıktı. Daha sonra yaklaşık 50 metre mesafedeki ormanlık alan içinde bulunan bir ağacın altına gizlenen bombacının, uzaktan kumandaya bastığı sırada yaşananları ağacın altından izleyip, paniği fırsat bilerek yaya olarak kaçtığı ortaya çıktı. Bombacının gizlendiği yerde havanın sıcak olması nedeniyle yanında getirdiği pet su şişeleri de bulundu. Çifte patlamanın ardından soğukkanlı bombacının, güvenlik güçleri arasındaki koordinasyon sağlanana kadar helikopterlerin de uçmasına rağmen ormanlık alanda izini kaybettirdiği, daha sonra bir araca binerek hızla bölgeden ulaştığının tahmin edildiği, yakalanmasına çalışıldığı vurgulandı. İki patlamada kullanılan plastik patlayıcının toplamının 4 kilograma yakın olduğu da uzmanlar tarafından bildirildi. Ağaçlık alanda bulunan, birbirine bantlanmış büyük pillerinden uzaktan kumandanın bataryası olarak kullanıldığının sanıldığı belirtildi.
ŞEMDİNLİ'YE MİSİLLEME Mİ
Askeri birliklerin yoğunlukta olduğu, tarihinde ilk defa böyle bir olayı yaşayan ilçedeki çifte saldırının, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Şemdinli'de günlerdir PKK'lı teröristlere karşı gerçekleştirdiği operasyonların misillemesi olduğu iddia edildi. Ayrıca, geçen Haziran ayında, Gaziemir'de yakalanan, sırt çantasında ve gösterdiği yerlerde toprağa gömülü 22 kilogram plastik patlayıcı bulunan U.Ç.'nin yerine bölgeye gönderilen bombacının, bu saldırıları örgüt adına gerçekleştirmiş olabileceğinin de değerlendirildiği belirtildi. Altı yıl boyunca bomba konusunda uzmanlaş U.Ç.'nin, İzmir polisince yakalanmasının, örgüt içerisinde rahatsızlık yarattığı, bu son saldırılarla da intikam amacının güdülmüş olabileceği iddia edildi.
BİR KİŞİ GÖZALTINDA
Saldırıyı gerçekleştiren bombacının yakalanması için tüm deliller ve her türlü teknolojik imkanlar seferber edilirken, olayda patlayıcıların sevkini sağlayan kurye olabileceği gerekçesiyle bir kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. İsmi açıklanmayan kişinin, terör saldırısında patlayıcıları nakleden kişi olup olmadığının araştırıldığı, sorgusunun devam ettiği bildirildi.
HAVA KÖPRÜSÜ OLUŞTURULDU
Bu arada, saldırının ardından Ege Ordu Komutanlığı ile İl Sağlık Müdürlüğü arasında yaralıların hastanelere sevki konusunda yardım köprüsü oluşturuldu. Ege Ordu Komutanlığı'ndan 2, İl Sağlık Müdürlüğü'nden 2 olmak üzere 4 helikopter, 8 yaralının 1 saat içinde hastanelere taşınmasını sağladı.
GÜNDOĞDU'DA MİTİNG
Saldırıların ardından seferber olan İzmirliler, bu kez de teröre tepki amacıyla miting düzenlemek için sosyal medya aracılığıyla örgütlenmeye başladı. Facebook ve twitter hesaplarında İzmirliler, pazar günü, saat 13.00'te toplanmak için örgütlenmeye başladı.